İstanbul'un düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yılında Korona virüs salgını gölgesinde bu yıl da coşkuyla hatırlatılıyor.
Yüzyıllarca hem devletimize hem de medeniyetimize başkentlik yapan İstanbul'un, İtilaf devletlerince işgal dönemi 6 Ekim 1923'te sona erdi.
Peki 6 Ekim 1923’te ne oldu? İstanbul'un Kurtuluşu nasıl gerçekleşti? İşte İstanbul'un Kurtuluş tarih ve süreçte yaşananlar…
İstanbul tam 4 yıl 10 ay 23 gün işgal altında kaldı. İtilaf Devletleri donanmaları 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'na dayanarak 13 Kasım 1918'de Haydarpaşa önlerine demirleyip İstanbul'a girdi. Fiilen gerçekleşmiş olan işgal, 16 Mart 1920 tarihinde resmi işgale dönüştü.
Mondros Ateşkes Antlaşması öncesi Yıldırım Orduları Komutanı olan Mustafa Kemal Paşa, Grup Komutanlığının lağvedilmesinden üç gün sonra İstanbul'a gelir ve çoğunluğu İngiliz, bir kısmı Fransız, İtalyan ve Yunan olmak üzere 61 parça geminin, Dolmabahçe Sarayı, Üsküdar, Kız Kulesi çevrelerini kuşattığını görür. Mustafa Kemal Haydarpaşa'ya inip Kartal motor botuyla Pera Palas'ta kalmak için o gemilerin arasından karşıya geçer ve yanındaki yaveri Cevad Abbas'a, 'Geldikleri gibi giderler.' der.
O aşamada buna inanmak mümkün değil ancak zaman Mustafa Kemal'i haklı çıkarır.
İŞGAL ALTINDAKİ İSTANBUL
İstanbul'u işgale gelen kuvvetler, Galata rıhtımında karaya çıkar. Fransız General Franchet d'Esperey, Fatih'in İstanbul'u fethetmesinin rövanşı olarak, mavi-beyaz Yunan bayrağıyla süslenen Galata Köprüsü'nden at sırtında ilerler.
İşgal askeri, bugün İstiklal Caddesi dediğimiz Cadde-i Kebir'den geçer. Rum halkı, onları inanılmaz bir sevinç içerisinde karşılar. İşgal kuvvetleri kendileri için önemli saydıkları yerleri işgal ederler.
Fransızlar, Suriçi İstanbul'u; İngilizler Anadolu Yakası'yla Pera ve Yeniköy'e kadar olan kısmı, az sayıda olan İtalyanlar da Tophane'de küçük bir bölgeyi işgal ederler. İşgalciler, hiç gitmemek üzere gelmişlerdir.
İngiliz General Harington'un komutayı ele almasından sonra İstanbul'un Türkler için artık bir güvensizlik bölgesidir.
Güvenliği sağlamaya geldiğini iddia eden işgal kuvvetleri döneminde, yani 13 Ekim 1918'den gittikleri 2 Ekim 1923'e kadar 35 bin civarında olay gerçekleşti. Dolayısıyla güvenlik işin bahanesiydi. 16 Mart 1920'de Şehzadebaşı baskınında 10. Kafkas Tümeni Mızıka Takımı üyesi 5 Türk askeri şehit edilmiş, Meclis basılıp kapatılarak Osmanlı'nın kalbine hançer saplanmıştır.
İstanbul, tarihinde ikinci kez Batı tarafından işgale uğradı. İlki 1204'te Latinlerin işgali. O dönemde İstanbul'daki bazı kiliseleri dahi söküp götürmüş, İstanbul'u 3 yılda adeta yangın yerine çevirmişlerdi. İkincisi de 1918'de başlayıp 1923'te biten işgal sürecidir.
Bu dönemde Rum çetelerin ortaya çıkmış, 59 aydın, Malta'ya sürülmüş, Mustafa Kemal, Yarbay Rawlinson ve bazı askerleri tutsak alarak, Malta sürgünlerin serbest kalmalarını sağlamış ve bu sayede, eski politikacı, aydın, yazar, asker gibi her alandan beyin göçünü Ankara'ya aktarmıştır.
İstanbul halkı da işgallere, Sultanahmet mitingleriyle tepki göstermiş, Milli Mücadeleye destek için kışlalardan silah kaçırarak Anadolu'ya göndermiştir..
İŞGALCİLER ŞEHRİ TERK EDİYORLAR
Direnişlerin sonucunda, 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması'ndan sonra, 23 Ağustos 1923'ten itibaren İtilaf kuvvetleri İstanbul'dan ayrılmaya başladı. Son İtilaf birliği ise 4 Ekim 1923 günü Dolmabahçe Sarayı önünde düzenlenen bir törenle Türk bayrağını selamlayarak şehri terk etti.
Mustafa Kemal Mudanya Ateşkes Antlaşması sonrası General Harrington'a mesaj göndererek İstanbul'u boşaltmaya hazır olmalarını isteyecek ancak işgalciler buna inanmayarak "Mümkün değil." diyeceklerdir.
Lozan Antlaşması sonrasında 42 gün içerisinde İstanbul'un boşaltılması yönünde karar alınmıştı ancak önce ayak sürülse de başta Fransızlar olmak üzere tüm işgalciler giderler.
6 Ekim 1923'te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul'a girdi ve işgal resmen sonlandı. İşgal 4 yıl 10 ay 23 gün sürdü. Her yılın 6 Ekim'i böylece İstanbul'un kurtuluş günü olarak belirlendi ve kutlanmaya başlandı.
YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!
Siyasetcafe.com