Oda Tv yazarı Sabahattin Önkibar 'İşte Saray'ın İstanbul kararı' başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Önkibar yazısında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili çarpıcı şeyler söyleedi.
İşte o yazı:
İktidar, 25 gündür her hafta iki-üç kamuoyu araştırması yaptırdı ki, tamamında Ekrem İmamoğlu önde.
Öyle iken, kulislere göre Saray’ın kararı İstanbul’da yeniden seçim imiş! Dün yapılan sandık başkanları operasyonunu buna delil gösterenler var.
Kuşkusuz "seçim kesindir" demek elbette mümkün değil; ancak AKP örgütünde seferberlik ilan edildiği ortada.
Fısıltılara göre; YSK’daki tablo başa baş!
Peki, Türkiye’yi ekonomide çok daha zora sokacak böyle bir dayatma seçim niye mi?
İktidar, İstanbul Belediyesi'nin AKP siyasetini finanse etmesinden vazgeçemiyor da ondan!
Keza iktidar, çeyrek yüzyıllık sırları ortaya çıksın istemiyor!
En önemlisi de, Ekrem İmamoğlu’nun önünü kesmek.
Saray’a göre Payitaht yönetimine oturacak İmamoğlu’na bugünden set çekmek, iktidarı ve geleceği kurtarmanın olmazsa olmazı!
Devlet Bahçeli ise, beka adına milli irade askıya alınsın noktasında.
Seçim yapılırsa sonuç ne olur, sorusuna gelince...
Ekrem İmamoğlu’nun yeniden seçilmesi ağırlıklıdır. Ancak iktidarın her şeyi ama her şeyi devreye sokacağı ve yarışmayı kural dışına çıkaracağı kesindir.
Şu an itibarı ile fotoğraf şudur:
İktidarın önceliği ülke çıkarı değil, koltuğu korumaktır. Nokta!
EKREM İMAMOĞLU İÇİN UYARI
Türkiye’de artık olmaz olmaz!
Düşünün, bunu konuşanlar var: Ekrem İmamoğlu her an zehirlenme ve trafik kazası dahil her türlü bir kötülük girişimine kurban gidebilirmiş!
Yani yaşamı tehlikedeymiş! Niçin mi?
Mevcut siyasal düzeni yerle bir edecek demokratik seçenek olmuştur da, ondan!
Altını çiziyorum. Kim bu kirli düzenden besleniyor ve Ekrem İmamoğlu gelirse tasfiye olacağını görüyorsa, onlar bu namert düşünce ve muhtemel teşebbüsün potansiyel failleridir.
Keza epeydir Türkiye’de kaos peşinde olan dış dinamikler, amaçları adına böyle bir alçaklığa soyunabilir.
Emin olun bu iddia benim kişisel kuruntum ya da komplo teorim değil, devletin zirvelerinde sorumluluk almış önemli bir istihbarat yöneticisinin korku çığlığıdır, herkesi uyarıyorum!
Umarım, doğru çıkmaz bu iddia.
SİYASETCAFE.COM