Ölümünün 80. Yıldönümü'nde Az Görülen Atatürk Fotoğrafları
Az Görülen 10 Kasım Fotoğrafları
142
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikal etmesinin ardından tam tamına 80 yıl geçti. Türkiye, bundan 80 yıl önce 10 Kasım günü ölüm haberinin alınmasıyla tarifi olmayan bir hüzne boğuldu. Ülkenin dört bir yanına hızla yayılan bu üzücü haberin ardından sokaklarda büyük bir sessizlik hakim oldu. Sokaklar Ulu Önder'i uğurlamak için hazır olda bekleyen on binlerce insanla doldu.
Mustafa Kemal Atatürk'ün top arabasının üzerinde taşınan naaşı gözyaşlarıyla ıslanan caddelerden geçerek Ankara'ya ulaştı. Aralarında Kıbrıs, Kore'deki Türk Şehitliği ve Suriye'deki Süleyman Şah Türbesi'nin de bulunduğu 105 noktadan toprak getirilerek defnedildi. Tam 15 yıl sonraysa naaşı Anıtkabir'e nakledildi. İşte 7'den 70'e herkesi hüzne boğan vedanın görüntüleri...
242
80. ölüm yıldönümünde Atatürk'ü saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Bugün, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün ebediyete intikalinin 80. yılı.
342
Törende ve defin işleminde görevli eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden: "Güzergah boyunca bütün pencerelerde, halk yollara dolmuş, ağaçlarda gençler var ancak top arabasının, askerin ayak sesi ve güzergahı dolduranların hıçkırıklarından başka bir şey duymuyorsunuz. Büyük bir saygı, huşu vardı"
442
Mustafa Kemal Atatürk'ün naaşı, ebediyete uğurlanışının 15. yılında taşındı. Naaşın taşındığı top arabasını Harp Okulu öğrencilerinin çektiği, uçakların alçak uçuş yaptığı törende halk yolları doldurdu.
542
Atatürk'ün vefatının ardından 16 Kasım'da Atatürk'ün Türk bayrağına sarılı tabutu Dolmabahçe Muayede Salonu'nda katafalka konularak ziyarete açıldı.
642
Subayların saygı duruşunda bulunduğu naaşın önünden 200 binden fazla kişi saygı geçidi yaptı. Atatürk'ün naaşının yer aldığı tabut Ankara'ya doğru yola çıkmadan son görev yerine getirildi ve cenaze namazı kılındı.
742
Naaş 19 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı'ndan top aracına konularak törenle yüz binlerin gözyaşları arasında Sarayburnu rıhtımına, buradan Zafer Torpidosu ile açıkta bekleyen Yavuz Zırhlısı'na nakledildi.
842
Büyük önderin naaşı, bu gemiyle İzmit'e getirildi. Askeri uçaklar Yavuz Zırhlısı'na güzergah boyunca eşlik etti. İzmit'te Zafer Torpidosu'na nakledilerek karaya çıkarılan naaş trenle Ankara'ya gönderildi.
942
Güzergahtaki her istasyonda gözü yaşlı insanlarca karşılanan tren 20 Kasım'da başkente geldi.
1042
Tren başta Cumhurbaşkanı olmak üzere TBMM Başkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, bakanlar, milletvekilleri, devletin ve ordunun ileri gelenlerince istasyonda törenle karşılandı.
1142
Atatürk'ün naaşı trenden alınarak top arabasına konuldu. Naaş törenle Meclise getirilerek burada hazırlanan katafalka yerleştirildi. Atatürk'ün naaşı ertesi gün geçici kabir olarak ayrılan Etnografya Müzesi'ne getirildi ve hazırlanan mermer lahde yerleştirildi. Büyük önderin naaşı 10 Kasım 1953'te Anıtkabir'e nakledilinceye kadar burada kaldı.
1242
Bu arada çalışmalar kapsamında Bayındırlık Bakanlığı tüm valiliklere yazı göndererek tüm illerden toprak istedi. Anıtkabir İnşaat Kontrol Şefliğine ambalajlı olarak iletilmesi istenilen toprakların varsa muharebe meydanlarından alınması talep edildi.
1342
İstanbul'da kentin değişik yerlerinden törenlerle toprak alındı. Selanik'ten Atatürk'ün doğduğu evden toprak getirirken İstanbul ve Çanakkale boğazlarından mezara dökülmek üzere su alındı. Atatürk'ün kabri için aralarında Kıbrıs, Kore'deki Türk Şehitliği ve Suriye'deki Süleyman Şah Türbesi'nin de bulunduğu 105 noktadan toprak getirildi.
1442
Topraklar 9 Kasım 1953'ün gecesi harmanlanarak mezar toprağı hazırlandı. Mezarın çevresine illerden, KKTC'den ve daha sonra Azerbaycan'dan getirilen topraklar pirinç vazolara konuldu.
1542
Atatürk'ün naaşını 19 Kasım 1938'de Dolmabahçe'den Sarayburnu'na taşıyan 18 numaralı top arabası bulunarak bakıma alındı. Nakil işlemlerinde bu top arabası kullanıldı.
1642
Atatürk'ün naaşının bulunduğu tabut, 4 Kasım 1953'te Etnografya Müzesi'nin salonunun ortasında bulunan mezar odasından çıkarıldı ve katafalka konuldu.
1742
Etnografya Müzesi'nde Atatürk'ün naaşının bulunduğu mezar odasının üzerindeki mermer elektirikli keskiyle kesildi. Mermer kapağın kesilmesinin ardından küçük bir vincin yardımıyla tabut mezar odasından müzenin zeminine alındı. Müzenin ön salonunda hazırlanan katafalka konulduktan sonra üzerindeki Türk bayrağı yenilendi.
1842
Daha sonra programda belirlendiği gibi yükseköğretim gençliği tabutun başında saygı nöbeti tutmaya başladı. 4 Kasım'da nöbeti alan gençler 5 Kasım'da subaylara, onlar da daha sonra generallere devretti.
1942
Generaller nakil işleminin yapıldığı 10 Kasım sabahına kadar saygı nöbetini sürdürdü. 10 Kasım sabahı Atatürk'ün naaşı İslami kurallara göre kefenlenerek hazırlanan tabuta konuldu.
2042
Atatürk'ün naaşının Anıtkabir'e nakil töreni ölümünün 15. yılında gerçekleşti.
2142
Naaşın Etnografya Müzesi'ne taşınması sırasında halk güzergahı doldurdu. Nakil töreni saat 9.05'te borazanın işaretiyle duyurulan 5 dakikalık saygı duruşuyla başladı. Bu sırada askeri uçaklar müzenin üzerinden uçtu.
2242
Saygı duruşunun ardından naaş askerler tarafından top arabasına konuldu. Top arabasını 1953 mezunu Harp Okulu öğrencileri çekti. Kortej Opera, Ulus, TBMM, Gar, Tandoğan Meydanı güzergahından Anıtkabir'e ulaştı.
2342
Anıtkabir'deki törenin sonunda naaş İslami geleneklere uygun olarak başı kıbleye gelecek şekilde mezara defnedildi. Protokolün mezara toprak atmasının ardından beton kapakla mezarın üzeri örtüldü.
2442
O dönem Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğrenci olduğunu belirten Özden, kendisine verilen görev kapsamında ilk olarak Etnografya Müzesi'nde saygı nöbetinde bulunacak öğrencileri belirlediğini söyledi.
2542
Kendisinin de bulunduğu öğrencilerin 4 Kasım 1953'te saygı nöbeti tuttuğunu ifade eden Özden, nakil töreninde de görev aldıklarını bildirdi.
2642
Naaşın Anıtkabir'e nakli sırasında çok sayıda vatandaşın güzergahta beklediğini anlatan Özden, "Şimdi bile insan duygulanıyor, yürüyüşteki sessizliğe.
2742
Güzergah boyunca bütün pencerelerde, halk yollara dolmuş, ağaçlarda gençler var ancak top arabasının, askerin ayak sesi ve güzergahı dolduranların hıçkırıklarından başka bir şey duymuyorsunuz. Büyük bir saygı, huşu vardı" diye konuştu.
2842
Anıtkabir'de Aslanlı Yol'un başında naaşın askerlerin omuzlarına alındığını aktaran Özden, buradan mozole binasının önündeki katafalkta konulduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın konuşma yaptığını anlatan Özden, daha sonra tabutun yeniden askerlerin omzuna alındığını söyledi.
2942
Naaşın mozoleden mezar odasına indirildiğini ifade eden Özden, odada bazı askerlerin dışında Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Meclis Başkanı Refik Koraltan, Başbakan Adnan Menderes, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Nuri Yamut, Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Atadan ve kendisinin de bulunduğu 10 kişi olduğunu söyledi.
3042
"Bunların hiçbiri hayatta olmadığına göre bu on kişiden hayatta kalan tek ben oluyorum" diyen Özden, şunları kaydetti:
3142
3242
"Defin işlemi sırasında toprak atılırken Makbule Hanım hıçkırarak ağlıyordu. Ben de kenarda onları izliyordum. O kadar insanın içinde bulunmanın verdiği bir sevinç ama aynı zamanda Atatürk'ü ebediyen sizden uzaklaştıran bir işlemi görüyorsunuz, onun üzüntüsü var.
3342
İkisinin arasında çalkantılı bir durumdayım. Defin işleminin tamamlanmasının ardından tutanaklar imzalanınca Makbule Hanım iyice ağlamaya başladı. Yanına gittim, koluna girerek odadan çıkmasına yardımcı oldum."
3442
Törenin ardından kaldığı yurda gittiğini belirten Özden, "Uzun uzun ağladığımı hatırlıyorum sonra uyumuşum. Anladım ki Atatürk bir daha gelmeyecek. Sanki 15 sene önce ölmemiş de o gün ölmüş gibi hissettim" dedi...
3542
Özden, o gün bir çelenkten aldığı parçayı hatıra olarak sakladığını da kaydetti.