O meydan “ Kanlı Meydan” sa katil kim?
Kendimize böyle bir soru sorduğumuza aklımıza gelen ilk şey ölenlerin tam aksini düşünen taraf yani “karşıt taraf” olur.
O meydan "kanlı meydan" diyenlerin amaçları; sol sloganlarla geçmişe atıfta bulunmaktı.
Geçmişe atıfta bulununca da eskisi gibi karşılarında bir siyasi gurup bulamayınca direk “devlet” demeye başlıyorlar.
Bunu yaparken hükümeti hedef alıyor gibi görünseler de tek amaçları var amaçta; DEVLET`i YIPRATMAK ve Devlet ile halkın arasını açmak.
Yıpratmak istedikleri devletin her türlü vatandaşlık hakkından azami derecede faydalanıyorken neden bu yolu seçiyorlar?
Çünkü hainler.
Tüm bunları yaparken hükümeti hedef alıyor gibi görünseler de asıl kavgaları Türkiye Cumhuriyeti devletiyledir.
Bu tavır aslında hükümetinden işine geliyor, zira taraflar iyice marjinalleşiyor ve netleşiyor.
Hükümetin beceriksizliğinden de bizdeki çokbilmişler buna alet oluyor ve DEVLET KATLETTİ diyorlar.
Sonuç; Dağ kadrosuna elamanlar şeklinde oluyor ve PKK ve yandaşlarının işine geliyor.
`Devlet Katlediyor` diyenler maalesef sosyal dediğimiz medyayı salladılar.
Hayatını bu medyaya endeksleyen bizdeki entelektüel ise; AKP ile DEVLET kavramını iç içe sokarak yaptıkları eleştirilerde, tepkilerde kime hizmet ettiklerinin farkına bile varmadılar.
Zafiyet hali maalesef hükümeti aşarak Devlet’e yüklenmeye çalışılıyorlar ki, işte GAFLET buna denir.
Evet, Devlet`le hükümet arasındaki farkı ı birbirinden ayıracak iz'ana sahip olmayanlar “suçlu devlet” diyorlar…
Bu konuyu PKK ve yandaşlarının bakış açısı ile değerlendirenlerin art niyetlerini bir kenara koyarsak evet devletin bu olay konusunda suçu vardır.
Devlet temel görevi olan “insanını yaşatmak” konusunda bir kez daha sınıfta kalmıştır.
Buna rağmen şunu asla unutmamak gerekmektedir “AKP DEVLET değildir...”
Bu vesile ile AKP düşmanlığı ile devleti katliamlardan sorumlu tutanları 3 bölüme ayırabiliriz cahiller, gafiller ve hainler… her ne olursa olsun üçü de PKK ve uzantılarının ekmeğine yağ sürmektedirler
Ayrıca bu olaya ideolojik bakış açıları körelmişlerin “iyi olmuş” mantığı ile yaklaşması insanlık adına utanç tablosudur.
Hele hele bu tür olaylardan insan ölümlerine sevinmenin mantıklı bir açıklaması, gerekçesi olamaz.
Her kim, katliamlar üzerinden ölümlere “iyi olmuş, hak etmişler ” bakış açısında değerlendirme yapıyorsa bakıyorsa, o `insan`ın açıl karantinaya alınması, tedaviye tabi tutulması lazımdır.
Gelelim meydanın katilinin kim olduğuna!
APO`nun kitaplarını okuyan biri olarak bunların ne kadar acımasız, şerefsiz bukalemun olduğunu biliyorum…
Bunların hedefe ulaşmak için akıtamayacakları kan, yapamayacakları eylem yoktur.
Apo`nun kitaplarında savaş taktiklerini okursanız göreceksiniz ki; Başlattığı kanlı mücadelenin `KÜRT PROBLEMİĞİ` haline gelmesi için ilk önce Kürtleri katletmiştir.
Ankara, Suruç, Diyarbakır`daki olaylarda tamda budur.
1970`le de sol cenaha karşı uygulanan katliamların hikâyesi de işte tam budur.
Ne hikmetse ülkede her cinayet, her vaka aydınlanmış ama bu olaylar bir türlü aydınlanmamıştır.
Biraz dedektif romanı okuyorsanız göreceksiniz ki, şifresi çözülmeyen en usta cinayetlerde katil kurbanın en yakını çıkar.
Ankara`daki katliamdan sonra meydana 32 dişini göstererek girerek açıklamalar yapanların geldiği jenerasyonu bilince de işin katilini merak etmek yersiz.
Bu arada!
Rusya Devlet Başkanının bu hassas dönem de alel acele taziye göndermesi de çok ilginç!...
KGB bu tür bombalama konularında iyi uzmandır ve PKK onların yetiştirdiği bir örgüttür.
Türkiye üzerinde Rusya ile ne zaman bir dalaşma başlamışsa bu tür bombalar Türkiye`de çok patlamıştır ve zamanlama yine manidardır.
Rusya devlet başkanının bu tavrı kendi cinayetine giden katillere benzemektedir.
Olay sonunda Türkiye`nin hükümet yetkililerinin sorumlu olarak İŞİD`i hedef göstermesi de Rusya-Suriye-Türkiye ilişkilerinde failler üzerinden pazarlık durumuna bir anlam katmaktadır.
Demek ki, bölgesel güçler yaratıkları İŞİD üzerinde KÜRDİSTAN oyunlarına devam etmektedirler.
Bu tür eylemlere insani boyutları dışında bir de şöyle bakılmalıdır; sonuçları kime yarıyor?
Meydandakilerden belli değil mi?
Haaa!...
Hükümeti eleştirmek istiyorsanız kuracağınız en matematiksel cümle “Hakan Fidan İstifa” olmalıdır.
Yapacağınız tek eylemde sandığa gidip oy kullanmaktır.
`Barış` gevercini katillerin sahte sloganlarına alet olmadan, hükümeti uyarmanın başka alternatifleri olduğunu bilerek.