İçişleri Bakanı Efkan Ala tarafından yazılı olarak cevaplandırılması talebiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi veren Sezgin Tanrıkulu, "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü bir yandan resmi tatil ilan eden hükümet, diğer taraftan 1 Mayıs’ta Anayasal hak olan yürüyüş ve gösterilere biber gazı ve copla müdahale etmekten geri durmuyor. Başta sendikalar, siyasi partiler ve diğer sivil toplum kuruluşlarının kortejlerine biber gazı ve TOMA ile müdahale eden polis, tüm bu yasal organizasyonları marjinal grup olarak nitelendirmektedir. Onlar gibi düşünmeyen herkesin marjinal diye yaftalanması, AKP’nin ileri demokrasi anlayışının gaz halidir. Demokratik bir hak olan yasal gösteri ve yürüyüşlerde emniyet güçleri tarafından orantısız güç kullanımı sonucu biber gazından hayatını kaybeden insanların olduğu ülkemizde yine insanlık onuruna yakışmayan hareketler yaşanmaya devam ediyor.” dedi.
O Emri kim verdi?
CHP'li Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanı'na, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde polise müdahale yetkisini kimin verdiğini sordu.
BAKAN ALA'YA SORULAR
CHP’li Tanrıkulu, bu bağlamda Bakan Ala’ya şu soruları yöneltti:
"1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde polise müdahale yetkisini kim vermiştir?
TOMA’lardan insanlara sıkılan sularda kimyasal madde var mıdır? Sular kanalizasyon veya kuyu suyu mudur?
Marjinal gruplar diye tanımlanan gruplar hangileridir? Sivil toplum kuruluşları marjinal, menfi, ılımlı vs. gibi tanımlarla fişlenmekte midir?
Tüm yurtta 1 Mayıs dahilinde kaç litre biber gazı kullanılmıştır?
Biber gazı kullanımından ve yakın fiziksel müdahale sonucu yaralanan vatandaşlarımızın sayısı nedir?
İstanbul’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde yaşanan müdahalenin sorumluları hakkında soruşturma açılmış mıdır?
İstanbul başta olmak üzere 1 Mayıs kutlamalarında kaç kişi hangi gerekçelerle gözaltına alınmıştır?
Gösteri ve yürüyüşlerde demokratik taleplerini ortaya koyan vatandaşlarımız polis kameraları tarafından tespit edildikten sonra baskı ve yıldırma politikalarına maruz bırakılmakta mıdır?
Gösteri ve yürüyüşlere katılan vatandaşlarımızın polis kameraları tarafından görüntülendikten sonra fişlendiği iddiaları doğru mudur?”