Nefsini ilâh edinenler din ağzı ile tatlı dilli konuşurlar.
Oysa Allah-u Teâlâ Hadis-i kudsî'de şöyle buyuruyor:
"Âhir zamanda öyle kimseler türeyecektir ki, bunlar dinlerini dünyalığa âlet edeceklerdir. İnsanlara karşı koyun postuna bürünmüş gibi yumuşak ve güzel huylu görünürler. Dilleri şekerden bile tatlıdır, amma kalpleri kurt gönlü gibidir."
Zamanı, zemini ve kendini okuyamayanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Ahlaktan söz edip ahlaksız olanlar, Allah korkusundan söz edip Allah'dan korkmazlar ve ruhları hasta olanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Takvadan söz edip takvasız olanlar, ihlâstan söz edip riyakâr olanlar, birlik ve vahdetten söz edip kendi mektebi içerisinde ayrıştırıcı olanlar, bozguncu olanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Taavundan-dayanışmadan söz edip asla dayanışma içinde olmayanlar, kıskançlığın çirkinliğinden söz edip kıskançlık yapanlar, kinci olmanın mikrobundan söz edip kin güdenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Sevgiden söz edip sevgisiz olanlar, gayretten söz edip tembel olanlar, mektebe karşı yapılan hakaretlere sesleri çıkmaz ama sesleri çıkanlarla uğraşıp duranlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Hizmetten söz edip hizmet alanlarında şahsi çıkarı ön plana alanlar, adaletten söz edip adil olmayanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Hizmete kadir şinas olup, hizmet sahibine destek olup teşekkür etmeyi, Allah'a yapılan şükür olduğunu dile getirenler ancak yapılan hizmet kendi hesaplarına ve çıkarlarına uyduğu takdirde kadir şinas olanlar ve bu durumda hizmete destek olup, hizmet sahibine teşekkür edenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Kendilerini her konuda mihver olarak görenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Kendilerinden daha iyi ve daha etkileyici konuşanları susturmaya çalışanlar ve onların elinde ve yakasında mikrofon olmasını istemeyenler, kendilerinden iyi yazan kalemleri kırmaya çalışanlar ve böylelerini inzivaya itmeye çalışanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Hakkın ve haklının yanında olmaktan, haklı ve doğru olanı desteklemekten söz edip beşeri ve maddi gücün yanında olanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Tarikatlaşmanın, hizipleşmenin ve bölünmenin zararlarından, birliğin ve beraberliğin öneminden söz edip toplumu kutuplaşmaya, tarikatlaşmaya, hizipleşmeye doğru götürenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Ehlibeyte hakaret yapıldığında, onların hakarete hakaret ile cevap vermediklerini anlatıp, kendilerinin görüşünün aksine ilmi konuları dile getirenler hakkında hakaret edenler ve bu minvalde çok ağır üsluplarla başkalarının yaptıkları hakaretlere sessiz kalanlar ve hatta oh olsun dercesine sevinenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Kendileri ile aynı inançtan olanların başarılarından rahatsız olanlar ve bu başarıları gölgelemeye çalışanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Okuduğunu kendi anlamayanlar, beda konusu sorulduğunda nutku tutulanlar millete nasıl bir din anlatırlar acaba?
Vacip ihtiyat ile müstehap ihtiyatın farkını bilmeyenler millete nasıl bir din anlatırlar acaba?
İstiaze ile istihazenin ne olduğunu ve farklarını bilmeyenler millete nasıl bir din anlatırlar acaba?
Diğer mezheplerden olan Müslüman kardeşlerle daima vahdeti ilke bilip her fırsatta vahdeti savunanlar ama kendi mezhebinden olan Müslümanların toplumlarında tefrika unsuru olanlar millete nasıl bir din öğretirler acaba?
İlim, ehliyet, liyakat, hizmet konularında tercih terazisi hak olması gerekirken tercih terazisini dernekçilik, kabilecilik, akrabacılık, köylücülük olarak kabul edenler millete nasıl bir din öğretirler acaba?
Hani şuculuk, buculuk, kabilecilik, akrabacılık, köylücülük, hemşehricilik İslamdan önce ilkel cahiliye döneminde cahil putperestlerin tercih terazileriydi! Ne oldu bugün Müslümanlara!
Acı gerçekleri yazanları, konuşanları taşlayanlar, taşlanmaları için zemine oluşturanlar Ehlibeytin feda olduğu mektebe nasıl hizmet ederler acaba?
Evet! Dahası dahası ve dahası...
Bu sıfatlara sahip olanlar her tarihde var olmuşlardır. Tarih bu sıfatlara sahip olanların Müslümanlara olan zararlarını ayrıntılarıı ile bu güne aktarmış ve bu tür insanlar hiç de iyi anılmamışlardır.
Bunlar genel olarak İslam aleminin içinde olduğu acı gerçeklerdir.
Bu konularda Müslümanlara düşen vazifelerde çoktur. Pazardan aldığı iki kilo meyveyi seçtiği gibi ahiret kaygısı olan ve çocuklarının yarınlarını düşünen her Müslüman dinini anlatan alimler ve dinini kimlerden öğreneceği alimler konusundada seçici olmalıdır.
Kızmasın bazıları! Ne yani insanların bilinçlenmesi için yazmayalım mı bunları?
İnsanların bilinçlenmesini istemeyenler din adına din bezirganlığı yapan ve Allah adına insanları aldatanlardır. Zira yüce Allah şöyle buyuruyor; "Sakın çok aldatıcı (şeytan), Allah hakkında sizi aldatmasın." (Fatır, 5)
Amacımız kimseyi kırmak, dökmek, taca atmak ve kimseye çelme takmak değildir ve bundan Allah'a sığınırız. Bu makale toplum olarak her geçen gün kötüye gidişatın acı beyanıdır.
Allah bizi bir an bile nefesimiz ile başbaşa bırakmasın ve cümlemize tevfik inayet buyursun inşaallah.
Selam ve dua...