Erol Mütercimler diye birisi yıllardır bu ülkede “komplo teorileri” üreterek pirim yapıyordu.
Hayatında iki tarih kitabı okumamışlar adamın söylediği her şeyi “aaa… “diyerek dinliyorlardı.
Hayatında bir kimya laboratuvarıma girmeyen tipler adamın COVİT 19 sürecinde söylediği her şeyi kopyalayarak fantezi üretmeye başladılar…
Hayatında hiçbir siyasi organizasyona girmemiş, siyasi bir yapıda görev almamış tipler bu komplocu tipin söylediği her şey üzerinde fikir üreterek siyasi uzman kesildiler.
Ben tüm bunları izledikçe konusunda gerçekten uzaman olan ve değindiği konulardan dolayı öldürüldüğünü düşündüğüm Aytunç Altındal ustanın kemiklerinin sızladığını hep düşündüm.
Ondan sonra boşalan alanı felaket tellallığı ile doldurmaya çalışan Erol veya marka adı ile MÜTERCİMLER okadar pirim yaptı ki; her gün birden fazla kanal tarafından videoları izletildi, sanal alemde paylaşılan benzer temalı içerikler ülkemizde 5 milyona yakın izlenme almış.
Bu demek ki, ülkemizde ortalama 10 kişiden biri bu videoları izlemiş.
Onu izleyenler neredeyse adama “her şeyi bilen adam” diye bakıyorlar.
Oysa dikkatli izleyenler kendini neredeyse “kâhin” konumuna koyan bu adamın aslında ortaya attığı öngörülerinin birçoğunun tutmadığını görecektir.
Ama net özelliği çok konuşuyor ve mümkün olan her ihtimali dile getiriyor olmasıdır.
İşte bu geniş yelpazeden bakışlarından biri turunca o gündeme hemen düşmektedir.
Yani Mütercimler çok konuşuyor, çok konuşunca çok sallıyor, salladıklarından biri turunca pirim yapıyor... Hepsi bu.
Örneğin 24 Haziran seçimleri öncesi:
-AK Parti-MHP için oy oranı olarak yüzde 45-48 aralığın da olduğunu,
- İYİ Parti’nin seçime giremeyeceğini,
- Erdoğan’ın yüzde 50+1’i bulamayacağını ve seçimin ikinci tura kalacağını iddia ediyordu.
- İkinci turda “Tayyip Bey ile Meral Akşener’in kalacağı” öngörüsüyle saçmalıyordu.
Bunların hiç biri olmadı, ne dediyse tersi çıktı ama kimse kalkıp “Erol bey bu işleri bırak” artık demedi…
Hatırlayın!
Bu ülkede bir dönem belirli bir kesim sürekli iç ayaklanmadan bahsediyordu…
Örneğin;
Ahmet Altan, Nisan 2015’te “Erdoğan, başkan olursa bir ya da iki sene içinde iç savaşa gideriz” diyordu.
Cengiz Çandar’ın Ekim 2014’te yazdığı bir yazısının başlığı “Türkiye iç savaşa mı gidiyor?”
Hasan Cemal, “Erdoğan’a uyarı: Türkiye hem Suriye’ye, hem Mısır’a nasıl döner?” başlığını attığında takvimler kasım 2014’ten yaprak sayıyordu.
Mehmet Altan ise hepsinden önce; daha nisan 2014’te “İç savaşın kanlı cehenneminden geçmeden” başlığıyla yazıyordu.
Bunların kimler olduğunu ve nerelerden görevli olduklarını acı tecrübelerle öğrendik.
Alında bu kervanın piyonlarından biri de Mütercimler’di!
Ne demişti Mütercimler:
“2019-2020 aralığı biz muhtemeldir ki çok ağır bir iç savaş ile yüz yüze kalacağız”
Dediği oldu mu?
Hayalini kuranların kanı kurusun.
Olmadı, olmayacak ve Türkiye Cumhuriyeti asla böyle bir olayla karşılaşmayacak.
Mütercimler ayrıca 15 Temmuz gecesi, Genelkurmay’da kan gövdeyi götürdüğü saatlerde eski bir subay olarak ne yaptığını “Teve 2’de bir kovboy filmi buldum. Kardeşim ben film seyrediyorum” sözleriyle anlatıyordu
Kendini yıllardır “Kemalist stratejist” olarak lanse eden ve sürekli felaket senaryolarıyla Türkiye aleyhine algı yönetimi faaliyeti yürüten Erol Mütercimler tüm bunlar olurken hangi konuda gündem oldu?
İmam Hatiplilere yönelik kurduğu akıl almaz ve ahlak dışı söylemleri ile.
Mütercimler bu ülkenin gücüne, dirayetine, birliğine her gün komplo teorileri ile tecavüz ederken görmeyenler, tecavüzün sanığı kendileri olunca sinirden patladılar.
Son söz olarak şunları diyeyim:
Tecavüz, sapıklık gibi hallerin dini, dili, siyasi görüşü, eğitim düzeyi, dindarı, dinsizi olmaz.
İmam Hatiplilerden de tecavüzcü elbette çıkabilir.
Ama inanın bana orada verilen eğitimden dolayı en az oradan çıkar.
Mensuplarının verdiği sert tepkinin sebebi de budur.
Mütercimler ’in anlamı; ÇEVİRMEN demektir.
Okuduğu yabancı kaynakların çevirmenliğini soy ismine marka yaparak sunan Erol bey’in İmam Hatipler üzerine kurduğu cümleler bir saçmalama süreci değil, içindeki samimi düşünceleridir.
Bir kesimi akıl almaz ve ahlaksız cümlelerle rencide etmek anayasamızda suçtur .
Ve komplocu bey adalete hesap vermesi haktır.