Millet Miyiz, Zillet Mi?
Melih D, Bir Güneydoğu Gazisi !
Gazi olunca , ailesinden biriktirdiği para ile kentte hizmet dışı bırakılan bir halk otobüsünü alır ve seyyar köfte dükkanına çevirir..
`Gazipark` ismini verdiği seyyar köfte dükkanının 40 metrekarelik arsası için de Milli Emlak kirası ödemeye başlar.
Ancak bölge belediyesi ruhsatsız çalıştığı gerekçesiyle buna izin vermez.
Ve gazi derdini anlatmak için çaresizlikten kendini yakmaya kalkar….
Kemal D, Bir Güney Doğu Gazisi !
Kemal D, dişinden tırnağından biriktirdiği para ile bir ev yaptırmak ister
Evin kaba inşaatını bitirirde.
Ancak arsası 2-B orman vasfını yitirmiş arazide olduğu gerekçesiyle belediye tarafından sabahın erken saatlerinde aniden yıkıllır…
Ev yıkılınca gazininde hayalleri yıkılır…
Yılmaz Y, Bir Güney Doğu Gazisi!
2007 yılında 21 silah arkadaşıyla beraber pusuya düşürülür O çatışmada iki kolunu, sağ ayağını ve bir gözünü kaybeder Ankara’da yaşayan Yılmaz Y, bir sabah 3 yaşındaki kızı Z.Y. ile otobüse biner Binerken kartını göstermeyen gaziye otobüs şoförü “kartını bas yoksa inemezsin” der.
Bunun üzerine Yılmaz “Gaziyim” diyerek elleri olmadığı için arka cebindeki cüzdanına ulaşamadığını söyler ve şoförden yardım ister.
Şöför gaziye söyledikleri ilginçtir : “Bana ne… Çıkarmak zorunda mıyım? Bunlar hep böyle. Benim için mi kollarını kaybettin. Sana iyi olmuş, iyi ki kaybetmişsin…”
İsmail K. Bir Güneydoğu gazisi...
2000 yılında Hakkâri Yüksekova’da mayına basar.
Sol bacağı dizinin bir karış üstünden sağ bacağı ise dizinin hemen altından kopar.
Yıllar süren tedavinin ardından hayata yeniden tutunur.
Ve bacak protezleriyle yürümeye başlar.
Bu durum 10 yıl sürer ve birgün 10 yıllık protezlerini değiştirmek ister, buna hakkıda vardır ama bir türlü başaramaz .
Çünkü; devlet yönetiğini sanan kişiliksiz brokratlar yeni ve gelişmiş bacak protezleri için fark isterler.
***
Ve Tarih 19 Mart 2015
Yer; Urfa
Konu pişmanlıktan faydalanmış bir Teröristin Düğün merasimi!
Damat PKK'ya katılmış.
Sonra IŞİD'le dalaşırken yaralanmış.
Türkiye'ye gelmiş.
Şanlıurfa'da tedavi edilmiş.
Ailesinin yanına dönmüş!
Şanlı Urfa Siverek'te ki bu düğüne ülkenin başbakanı davetli ama işlerinin yoğunluğu dolayısı ile gidemiyor…
Telefonla arıyor, tebrik ediyor ve bizzat evlenen çifte danışmanıyla altın bilezik gönderiyor.
Nikah şahidi bir milletvekili!
Damat dağa niye çıkmış, 'faşist Türkiye' tarafından baskı gördüğü için 'kendi dilini konuşamadığı için', `bölgeye yatırım yapılmadığı için`, `aç, susuz, yoksul kaldıkları için`.
Şehit haberlerine 10 sn ayırmayan TV`ler Düğünü neredeyse canlı veriliyorlar… `aç, yoksul` bölgenin düğününde dolarlar havada uçuşuyor, gelinin kolları altın bileziklerden yere düşecek, Kürtçe halaylar çakiliyor, okadar asimilasyona rağmen Türkçe konuşan yok…
Sonuç;
Bizim yatacak yerimiz yok, bir de kendimize kalkmış millet diyoruz…
Ne milletiu zillet olmuşuz be kardeşler, zillet.