Artan vergiler, faturalara gelen zamlar, dövizdeki artış, bankaların yüklü faizleri, sigorta ödemeleri ve yapılandırma dahi olsa yıllardır ödenemeyen krediler, esnafın belini büktü.
Ankara’da birçok sektörde iş yapan esnaf, 'Çarşıda büyük yangın var, bizler de sessiz çığlıklarla yanıyoruz' diyor. Yetkililerden çözüm isteyen esnaf, 'Biz yoksak, ekonomide çark nasıl işleyecek' diye soruyor.
Aydınlık'tan Erdem Atay'ın haberine göre; Ankara’nın işlek mekanlarından 7. Cadde’de pastanecilik yapan Serkan Öz, 'Maliyetlerimiz beş yıl öncesine göre yüzde yüz arttı. Üç yıl önce yaptığımız ciroları yapamıyoruz artık” dedi. Borcunu ödeyemediği için intihar eden arkadaşlarının olduğunu söyleyen Öz, 'Esnafa nefes aldıracak, yaşatacak tedbirlerin acil alınmasını talep ediyoruz' ifadesini kullandı.
ATO Meclis Üyesi de olan Öz, sıkıntılarını şu sözlerle anlattı:
'İnsanların keyfi yok, ekonomisi yok, vergilerimizi ödeyemiyoruz, yapılandırmaya rağmen ödeyemiyoruz. SGK ve yeni gelen vergileri taksitlendirerek dahi ödeme kabiliyetimiz kalmış değil. Biz piyasanın içindeki reel aktörleriz. Çarşı pazar olmadığı zaman büyük çöküntü kaçınılmaz. Rant ekonomisinden beslenen, hiçbir şey üretmeden para kazanan insanlardan vergi alınsın. Küçük esnafın vergi ve SGK borçları affedilsin. Ya da uzun vadeli krediler açıldın, devlete borçlanalım. Derdimiz bu zamanda para kazanmak değil, borcumuzu çevirebilecek kabiliyetten yoksun kalmamak.”
Her gün kabusla uykudan uyandıklarını söyleyen Öz, 'Bütün esnaf her gün aynı kabusu yaşıyoruz. Sabah uyanmak artık zül oldu. Telefonu açtığımız andan itibaren banka mesajları, kredi borçları, fatura ödemeleri, personel ödemeleri... sağlığımızı huzurumuzu bozdu. Büyük yangın var çarşıda, sessiz sessiz yanıyoruz” diye konuştu.
'EKMEK BİLE KREDİ KARTIYLA'
Batıkent’te bakkal dükkanı olan Ehet Yanar da aynı dertten mustarip. Vergilerin çok ağır olduğunu ve esnafın perişan durumda olduğunu söyleyen Yanar, “Kimse para harcamıyor. Ekmeği bile kredi kartı ile alıyor. Banka ise bizden komisyon kesiyor, karımızı kesiyor' dedi. Esnaf olarak gelecekten büyük korku duyduklarını belirten Ehet Yanar, vergilerin aşağı çekilmesini ve esnafa uygun kredilerin verilmesini istedi.
'ESNAF ARKADAŞ İŞ ARIYOR'
Ankara 6. Cadde’de, yiyecek sektöründen esnaf Metin Yurtoğlu, sağdan soldan borç bulmaya çalıştıklarını, bazı müşterinin kredi kartında 10 TL dahi limitin kalmadığına tanık olduğunu belirterek şöyle konuştu: 'Günü bitirirken ertesi gün ne yapacağımızı, nerelere ödeme yapmamız gerektiğini düşünüyoruz, yaptırımları bile ödeyecek gücümüz yok. Arkadaşlar arasında iş aramaya başlayan var. Kimsenin hayatı güllük gülistanlık değil, herkesin psikolojik sorunları var, yaşam düzenimiz gitti ve her sektörde bu durum aynı.
'Bizlere çok uygun krediler verilmesi, borçlarımızın da devlet tarafından ertelenmesi gerekiyor. Sadece yüzde 15 elektrik zammını bile ödeyecek durumu yok esnafın. Personeli de tutamıyoruz, kimsenin kimseye katlanma gücü kalmadı. Ona maaş veremeyince, o da müşteriyle ilgilenmiyor, zaten olmayan işler bu kez hiç olmuyor. Para bulsak bile, önümüzü açabileceğimiz sadece üç ay. Sonra yine aynı duruma düşeceğiz.'
'SATTIĞIMIZIN PARASINI ALAMIYORUZ'
Batıkent’ten kuaför Orkun Avşar, sektörün özel tüketime girmesinden, vergilerin ağırlığından şikayetçi. Avşar, “Kozmetik ürünleri yurtdışından alıyoruz, dolara endeksli, her gün zam geliyor. Bir saç kesimi insanlar için lüks değil, ihtiyaç olmalı. Sadece günü kurtarmaya çalışıyoruz” dedi. Ankara Siteler esnafı hem üretimden hem aracılardan hem de ağır vergi yükünden şikayet ediyor. Sami Özdil ürettikleri malı satmasına rağmen, parasını alamadıklarını söylüyor. Belediyenin de bölgeye hiçbir hizmet yapmadığını belirten Özdil, birçok esnafın kepenk kapattığını, sigorta primlerini bile ödeyemediklerini anlattı.
siyasetcafe.com