MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Cumhur İttifak’ının ruhunu koruyarak yerel seçimlere tek başına kendi adaylarıyla gireceğini açıklamasının ardından siyasetin kartları da yeniden dağıtılmaya başlandı.
MHP Lideri’nin bu açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baskısı sonucu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa eden Melih Gökçek’in MHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na düşünüldüğünün açıklanması Ankara’yı iyice hareketlendirdi.
Bahçeli, Gökçek’in adaylığıyla MHP’nin şeref kazanacağını ilan etti. Gökçek ise bu davetten onur duyduğunu ancak, kendisine resmi bir teklif gelmediğini ve “AK Partili” olduğunu söyledi.
Yani Gökçek, MHP kapısını bir şekilde aralık tuttu.
Bahçeli’nin Gökçek çıkışı Cumhurbaşkanı Erdoğan’da yankı buldu ve “Gökçek ile dava arkadaşı olduğunu” belirterek, “Bundan sonra da beraber gideceğimizi zannediyorum” demek durumunda kaldı.
Siyaset uzmanları AK Parti iktidarının psikolojik barajının yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara olduğunu bu iki büyük şehri kaybetmesi durumunda yerel seçimlerin ardından iktidarının sorgulanacağını söylüyor.
MHP Lideri Bahçeli de, yerel seçimlerde yaşanan kayıpların Cumhur İttifakı’nı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin de sorgulanmaya neden olacağını zaten ilan etmişti.
Ancak; AK Parti’nin içerisindeki “Kürt lobisinin” MHP ile olan birliktelikten oldukça rahatsız olduğu ve bunu her fırsatta dile getirdiği, bir yanda da Cumhur İttifakı’nı lağvetmek için "Bahçeli ve MHP’yi irrite eden çıkışları" planladığı konuşuluyor.
Hatta, MHP ile ittifakın devam etmesi gerektiğine inanan AK Partili üst düzey siyasetçilerin; Danıştaş 8. Dairesi’nin Andımız kararının ardında da bu izlerin aranması gerektiğini ifade eden söylemleri siyaset kulislerinde dolaşıyor.
Yerel seçim öncesinde yaşanan tüm bu hengame içerisinde MHP Lideri Bahçeli’nin özellikle Ankara için ciddi bir çalışma içerisinde olduğu da gelen bilgiler arasında.
Bahçeli’nin Gökçek çıkışının MHP’nin adayı olmasa bile Ankara’daki taşları yerinden oynattığı belirtiliyor.
Ankara’da MHP ve ülkücü seçmenin önemli bir ağırlığı var.
Görülen o ki Bahçeli; Cumhur İttifakı’nın ruhunu koruyarak MHP’nin kendi öz kimliğini yansıtacağı adaylar ile yerel seçimde Ankara’ya ağırlığını koymaya hazırlanıyor.
Ankara’da MHP’nin olan Etimesgut, Polatlı ilçelerinde mevcut adaylarla devam edilmesi bekleniyor. Hatta bu şimdiden ilan edilmiş durumda.
2009 Seçimlerinde MHP’nin olan Gölbaşı Belediyesi ise 2014 seçimlerinde kıl payı AK Parti’ye geçmişti.
Buradaki kaybın nedeni ise Yakup Odabaşı’nın Belediye Başkanlığı döneminde iyi bir sınav verememesinden kaynaklandığı ileri sürülüyor.
2014 seçimlerini kaybeden Odabaşı’nın yeniden MHP’den aday gösterilecek mi bilmiyoruz.
Gölbaşı’nın MHP için Ankara stratejisinde çok önemli bir konumda olduğunu söylemek lazım.
Bu anlamda Gölbaşı’na ayrı bir yer açmak gerek.
Gölbaşı Ankara’nın en stratejik ilçelerinden birisi. Sürekli gelişiyor ve nüfusu da artarak çeşitleniyor. Ankara’nın yeni göz bebeği denilebilecek bir yer. Zengin, hali vakti yerinde Ankaralıların sürekli akınına uğruyor.
Ankara’nın arazileri, arsaları ve yatırımları katlanarak artan ilçesi olan Gölbaşı’ndan AK Parti’nin vaz geçmesinin oldukça zor olduğu, yeniden kazanmak için her türlü mücadeleyi vereceği biliyor.
Bu çerçevede Gölbaşı’nın muazzam rantının iştahını kabarttığı AK Parti’nin MHP’nin önünü kesmek için büyük bir dezenformasyon yapacağı hatta bunu şimdiden başlattığı konuşuluyor.
MHP’nin Gölbaşı’nda belirleyeceği aday aynı zamanda Ankara’nın yönetimini de yakından etkileyecek.
Denenmiş, yıpranmış isimler yerine yerine hızla gelişen nüfusu çoğalan Gölbaşı’nın dinamiklerine uygun “akçeli trafiklerden” uzak durmuş ülkücü bir aday ile MHP’nin Gölbaşı’nda ipi göğüslemesi mümkün gözüküyor.
Sonuç olarak; MHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde başat ve başarılı bir sonuç çıkarması için göstereceği aday ne kadar önemliyse, ilçeler de aynı özeni göstereceği düşünülüyor.
Bahçeli’nin 2019 Yerel seçimlerinde kılı kırk yararak Ankara’da tüm ilçeleriyle birlikte güçlü bir şekilde “varım” diyeceğini söylemek çok da yanlış olmayacaktır.
Hakan Sönmez
Siyasetcafe.com