Son zamanlarda kamuoyunun gündeminden düşmeyen Menzil cemaati hakkında, gazeteci Saygı Öztürk tarafından yazılan kitap bir canlı yayın programında tartışıldı.
Tele 1 kanalında canlı yayına katılan Saygı Öztürk, kitabı yazmadan önce Menzil dergahlarına gittiğini, olayları yerinde gözlemlediği ve Menzil şeyhi Abdulbaki Erol ile görüştüğünü söyledi.
Öztürk, Menzil şeyhi Erol’a mesaj attığını sonra da telefonla görüştüğünü ifade ederek, “Beni çok sıcak karşıladı, bekliyorum buyurun gelin dedi ve ben de gittim kendisi ile görüştüm.” Dedi
BİR TARİKATIN İKİ YÜZÜ
Saygı Öztürk kitabin kapağını gösterdiği programda; kitabın isminin, “Bir tarikatın iki yüzü” olduğunu söyledi.
Öztürk kitabının ismindeki "iki yüzü" ifadesini ise, “Menzilin bir yüzü tasavvuf, tarikat diğer yüzü ise para” şeklinde açıkladı.
İKİ MENZİL VAR
Saygı Öztürk, Menzil izlenimlerini şöyle anlatıyor:
“İki Menzil var, biri Adıyaman Menzil köyündeki dergâh, diğeri Sivrihisar’daki dergâh. Şeyh Muhammed Raşit Erol ölünce post kavgası başlıyor. Raşit Erol’un amcası galip çıkıyor ve Menzil köyüne el koyuyor. Oğlu ise Sivrihisar’da 10 bin dönümlük arsa alarak orada dergâh kuruyor.
İki Menzil'in bir diğer anlamı ise; Birincisi tasavvuf-tarikat menzili, diğeri para-holding menzili.
HOLDİNLEŞMİŞLER
Öztürk, Menzil cemaatinin holdingleştiğini ifade ederek bunu şeyhe sorduğunu ifade ediyor.
Menzilin, hastaneleri, vakıfları holdingleri var.
“Menzil şeyhine sordum, bu kadar şirket, holdingler, nasıl oluyor? cevabı şu oldu, Niye olmasın, ben de para kazanmam lazım” dedi.
SAĞLIK BAKANLIĞI MENZİLCİLERİN ELİNDE
Sağlık Bakanlığı’nda Menzilcilerin etkin olduğunu söyleyen Öztürk, “Temizlendiğini söylüyorlar ama temizlenme yok.
FETÖCÜLER MENZİLCİYİZ DİYOR
Öztürk, FETÖ’cülerin başka tarikat mensubu diye yaşamlarına devam ettiğine vurgu yaparak, “eski FETÖ’cüler şimdi Hakyolcuyum, menzilciyim diye işlerine ve yaşamlarına devam ediyorlar” dedi.
BİTMEYEN ÇORBA
Öztürk, bitmeyen çorba hikayesini şöyle anlatıyor. “Menzil köyüne gittiğinizde, iki menzil dergahında da aynı şey var. Oranın ortak özelliği çorba içiliyor. Size çorba veriyorlar, bulgur çorbası. Sabah 10 sularında ve ilkindi namazından sonra. Bir kaşık kuyruğu var. Kaşık kuyruğuna giriyorsunuz, elinize bir kaşık veriyorlar,3 dilim de ekmek, ekmek ve kaşığı alarak çorba içmek için tencerenin başına geçiyorsunuz. Müritler bu çorbanın hiç bitmediğine inanırlar, hiç bitmezmiş çorba, devamlı çorba olurmuş.
BİZİ MÜRİTLER UÇURUYOR
Öztürk, bitmeyen çorba hikayesini Menzil şeyhine sorduğunu söylüyor. “Hocam ya böyle diyorlar, bu çorba hiç bitmezmiş, böyle şey olur mu? Şeyh dedi ki; ya olur mu, bizi işte bak, müritler uçuruyor”
İşte Saygı Öztürk'ün o konuşması:
siyasetcafe.com