Mansur Yavaş kaybederse 3’ü de gider

31 Mart yerel seçimlerinin sonuçları yalnız Belediye Başkanlıklarını değil siyasilerin de kaderini belirleyecek gibi görünüyor.

31 Mart yerel seçimlerinin sonuçları yalnız Belediye Başkanlıklarını değil siyasilerin de kaderini belirleyecek gibi görünüyor.

Bu hafta sonu yapılacak olan 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi kulislerde konuşulan konuların başında doğal olarak kimin kazanıp, kimin kaybedeceği sorusu geliyor. Bu herkesin merakla beklediği bir soru.

Cevabını 31 Mart akşamı hep birlikte göreceğiz. Ancak bunu dışında en çok konuşulan ve merak edilen ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı
seçimi.

Mansur Yavaş yine kaybederse nasıl bir sonuçla karşılaşırız.

Seçimdir bu kazanan da olacak kaybeden de kaybeden kazanana başarılar diler ve biter diyeceksiniz, ama durum Ankara için hiç de öyle değil Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin neticesi çok daha önemli sonuçlar doğuracaktır.

ANKETLERDEKİ DURUM

Kimin kazanacağı konusunda çok değişik anket sonuçları var. Bir ankette Yavaş 6-7 puan fark ile önde görülürken, diğer bir ankette Özhaseki 4 puan önde görülüyor.

Anlaşılan anket firmaları da manipülasyon yapmaya başlamış. Yoksa bu kadar açık ve tersine bir puan farkı olmaz.

En son Cumhur İttifakı adayı Mehmet Özhaseki’nin 4 puan fark ile önde olduğu bilgisi paylaşıldı. Tabi bunların hepsi tahmin. Kesin ve doğru cevabı seçim akşamı göreceğiz.

MANSUR YAVAŞ KAZANIRSA

Mansur Yavaş kazanırsa Başkent Muhalefete geçmiş olacak. Bu uzun zamandır Ankara Büyükşehir Belediyesini yöneten AKP için psikolojik ve siyasi bir sıkıntı yaratacaktır.

Yavaş’ın kazanması hem Kılıçdaroğlu’nun hem de Akşener’in başarısı olarak sunulacak, özellikle Kılıçdaroğlu partideki muhalefetin sesini bir süre daha kesecektir.

Mansur Yavaş kazanması halinde iki büyük problem ile karşı karşıya kalacaktır.

Birincisi Yargı: Mansur Yavaş’ın hakkındaki “sahte senet” iddiaları yargıya taşınacak, vergi kaçırma, bilgi gizleme gibi suçlamalar ile karşı karşıya kalacaktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuda kesin bir dille ifade ettiği cümleler şöyle: “Seçime bu şekilde girebilse dahi, seçimden sonra bunun bedelini ödeyecektir” Bu cümlelerin ne demek olduğunu Yavaş tahmin ediyor olmalıdır.

İkincisi ise ittifak yaptığı partiler: Yavaş’ın seçimi kazanması halinde Belediye’yi tek başına yönetemeyeceğini önce HDP Eş Başkanı Temelli açıkladı. Sezai Temelli’nin, “Mansur Yavaş bilecek ki, seçilmişse HDP oyları ile seçilmiştir. HDP’lileri yok sayarak, Ankaralıları yok sayarak seçim yapamaz” açıklaması; HDP’nin Belediye’de nasıl etkin rol alacağını açıkça
ortaya koyuyor.

Diğer taraftan Mansur Yavaş’a Destek veren İYİ Parti taraftarları, yani Ankaralı Ülkücüler.

Ülkücüler de haklı olarak Belediye’de yönetime katılmak ve etkin olmak isteyecektir. 3 partinin ittifakı ile seçilen Yavaş’ın bir taraftan adayı olduğu CHP, diğer taraftan oy veren ve destekleyen İYİ Parti ve HDP ile bir denge sağlaması oldukça zor görünüyor.

MANSUR YAVAŞ KAYBEDERSE

Mansur Yavaş’ın seçimi kaybetmesi halinde Muhalefet cephesinde çok şey değişir.

Öncelikle Yavaş artık siyaset sahnesinde olmaz. Yavaş’ın “Seçimi kaybedersem siyaseti bırakacağım” diye açıklama yaptığını biliyoruz. Sözünde durur mu, siyasetten çekilir mi bilemeyiz ancak 3 seçim kaybettikten sonra tekrar sahneye çıkması mümkün görülmüyor.

Bu mağlubiyet yalnız Yavaş’ın siyasetten çekilmesi ile sınırlı kalmaz.
CHP’de kazan kaynamaya başlar. Yavaş’ın adaylığına karşı çıkanlar kazan kaldırır. Mansur Yavaş CHP’den aday gösterilmeden önce çok tartışıldı. Adaylığına karşı çıkanlar parti meclisinde ikna edilerek, parti meclisi kararı ile aday gösterildi. Ancak eleştiriler bitmedi. Son olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başdanışmanı Cengiz Topel Yıldırım isyan bayrağını açarak;
‘Mansur Beyin mesajlarını gördük. Üç kuruş para için ne hallere düştüğünü de gördük’ açıklamasını yaptı.

CHP’deki parti içi muhalefeti de hesaba katarsak, Mansur Yavaş kaybederse Kılıçdaroğlu da kaybetmiş olacak ve koltuğu daha hızlı sallanmaya başlayacak. Nisan ayında parti içi muhalefetin yeniden bir olağanüstü kongre talepleri gelebilir.

Aynı son Meral Akşener için de geçerli.

Özellikle HDP’nin Millet ittifakını desteklemesinin alenen açığa çıkması İYİ Partideki Ülkücüleri oldukça huzursuz etti. HDP ittifakı İYİ Parti’den istifalara sebep oldu. İYİ Parti kurucularından Prof. Dr. Özcan Yeniçeri’nin Akşener’in milliyetçi bir duruşunun olmadığının altını çizerek, “PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifakı vatana ihanet olarak görüyorum” şeklindeki açıklaması Parti’de deprem etkisi yarattı.

Mansur Yavaş’ın desteklenmesi adına HDP ile ittifaka ses çıkarmayan Akşener, Yavaş kaybederse istifa eder mi bilinmez ama Genel Başkanlığı sorgulanmaya başlanır. Parti içindeki Ülkücüler bu başarısızlığın faturasını Akşener’e keserler. Ülkücü bir parti olarak kurulduğunu iddia eden Akşener’in HDP ittifakına kayıtsız kalması koltuğunu sallar.

Daha önce olduğu gibi baskılara ve eleştirilere dayanamayıp “Ben gidiyorum” demesi Kuvvetle muhtemeldir.

SİYASETCAFE.COM

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İlgili Haberler

Yavaş’ın Pirus Zaferi: Ezici çoğunluk Cumhur’da!
İYİ Parti kurucularından Yeniçeri: HDP ile yapılan ittifak ihanettir

Siyaset Haberleri