Mağdur olma, mağdur edilme veya mağdur edildiğini anlatıp duygu sömürüsü yaparak insanları etkilemek siyasette alışkın olduğumuz bir davranış şekli.
Şimdiye kadar pek çok örneğini gördüğümüz, ağlayarak, mağduriyetini anlatarak oy isteyen siyasetçiler genelde toplumu ikna etmeyi başarıyorlar. Bunun için de “mağduriyet” edebiyatı iyi prim yapıyor.
31 Mart seçimlerinden 23 Haziran seçimlerine doğru giderken bir mağduriyet tartışması gidiyor.
31 Mart seçimlerinde aday olan her iki isim de mağdur olduğunu iddia ediyor.
Ekrem İmamoğlu’nun “Mazbatamı” vermiyorlar diye başlattığı mağduriyet propagandasına Binali Yıldırım’da “Asıl mağdur benim” açıklaması ile katıldı.
Bu tartışmalar arasında bir araştırma şirketi de kim daha çok mağdur oldu diye anket yapmış.
"Seçmende bir mağdur algısı var mı” sorusuna cevap verdi
Katıldığı bir televizyon programında konuyla ilgili yaptıkları anket sonucunu paylaşan Konsensus Araştırma Şirketi Başkanı Murat Sarı, "Seçmende bir mağdur algısı var mı?" sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
O algı çıkıyor. Seçmenin büyük bir kısmı Ekrem İmamoğlu'na mazbatasının geç verildiğini düşünüyor. YSK'nın gerekçeli kararından önce seçmenin büyük bir kısmı seçimin yenilenmesini yanlış buluyor ve istemiyor. Bu yanlış bulanların içerisinde AK Partili seçmenler de var. Dolayısıyla bu durumlar Ekrem İmamoğlu'nun mağduriyetini oluşturulan durumlar. Sayın Binali Yıldırım'ın da mağdur olduğunu düşünenler var ama Ekrem İmamoğlu'na nazaran daha düşük bir oranda. Anket sonuçlarına göre, Ekrem İmamoğlu'nun mağduriyet oranı yüzde 60 iken Binali Yıldırım'ın yüzde 40 olduğu ortaya çıktı.
siyasetcafe.com