Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Türkiye'de ikinci Korona virüs (Covid-19) vakasının tespit edildiğinin açıkladı.
Şu ana kadar tehlikeli bir duruma rastlanmasa da görünen o ki önümüzdeki birkaç gün içerisinde Türkiye'de corona virüs ile ilgili bir sonraki evreye geçiyoruz. Bu süreç, sadece sağlık alanında değil, iletişim konusunda da yeni bir sınavla karşı karşıya kaldığımız zamanlardan birisi olacak.
Korona virüs ile ilgili özellikle sosyal medyada sayısız yalan haber dolanıyor. Bu haberler zihnimizi bulandırdığı gibi büyük bir kitleyi de yanlış yönlendiriyor. Bu tip paylaşımlara karşı bilinç oluşturmak ve yanlış bilgilere maruz kalmamak için önünüze çıkan asılsız öneri ve iddialara karşı bir filtre uygulamak büyük önem arz ediyor.
Peki hangi kurumlara güvenmeliyiz?
Malum söz konusu insan sağlığında olduğunda farklı farklı bir sürü görüşle karşılaşmak mümkün. Bu yüzden sosyal medyanın her kafadan bir ses çıkan gürültüsü yerine sağlık kurum ve kuruluşlarının açıklamalarına itibar etmek oldukça önem arz ediyor. Bu noktada özellikle TC. Sağlık Bakanlığı, Dünya Sağlık Örgütü ve Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) kritik öneme sahip oluyor. Bu yüzden Koronavirüs’e karşı bu kurum ve kuruluşları takip etmenizde fayda var.
Yarım yamalak bilgilere karşı çapraz kontrol yöntemini kullanın
Hemen hemen her platformda Korona Virüs’ten korunmak için neler yapmamız gerektiğine dair bir takı hijyen reçetelerine rastlıyoruz. Bu reçetelere koşulsuz şartsız inanmak ve uygulamak yerine bilgilerin orijinal kaynaklarını bulmak üzere ufak çaplı bir araştırma gerçekleştirin. Bu tip bilgileri genellikle yine yukarıda bahsettiğimiz kurum ve kuruluşların internet siteleri ve sosyal medya hesaplarında bulabilirsiniz.
Facebook, Twitter, Instagram, YouTube, Whatsapp grupları gibi sosyal platformlarda bilgi oldukça hızlı bir biçimde yayılabiliyor durumda. Bu yüzden özellikle bu mecralarda ortaya atılan haber, öneri ve bilgilere özellikle dikkat etmek gerekmektedir.
Ayrıca herhangi bir gerçekliğe dayanmayan bu tip paylaşımlar toplumsal bir infialin oluşmasına da neden olabilir. Herkesin bu tip konuları algılayış yöntemi farklı olabilir, konuyla ilgili bir paylaşım yaparken kaygının bulaşıcı bir his olduğunu unutmamakta fayda var.
Korona virüs salgınından sonra ticari olarak bunu kendileri için faydaya dönüştürmeye çalışanlar da yok değil. Nitekim günlerdir maske, dezenfektan ve temel gıda malzemelerinde “yok artık!” dedirten bir artış söz konusu.
Bu duruma dair gözlemlenen olumsuz deneyimleri T.C. Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü’nün haksız fiyat artışı yapılan ürünlerde şikayet bildirimi yapabilirsiniz.
Yukarıda belirttiğimiz gibi salgın döneminde takip etmeniz gereken kurum ve kuruluşların sosyal medya hesapları;
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri
Siyasetcafe.com