Türkiye Doğu Akdeniz'deki gemilerine eşlik eden insansız hava araçlarını (İHA) ve silahlı insansız hava araçlarını (SİHA) Kuzey Kıbrıs'ta Geçitkale Havaalanı'na konuşlandırmaya karar verdi.
Bunun sebebi havaalanında konuşlandırılacak İHA ve SİHA'lar Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin sondaj ve savaş gemilerine eşlik etmesi içindi.
Türkiye Genelkurmay Başkanlığı’ndan uzmanların geçtiğimiz aylarda İHA ve SİHA'ların Kuzey Kıbrıs'ta bir süredir kapalı durumdaki Geçitkale Havaalanı'na konuşlandırılması amacıyla bölgede incelemeler yaptı ve olası Akdeniz`de çıkacak sorunlar için oradan daha güzel bir yer bulamadılar.
1982 yılında "NATO standartlarında" askeri amaçlarla inşa edilen Geçitkale Havaalanı`nda, savaş uçaklarının sığacağı büyük beton hangarlar bulunuyor. Bunun yanında, pist de savaş uçaklarının rahatlıkla kalkış ve iniş yapacağı şekilde inşa edildiği için vazgeçilmez bir alandı.
Ve Türkiye bu alana KKTC hükümetinin aldığı bir kararla İnsansız Hava Araçları (İHA) ve Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) için kullanıma açtı.
Buraya kadar her şey güzel de sürecin işlemesinde bir yanlışlık yok muydu sizce?
Elbette vardı!
Gizli kalması gereken, üzerinde titizlikle haber yapılması gereken bir konu adeta rakip devletlere servis edilircesine magazine çevrildi.
Doğal Gaz aramalarında Doğu Akdeniz’de çok ciddi bir gerginlik olduğu biline biline servis edilmesinin kime ne yararı vardı?
Türkiye’nin Akdeniz`de olmasını hazmedemeyen başta Yunanistan olmak üzere bazı ülkelerin neredeyse savaşa hazırlıklar yaptığı bir zamanda reklam eder gibi SİHA – İHA`ların deşifre etmenin ne âlemi vardı?
Rum yönetiminin insansız hava araçları konusunda İsrail ile anlaşma imzalarken bu imzaların detaylarını açıkladılar mı?
Elbette ki hayır!
Peki bizde niye bu iş reklam edildi, niye bazı siyasiler ödül beklercesine `ben yaptım, ben yaptım` der gibi kendilerini reklam ettiler?
Elbette ki, günlük siyasetten,
Elbette ki, devlet adabından yoksunluklarından,
Elbette ki, stratejik bakış açılarının olmamasından.
Oysa Türkiye ile KKTC arasında imzalanan bu İHA-SİHA anlaşması sessizce, reklam yapılmadan hayata geçirilmeliydi…
Düşmanın ajanları ile elde etmesi gereken bilgileri biz şahsi menfaatleri, siyasi gelecekleri için plan yapan kendi basınımızla ve politikacılarımızla bedava onlara servis ettik.
Düşmana rapor verircesine , “falan saat bu kadar İHA gelecek”, “Havaalanında şu kadar asker olacak” gibi askeri bilgilerin deşifre etmek kime fayda sağladı?
Ülkemizin en önemli hamlesi olan bu üste yerleştirilecek savaş gücümüzü deşifre etmek iyi niyetten ve sevinçten ise gafletin ta kendisidir.
Başka türlüsünü ise düşünmek istemiyorum.
Unutmayın!
Devleti ve milleti sevmek yerinde ve zamanında konuşmakla doğru orantıdadır.
Evet, Türkiye Akdeniz`de en büyük hamlelerini yapmaktadır.
Ama bu hamlelerden Libya ile yapılan anlaşmanın reklamını yapmak milli bir hamledir,
Ama Geçitkale`ye yerleştirilen askeri gücümüzün reklamını yapmak gafletten değilse, ihanettendir.
Anlaşılan o ki; Bir an önce Türkiye ve KKTC basınına ve siyasilerin `MİLLİ BAKIŞ ACISI` diye özel dersler vermek gerekir.