Kimse al şu ödülü demez
Anlayamadım…
Anlayamadım…
Anlayamadım…
Sormayı unutsam da
Cevapları…
anlayamadım.
Gençliğimi unutsam da.
Hali…
anlayamadım
yürümeyi unutsam da
koşmayı…
anlayamadım
susmaları unutsam da
bakmaları…
anlayamadım
saçlarım ne renkti
gönlüm ne çok deli fişekti
vefa hangi semtti
hangi soluk hangi nefesti
unutsam da
adımla seslenenleri…
anlayamadım.
**************************
Yaşam tecrübesinde kıdemli olanların çok güzel bir deyişi vardır.
“İnsan nasıl yaşarsa öyle ölür”diye. Bir başlangıç, bir de finali olan hayat maratonunda
belki başlangıç elimiz-de değil,ama finale kadar olan kısım büyük oranında bizim kontrolümüzde.
Bu uzun ve zorluklarla dolu yolculukta,birkaç istisna dışında, hiç kimse için yolun güllük gülistanlık
olması söz konusu değil.
İnişli çıkışlı hayat koşusunda zahmet çekmeden, kaliteli ve anlamlı bir şekilde yol alabilmenin ilk şartı,
bize ayak bağı olan her türlü olumsuz duygulardan uzak durmak olmalı.
Zira bu uzun yolculuğun hiç bir etabında kimse size “aferin bu kadar yük ile koşuyorsun,
al şu ödülü” demeyeceği gibi, bu durumun bizim dışımızda kimseye de bir zararı dokunmayacaktır.
Yani,kim ne yaparsa kendine hesabı…
İşin özü, olaylara çok geniş bir perspektiften bakabilme olgunluğuna ulaşabilmek.
Yaşadığımız pek çok şeyin, hayatın bizatihi gerçeği olduğunun farkına varmak.
Bu farkına varma çok rahatlatıcı. Zor,ama imkânsız değil.