Katar konusunda öylesine hızlı bir trafik var ki, takip etmekten ve yazmaktan başımız dönüyor. Körfezin küçük ama zengin ülkesini hizaya sokmak amacı ile başlatılan kıskaç operasyonunun ne için yapılmak istenildiği de gün yüzüne çıkmaya başladı.
İşte,aşağıdaki haber ve Sevginaz Hamevioğlu’nun yorumu bu durumu çok açık biçimde gözler önüne seriyor:
ABD, Katar'a 12 milyar dolar değerinde 36 adet F-15 savaş uçağı sattı. Pentagon “Anlaşmanın Katar'ın savunmasına muazzam bir yetenek katacak” açıklaması yaptı. Geçen yıl ABD Kongresinde Katar'ın 21 milyar dolar değerinde F-15 savaşı uçağı alımı anlaşması onaylanmıştı. Washington'daki söz konusu anlaşma da bu çerçevede gerçekleşti.
Öte yandan 2 ABD savaş gemisinin de Katar ile ortak tatbikat için bu ülkeye gittiği duyuruldu. Suudi Arabistan, Mısır, BAE, Bahreyn gibi körfez ülkelerinin de aralarında bulunduğu 10'dan fazla ülkeyi Katar'a karşı 'teröre destek veriyor' iddiasıyla yaptırıma zorlayan ABD'nin bu adımı önceliğinin kendi çıkarları olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Suudi Arabistan ile 110 milyar doları silah alımı olmak üzere 380 milyar dolarlık anlaşma yapan ABD'nin şimdi de Katar'a savaş uçağı satması sinsi bir planın sahnelendiğini ortaya koyuyor. ABD hem bölge ülkelerini bir birine düşürüyor hem de bu ülkelere silah satarak yüklü miktarda paralar kazanıyor.
Bu politika ABD Başkanı Donald Trump'ın başkan adaylığı sürecinde yaptığı şu sözleri akıllara getirdi: “Körfez ülkelerine gideceğim ki, inanın onlar daha fazla ayakta duramazlar. Körfez ülkelerinin sahip olduğu tek şey paradır. 19 trilyon dolar civarındaki borcumuzu onlara ödeteceğim. Bunu biz ödemeyeceğiz, onlar ödeyecekler. Bu borcu Körfez ülkelerine ödeteceğiz. Unutmayın, Körfez ülkeleri, biz olmadan varlıklarını sürdüremezler.”
Sevginaz Hemevioğlu, sosyal medyada paylaştığı son yazısında “TRUMP ve KABİNESİ BİR YANDAN İSRAİL - KÜRT DEVLETİ KURARKEN DİĞER YANDAN ORTADOĞU’YU HARACA KESİYOR” diyor. İşte o yazı:
“Suriye' deki vekaletler savaşında rol alan Türkiye - Katar - Suudi Arabistan bloğunda ilk çatlak 2013’te, ABD’nin Mısır’da İhvan rejimini devirip kuklası Sisi'yi Mısır’da başa geçirmesiyle başladı. Sonrasında Suudi - Mısır, Türkiye - Katar bloğu/ cephesi oluştu.
Trump İran’ı hedef tahtasına oturtarak yeni bir strateji izleyeceğini dünyaya ilan etmişti.. Körfez’deki monarşilerileri NATO şemsiyesi altına alarak kontrolu elden kaçırmamak ve İsrail - Kürt devleti kurma projesini hayata geçirmek için harekete geçti!
Trump ilk yurt dışı ziyaretini Suudi Arabistan'a yaptı ve Riyad’la 350 milyar doları bulan bir anlaşma imzaladı. ABD PYD-YPG’yi ağır silahlara sahip 150 bin kişilik bir orduya dönüştürmeye çalışmakta! ABD' nin PKK’yi ordulaştırması, Rakka ve cevresi ile Suriye' nin iki önemli Baraj ve Elektrik santrallerini öcü ilan ettigi terör örgütü DEAŞ - IŞİD' den alarak cici terör örgütü PYD-YPG’ye teslim etmesi, Türkiye ile İran’ı aynı bloğda/ cephede yer almak zorunda bırakacaktır...
Trump' ın asker ve uluslararası sermaye temsilcilerinden oluşturduğu hükümet Ortadoğu’yu neredeyse haraca kesmekte. Trump' a kötü polis rolü verilirken kabinenin diğer üyeleri iyi polisi oynayarak " bütün tarafları krize bir an önce çözüm bulmaya" çağırdı.
ABD' nin Riyad/ Suudi Arabistan'la 350 milyar doları bulan anlaşması, terörist ülke ilan ettiği İran' la 60 adetlik uçak alım anlaşması ( ki 2017 başında Boeing firmasından 80 uçak anlaşması yapmıştı) oldukça manidar.
ABD, Katar ile diplomatik ilişkilerine son verip ekonomik abluka uygulayan Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn' i desteklediğini söylemişti! Fakat Katar' la 12 milyar dolarlık F-15 tipi savaş uçağı satın almak üzere bir anlaşması imzaladı.
Katar’ı düşman ilan eden bölge ülkelerinin gerekçeleri farklı olsa da esas amaç, doğalgaz ve bölgesel liderlik mücadelesi.. Katar dünyadaki doğalgaz üretiminin %55’ini yapıyor. ABD' nin baskısı ile 2005 yılında zengin doğalgaz kaynaklarının bulunduğu " Kuzey sahasını" ( Kuzey sahası rezervlerinde İran' ında payı var.) geliştirme yasağı koymuştu. Rusya ile ortak olduğu tesisleri 3 Nisan 2017' de üretime açma kararı aldı! Bu karar ABD ve Suudi Arabistan açısından bardağı taşıran son damla!
Birleşik Arap Emirlikleri’nin yılda 83 milyon yolcu taşıyan Dubai Havalimanı, ABD’nin Atlanta ve Çin’in Pekin havalimanlarının ardından dünyada 3. sırada. Bölgedeki en büyük rakibi ise yolcu sayısı 37 milyona ulaşan Katar’ın Hamad Havalimanı. Türkiye /TAV’ın havalimanına yaptığı eklerle kapasite 50 milyon yolcu/yıl’a çıkmıştır. BAE' nin Katar krizinde öne çıkmasının nedenlerinin başında bu paylaşım kavgası gelmektedir.
Katar’ın sahip olduğu para ne medya gücüde bölgedeki nüfuz mücadelesinde kendisini bir adım öne çıkarmıştı. Büyük finans desteği verdiği El Cezire Suudi Arabistan’ı rahatsız etmekte. Katar İhvan ve Hamas’ı da finans desteğiyle kullanıyor. Bu durum Riyad’ı ve Körfez’deki diğer monarşileri çok rahatsız ediyor...
Katar’ın en çok yatırım yaptığı ülke Türkiye. Almanya İran ve Türkiye’den sonra Katar’a destek veren 3. ülke. Sebep Almanya' daki yatırımlar ( Deutche Bank’da %10, Walkswagen’de %17, Siemens’de %3 hisseye sahip.).
Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk'ün vasiyeti Ortadoğu politikası, " Türkiye Arap dünyasıyla yakın ilişkiler kurmalı ama onların aralarındaki ihtilaflara karışmamalı. " dır. AKP Hükümeti ABD çıkarları gereği Kürdistan’ın hamiliğine soyunmamalı ve Soros’un “en iyi ihraç malınız askerinizdir” sözünü de aklından çıkarmamalı. Ankara Şam’la/ Suriye anlaşarak, Moskova/ Rusya ve Tahran’la/ İran normalleşen süreci bölgede kurulması planlanan İsrail - Kürt devleti kurma projesine engel olmalıdır.
İhvan sorununu da ivedilikle sonlandırmalıdır.”
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz