İzmir Barosu'ndan yapılan açıklamanın tamamı şöyle:
"İzmir Barosu tarihi boyunca BARIŞ'ı öncelemiş, savaşlara karşı çıkmıştır.
Savaşa karşı çıkmanın tarihsel bir sorumluluk olduğu düşüncesiyle, dün olduğu gibi bugün de diyoruz ki; "Savaş insan onurunun, temel hak ve özgürlüklerin yok edilmesi, yıkım, açlık, sefalet demektir. Savaş, insanlığın geçmişten bugüne biriktirdiği maddi ve manevi değerlerin tahrip edilmesi demektir."
Kuzey Suriye harekatının ilk gününde yaşamlarını yitiren şehitlerimiz ve siviller, savaşın ölüm, acı ve yıkımdan başka bir şey getirmeyeceğini ortaya koymaktadır.
Gelecek güzel günlerin yalnızca barışla mümkün olduğu ve yurttaşlarımızın barışı hak ettiği inancıyla; vatandaşlarımızın hayatın "Her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve “Yurtta sulh, cihanda sulh” arzu ve inancı içinde, huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğunu" bir kez daha tüm kamuoyunun dikkatine sunuyor, eşit, özgür ve demokratik bir yaşamın ancak ve ancak barış ortamında kurulabileceğini anımsatarak, şehitlerimize ve sivillere Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyor, siyasi iktidarı daha fazla can kaybı yaşanmadan savaşa son vermeye çağırıyoruz."
Siyasetcafe.com