İYİ Parti AR-GE Genel Koordinatörü olan Fikret Artan yaptığı bir açıklama ile daha önce görevinden istifa edeceğini belirtmişti. Ancak; İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in baskısıyla istifa kararını açıklama kararını ilan etmedi.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcıları ve Milletvekili olan Şenol Bal ile Müsavat Dervişoğlu ile parti içerisinde sıkıntısı olduğu bilinen Fikret Artan sessizliğini bozdu ve yaptığı açıklama ile “Gördüğüm lüzum üzerine istifa etmiyorum” diyerek, parti içerisinde mücadele bayrağını da açmış oldu.
İstifa çıkışının gündeme geldiği zamanda İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Şenol Bal yaptığı açıklamada “Bizim böyle birimimiz bulunmamaktadır” diyerek Fikret Artan’ın parti içerisinde zaten bir görevinin de olmadığını ve kendi kendine gelin güvey olduğunu ima etmişti.
İYİ Parti’nin Meral Akşener de dahil herhangi bir makamından Fikret Artan’ın AR-GE Genel Koordinatörü olup olmadığına yönelik bugüne kadar herhangi bir açıklama da yapılmadı.
İYİ Parti AR-GE Genel Koordinatörü olduğunu ifade eden Fikret Artan’ın facebook sayfasından yaptığı ve isim vermeden Genel Başkan Yardımcıları Müsavat Dervişoğlu ve Şenol Bal’a ağır sözlerle yüklendiği “Gördüğüm lüzüm üzerine İSTİFA etmiyorum” açıklaması şöyle:
“Değerli Arkadaşlarım,
8 yaşındayım ve İstanbul Kanaryadayım. 16 yaşında ve benim 2 katım boyundaki bir "hanzo" aniden neredeyse Ceviz büyüklüğünde bir taşı kurşun gibi fırlattı ve alnımın tam ortası delinerek kan fışkırmaya başladı. Rahmetli annem beni bu halde görünce yanına çağırdı, ama benim gözüm alnımdan akan kanı değil, Kalleşin arkasından kovalamaktan başka bir şey görmüyordu.
15 yaşındayım ve Sakarya Arifiye Öğretmen Lisesinde Yemekhane nöbetçisi olarak keskin bir Bıçakla ekmek dilimliyorum. Bir başkası elimdeki bıçağı aniden çekince parmağımın birisi ortasından kesildi, parmağım kopacak gibi sarktı ve kan fışkırmaya başladı. Ama ben yine aynı ben. Revire koşup parmağımı diktireceğime, bu Yanlışı yapanın peşinden kovalamaktan başka bir şey düşünemiyordum.
Elbette tipik bir Türk oğlu Türk'tüm ve Kavga veya Savaş sırasında, hele Mücadele ettiğim kalleş ise Cevheri Asli'min gereğini yapıyordum. Biz Türkleri diğer Milletlerden ayıran temel özellik de büyük ATATÜRK'ün de tespit ettiği üzere bu davranış şekliydi.
Bugüne gelirsek, 55 yaşındayım ve yine Kalleşlerle Mücadeleye devam etmek zorundayız...
Bildiğiniz gibi Ağustos ayında bazı "kötü figürlere" karşı istifa edeceğimi beyan etmiştim. Ancak, daha sonra Sayın Genel Başkanımız bayramlaşma esnasında benimle görüşmek için davette bulunacağını ifade edince nezaket gereği bekledim. Bu arada Siyasette ve Devlet hayatında tecrübelerine saygı duyduğum eski Bakan ağabeylerim, samimi Dostlarım ve 40 yıl öncesinden Öğretmenlerimle yaptığım istişare sonucu aşağıdaki kararı almak durumunda kaldım.
Yine bu arada, dedikoducu ve entrikacı bir "kifayetsiz muhterisin" bu huylarına hezeyanla devam etmesi yanında, İYİ'lerin arasına karışmış "malum yüzsüz" birinin daha oturduğu koltuktan güç alarak Anayasal hakkım olan Siyaset yapma Hürriyetim ile Demokratik Seçme ve Seçilme Haklarıma Mugayyir Davranışları vuku bulunca, Mücadele Damarıma basılması sebebiyle, meydanı bu tür Arsız ve Uğursuzlara bırakmama kararı aldım.
Bu Hadsiz ve Densizlere Hodri Meydan diyorum!
Kendisinin olmayan soyadını kullanan istismarcı,
zehirden "Bal"ın olsa ne çıkar!
Paçalarından ahlaksızlık akan fırsatçı,
Allame-i Cihan" olsan ne yazar!
Çırpınırdı Karadeniz'in müellifi Ahmed Cevat'tan uyarladığım bir dizeyle tamamlayayım;
Soranlara anlatayım ben gerçek Cesurların nesiyim,
Ben boğulmak istenen bir Hareketin hak bağıran sesiyim...
En içten, Sevgi, Saygı ve Selamlarımla,
Fikret ARTAN
İYİ Parti ARGE Genel Koordinatörü”
Hakan Sönmez
Siyasetcafe.com