Dünyada malum son günlerde yaşanan gelişmeler, liderlerin açıklamaları üzerine bildiklerimizi, fikir ve öngörülerimizi daha önceki yazılarımızda sıkça belirtmiştik. Sevgili okurlarımızın dikkatini 04.02.2021 tarihinde kaleme almış olduğumuz “Filistin’in Kurtuluşu için Yapılan Yanlışlar” ve 04.10.2021 tarihinde kaleme almış olduğumuz “Güney Batı Kafkasya’da Fransız Kuşağı” başlıklı yazıları kaynak almaları durumunda kurulan sistemi daha iyi anlayabilirler.
Ülkemizde birçok islamperverin canını sıkan İsrail Filistin olayları Hamas’ın, tamda genel seçimler öncesinde İsrail Başbakanı Netanyahu’nun seçmenin desteğini kaybettiği sırada Gazze’ye büyük bir saldırı düzenleyerek çatışmayı başlatması aklımızda bazı soru işaretleri bırakıyor.
Ülkemizdeki müslümanların düşündüğü gibi HAMAS sıradan masum bir örgüt değil.Tamamen para ve insan, çıkar ilişkisi ile eylemler düzenleyen sivil silahlı örgüttür. Konuyla ilgili daha önce kaleme almış olduğum yazılarımda, FKÖ’nün batı tarafından olası Filistin direniş hareketini kontrol amacıyla kurulduğuna inandığımı belirtmiştim.
Aynı şekilde karşı tarafında Hamas örgütünü kurdurup desteklediğine ve Netanyahu’nun lehine kriminal olarak kullanıldığını düşünüyorum. Çok klasik gelecek suçtan en çok kim faydalanıyorsa sahibi odur. Dahası sosyal medya kanallarından yayılan videolar eğer kurgu değilse İsrail’e bundan sonraki askeri operasyonlarda bir bahane olacak meşru bir hak doğurduğuna inanıyorum.
Yazık oldu Filistin’in masum insanlarına Geçmişi araştıranlar için özellikle belirtmek isterim ki tarih tarihçilerden, teoloji ilahiyatçılardan öğrenilir. Günümüzde tarih anlattığını söyleyerek video hazırlayıp ağdalı kelimeler kullanarak sözüm ona dobra cümleler le tarih anlatan kişilerin uzmanlık alanlarına, sabıka kayıtlarına ve geçmişlerine göz atmanızı tavsiye ederim. Orta Doğudaki gelişmeleri hepimiz canlı canlı izliyoruz.
Ya Hamas İsrail’i bitirecek ya da İsrail Haması bitirecek!
Peki bundan sonra ne olacak?
Yazayım bu çatışmalardan sonra HAMAS tarihe kavuşacak, Gazze’de Elfetih iktidarında görünürde bağımsız ama batı hegemonyasında bir Filistin devleti kurulacak ve İsrail bu devleti tanıyacak. Netanyahu ve Elfetih partisinin başkanı Mahmut Abbas Nobel Barış ödülü alacak. Çünkü batı öyle istiyor. Nobel barış ödülü bu işin popülaritesi, reklamı.
“Mehmetçik Filistin’e” veya “Türk insanı Gazze’ye çatışmaya biz dualarımızla destek oluruz.” diye meydanlarda minberlerde böğürüp nara atan slogan delikanlıları çok hevesliyseniz önden siz buyurun biz Türk insanı olarak dualarımızla size destek oluruz diyesi geliyor insanın. Bizim muhafazakâr takımı son zamanlarda liberal demokrasiye oldukça alıştı, hatta akılları tamamen kapitale çalışır oldu. Çok ilginçtir samimi muhafazakâr dediğimiz kişiler bile bir fetvayla borsa, faiz işine girdi.
Ülkemizin kuzeyinde Ukrayna-Rusya savaşında ise Zelensky’nin yolsuzlukları gün yüzüne çıktıkça, batı ülkeleri desteklerini çekmeye başladı. Avrupa Birliği üye ülkeleri liderleri toplantılarda Ukrayna liderine mesafe koyuyorlar artık. Rusya lideri Putin’in BRİCS toplantısı sonrası tutarlı politikası ve açıklamaları ile Afrika kıtasında bir özgürlük harekâtı başladı.
Fransa eli boş bir şekilde ülkesi sınırları içine çekilip, Güney Kafkasya’ya yönelmek isterken, Amerika’yı da yanına arkadaş almak istiyor. İran Fransa’ya karşı soğuk değil ama, bölgede olası bir Amerikan varlığı molla yönetimini tedirgin ediyor. Afganistan’daki Taliban varlığını yeterli buluyorlar sanırım. İran yönetimi Amerika’yı Ermenistan sınırlarının içinde görmektense Zengezur’da Türk varlığını kabul edecek gibi duruyor.
Akademik çalışmalarım ve tez araştırmamdan dolayı bir süredir yazılarımı aksattığım için affınıza sığınıyorum.
KALIN SAĞLICAKLA!