Savaşlar, çatışmalar, katliamlar, işkenceler, sürgünler, mülteciler, kıyımlar, fırsatçılıklar, krizler, kaoslar, yalanlar, dolanlar...En çok da çocukların ve hayvanların ezildiği ve acımasızca katledildiği bir dünya.
Dünya nüfûsunu 500 milyona indirmek isteyenler, bunu gerçekleştirirse huzula yaşayabileceklerini'mi sanıyorlar. Bu kriz ne zaman biter diye soranlar, bu tabloyu bir göz önüne alsın. Bu hale biz getirdik. Bu geçse bile ders alınmazsa başka bir musibet gelir.
Tezler, antitezler, sentezler, teoriler, siyonist, kabalist, paganist planlar bir tarafa, geldiğimiz noktaya bir bakalım, korkudan herkesin evlerine mahkûm olduğu, gözle görünmez bir virüsün yaptıklarına bakın. İster laboratuvar ürünü olsun, isterse bir kaza, yada sosyal bir deney, sonuçta herkesi altına alan bir ibret verici hadiseyi yaşıyoruz.
Bugün okuduğum çok güzel bir söz: Kimin olduğunu bilmiyorum: Yoksa bir emeğin hakkını teslim ederdim: “Çocukların öldüğü savaşları çıkaranları, çocukları öldürmeyen bir virüs yerle bir etti.” Bunun maddi sebepleri ve sonuçları var elbette. Manevi sebepleri ve sonuçları da olacaktır.
Çok şey söyleye biliriz, asrımızın Nuh Tufanı olarak niteleniyorum isteyen katılmaya bilir. Dua gelen tufanı engellemeye bilir ama gemiye bindirir. Katliamlara, haksızlıklara, fırsatçılıklara sessizce hiç bir şey yapmayan ve seyirci kalan bir dünya şimdi evde mahsur kalıyor. Ne zaman biteceğide meçhul. Biraz düşünelim. Ahlakı değerlerimizi hatırlayalım. İnsanlığımıza geri dönelim.
Biraz kendimize gelelim. Bize hiç yakışmayan bir tablo var. Kirli bardakta 7 TL'ye bayat çay satanlar, rahmet ve mağfiret ayı mübarek ramazan-ı şerif öncesinde fakirlerin iftar sofrasına alacağı gıda maddelerine fırsat bu fırsat diye zam yapanlar, tezgahın önüne sağlam domates koyup poşete çürük koyanlar, alacaklısı geldiğinde yok dedirten patronlar, borcunu ödeyemeyeni zorlayıp elinde avucunda olanı alanlar, yardım yapınca basın ordusuyla yapanlar, yemeğini paylaşmayan ama sosyal medyada paylaşanlar, lüks ve israf içinde iftar ve sahur yemekleri, çok bilmişler, kibirliler...bu liste uzar gider. Şimdi hepsi suspus, hepsi çaresiz...
Yine aynı şekilde yine durumu çok güzel özetleyen bir söz ile yazımızı sırlayalım; "Yıllardır çocukların ölümüne sessiz kalan bir dünya, Çocukları öldürmeyen bir virüsle sınanıyor hem de zengin fakir demeden.. Bu virüs çocukları ve hayvanları öldürmüyor , doğaya zarar vermiyor.. Umarım herkes payına düşen dersi çıkarır bundan"...