Kerbela’daki okullardan, sınıflardan bu güne kadar yeterince bahsedilmedi. Evet, edilmiştir ama ne yazık ki az edilmiştir.
Bu gün 30–40 sene camilerde minberlerin dibinde oturarak muharrem aylarında vaiz dinleyen bazılarından, Hz. Hasan’ın neden Muaviye ile sulh yaptığını ve Hz. Hüseyin’in neden sulh yapmadığını soranlar vardır. Elbette ki soranları yadırgamıyoruz ve onlar sormalarında haklıdırlar. Bu tür soruların sebebi bu konuların yeterince anlatılmadığını gösterir. İşte bu sebeplerden dolayı biraz o okuldan ve o okulun öğretmenlerinden söz etmemiz yerinde olacaktır. Acaba, genelde insanlık ve özelde Müslümanlar Hz. Hüseyin’i anlayabildiler mi? Ne yazık ki burada cevap menfi olacaktır. Zira Müslümanlar Hz. Hüseyin’i hakkıyla anlamış olsalardı, yıllardan beri emperyalist güçler Müslümanların kanlarını dökemezlerdi.
Eğer Hz. Hüseyin (a.s)’ın mesajları anlaşılmış ve yaşanmış olsaydı, Müslümanlar ihtilaf ve fırkalaşma konumlarına girmezlerdi. İran-Irak savaşı cereyan etmezdi. 1991 körfez olayları yaşanmazdı. 2003 Irak ve Afganistan olayları yaşanmazdı. Bu gün yanı başımızda dünyanın gözleri önünde Suriye olayları yaşanmaz, dostlar, kardeşler bir anda düşman ilan edilmezdi.
Müslüman'ım diyenler Müslüman olanların kanlarını dökmezlerdi... Burada düşünce ve anlayış çok önemlidir. Zira bu doğrultuda gayri Müslimler Hz. Hüseyin’in hamasetine bakıp da ondan dersler alıp bir şeyler yapabilmişlerse, biz Müslümanların biraz daha düşünmesi gerekir kanaatindeyim. Eğer İndra Gandi Hz. Hüseyin’e bakıp ülkesine özgürlük getirebilmişse, bizlerin bir daha Hz. Hüseyin’i ve mektepleşen kişiliğini gözden geçirmemiz gerekir kanaatindeyim. Kerbela hakkında farklı boyutlarda, tarihi boyutta, yapılan zulümler hakkında... Bu güne kadar binlerce kitap yazılmıştır. Ehlibeyt mektebi âlimleri yazmışlar, ehlisünnet âlimleri yazmışlar, Yahudi-Mesihi ve ateist ilim-bilim adamları yazmışlar. Bu binlerce kitabın özeti iki sayfadan ibarettir. Bu iki sayfanın birisi ak ve beyaz, diğeri ise kara ve kirli sayfadır. Her iki sayfanın da kahramanları ve komutanları vardır. Beyaz sayfanın da kahramanları ve komutanları vardır. Kara sayfanın da kahramanları ve komutanları vardır. Her iki sayfanın bizlere mesajları ve dersleri vardır. Bazıları sorabilir, kara sayfanın bizlere ne gibi mesajları ve dersleri olabilir? Her iki sayfada bulunanlara baktığımızda, beyaz sayfada bulunanlar, dünyada hep hayırla anılmış ve yâd edilmişlerdir. Kara sayfada bulunanlar ise hep lanetle anılmışlardır. Beyaz sayfada bulunanlar Kerbela destanını yazmışlar ve kanları ile bu destanı ebedileştirmişlerdir. Kerbela’da ta’sis olunan okula gelelim. O okulun ismi aşk okulu, irfan okulu, gönül okulu, fedakârlık okulu... O okulda birçok ayrı dallarda sınıflar ve üstatlar vardı. Okulun müdürü de Hz. Hüseyin’di. Hatta o okulun hizmetkârları bile vardı. Acaba beyaz sayfanın bizlere olan mesaj ve dersleri neler olabilir? Neden Hz. Hüseyin Kerbela’ya gitti? Bizler oturalım ölene kadar ağlayalım diye mi! Kesinlikle hayır. Tamam, ağlayalım ve ağlayacağız da... Bunu bizler inkâr etmiyoruz. Ama hedef ve gaye ağlamak olmamalıdır. Hedef, Hz. Hüseyin’in amaçlarını insanlığa iyi bir şekilde aktarmak, bilimsel açıdan Hz. Hüseyin’in ideal mesajlarını ortaya koyup insanlığı o ideal mesajlarla aydınlatmak olmalıdır. Selam ve dua ile...