İçerisi ve dışarı girizgahında tesbit ve tedbir
Derri da "Radikal bir sarsılmanın ancak dışardan geleceğini söylemesi...
Dikkate deger, bir durumdur.
Lakin, önce neresi içerisi,neresi dışarısı?
Bu konuda bir kabulün oluşması gerekir.
Anlam bahsinde böyle bir kavram mutabakatınız yoksa...
Ki, yok.
O zaman," tesbitiniz" de hükümsüzdür.
Açıktır ki kendi terimleriyle konuşmaya karar veren, başkasının çercevesine sığmayacak, onun yoluyla düşünülemeyecek kadar çok şey biriktirmiştir.
İçerisi,dışarısı ayrımınız netse,bu birikimi...
Öncelik ve sonralık referansında tedbir olarak kabülleştirirsiniz.
İçerisi adına," yetersizlik" psikolojisinde çoğulculuğa yönelmek gerekiyorsa da, bunu her zaman," içerisinin" hukukunu muhafaza ederek yapmalısınız.
Eğer çoğulcu bir felsefenin zeminine doğru sıçrama yapacaksak bile, bilginin manüple edici felsefesinin bizi tarihsel olarak nasıl yönlendirmiş olduğunu da tetbir bahsinde tesbitleştirmelisiniz.
Çoğulculuğu, öncelikleyen argümanların maniplasyon tuzağıyla saptırılabilirlik olgusunu içinde taşıyabileceğini de göz önünde bulundurarak,tedbiri elden bırakmayarak yaklaşmalıyız.
Yeni gibi görünen zeminlere...
Ama içerisi kavramının üstü örtülmüş kuyusunu iğneyle kazarak ortaya çıkardığımız arkaik yapılarda keşfettiğimiz bir yenilik imkanı,bu yapının içindeki başka bir sürü öğeyle karmaşık biçimde bağlıdır.
Düşünce hep düşünceye parazit olarak ürediğinden, dışarısı fikri bir maniplasyonun dolaşımda olmasını sürekli tehdit altında bir tetbir uyarısı taşıdığı bilinmelidir.
Bu tesbitin tetbiri, içerisinin vürüsü olan dışarısının net tanımında karar kılmaktır.
Muğlaklık, sarsıntıya baskın kaynaktır.
İlki söktüğü yapıyı sağlamlaştırma riskini taşır, ikicisi de terk ettiği yapıyı el değmeden bırakıp gitme riskini...
Her stratejinin içinde taşıdığı risk,ancak o stratejiyi diğeriyle birlikte kullanırsak azaltılabilir anlamla bağlantılıdır.
*********************************************
Dışarısının içerisini gördüğü gibi, içerisinin de kendini öyle görmesi gerekir.
Bir misyoner tarafından başından aşağı su döküldüğünü fark eden,ölmekte olan bir köle, misyonerden bunu neden yaptığını açıklamasını ister.
Misyonerin cevabı şu olur:
"Cennete gidebilmen için."
Siyah köle buna cevap verir:
Beyaz insanların bulunduğu bir cennete gitmek istemiyorum.
Sonra arkasını döner ve ölür.
"Dışarısın gördüğü içerisinin kederli tarihi."
Siz Ülkücü hareketin talihi olarak okuyun.