Ali Babacan'ın, "Abdullah Gül'e ortak adaylık görüşmelerinin tam göbeğindeydim" itirafı olay oldu.
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Ali Babacan'ın o görüşmelerdeki rolünü yeni ayrıntılarla gözler önüne serdi.
İşte Selvi'nin yazısının ilgili bölümleri...
'Temel Karamollaoğlu’nun Abdullah Gül’e cumhurbaşkanı adaylığı teklifini ilettiği görüşmede ikisi dışında biri daha vardı, Ali Babacan. Kemal Kılıçdaroğlu Abdullah Gül’e ortak cumhurbaşkanı adaylığını götürdüğünde ikisi dışında biri daha vardı, o da Ali Babacan.
İki liderin ziyareti, Gül’ün İstanbul Maslak’taki ofisinde gerçekleşti. Abdullah Gül’ün ortak cumhurbaşkanı adaylığı için Ankara’da Amerikan Büyükelçiliği’nin bulunduğu Nevzat Tandoğan Caddesi’nde eski bir milletvekilinin ofisinde yürütülen temaslara ise Gül’ü temsilen Ali Babacan katılmıştı.
Ali Babacan kendi deyimiyle tam da bu işin “göbeğinde” yer almıştı. Hatta Abdullah Gül’den sonraki birinci kişiydi. Ali Babacan, bu temasları yürütürken AK Parti Ankara Milletvekili sıfatını taşıyordu. Babacan, 2018 seçimlerinden 13 ay sonra 8 Temmuz 2019 tarihinde AK Parti’den istifa etti.
Bir yandan görüşme yapıyor bir yandan da...
Bir yandan Erdoğan’ı tasfiye planının başında yer alıyor, Erdoğan’a karşı muhalefetin Abdullah Gül’ü ortak aday çıkarma projesini yönetiyor, diğer yandan da Erdoğan’ı cumhurbaşkanı adayı gösteren teklifin altına imza atıyordu. Bu kadarına pes... Bunun tek bir adı var, o da siyasi ikiyüzlülük.
Bu gerçeğin kendi ağzından itiraf edilmesi üzerine Ali Babacan’ın imajı sarsıldı. Siyasi etik sözünü ağzından düşürmeyen Babacan’ın siyasi ahlaksızlık yaptığı ortaya çıktı. İnandırıcılığı darbe yedi. AK Parti’ye zarar vermesi için Ali Babacan’ı “siyasetin yeni yıldızı” ilan eden Kılıçdaroğlu’nun yıldızının makyajı döküldü. Gerçek yüzü ortaya çıktı.
Erdoğan Babacan'a ne demişti?
AK Parti milletvekili olarak Erdoğan’ı tasfiye etmeyi hedefleyen operasyonun başında yer alan Ali Babacan, AK Parti’den istifa etmeden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmüştü. Erdoğan, o görüşmede Babacan’a, “Ümmeti parçalıyorsunuz” demişti.
Erdoğan, isim vermeden Babacan ve Davutoğlu partilerine ilişkin de değerlendirme yapmış, “Bizim bir davamız var. Biz siyaseti bunun için yapıyoruz. Bunlar ümmeti parçalamak istiyorlar. Geçmişte de bizden ayrılanlar oldu. Hatta içlerinde grup kuranlar bile oldu ama sonları ne oldu? sonları hüsran oldu. Bunların da sonu hüsran olacak” demişti.
Erdoğan’la aynı kanaatteyim. Kitle partilerinden ayrılıp yaşayan olmadı. Sonları hüsran olacak. Ama bu arada CHP’ye ve HDP’ye de payanda olacaklar. Bu partilerin Ayasofya’yı açan Erdoğan’ı tasfiye planlarına alet olacaklar.'
Siyasetcafe.com