Orgeneral İlker Başbuğ,emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve Dursun Çiçek gibi isimlerin yargılandığı Ergenekon davasının mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese, FETÖ üyeliği suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasına, tutuklu sanık Hasan Hüseyin Özese ile avukatı katıldı. Bir önceki celse verilen savcılık mütalaasına ilişkin son savunmasını yapan sanık Özese, suçsuz olduğunu iddia ederek, hakkında tüm suçlamaları reddetti.
Dosyanın karara bağlanacağı söylenen ve son sözleri sorulan sanık Özese, ''Suçsuzum, beraatimi istiyorum.'' dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Özese'nin ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti. Heyet, sanığın ''Anayasayı ihlal'' suçundan ise beraatine karar verdi.
KARARA TEPKİ GÖSTERDİ
Hükmün açıklanmasının ardından sanık Özese, karara tepki göstererek, ''Hukuka aykırı karar. Suçum olmadığı halde böyle karar verildi.'' ifadesini kullandı. Hazırlanan iddianamede, eski hakim Hasan Hüseyin Özese'nin ''silahlı terör örgütüne üye olma'' ve ''Anayasayı ihlal'' suçlarından hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
YASA DIŞI DİNLEME KAYITLARINI SAVUNDU
Hasan Hüseyin Özese Mart ayında yaptığı savunmada, internette ve medyada yer alan ve yasa dışı elde edilen bazı ses kayıtlarını hukuka aykırının delil olduğunu kabul etmeyerek, dosyaya kazandırmakla suçlandıklarına işaret eden Özese, bu kayıtların sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve Dursun Çiçek ile ilgili olduğunu belirtti.
Özese, kayıtların dosyaya kazandırılmasının kanıt toplanmasıyla ilgili olduğunu savunarak, kararın hakimin yargı yetkisi ve takdir hakkı kapsamında kaldığını savundu.
DİNLEMELERİ KİMİN YAPTIĞINI HATIRLAMIYORMUŞ
Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, "Dinlemelerin kim tarafından yapıldığını ve internete verildiğini tespit edebildiniz mi?" sorusu üzerine Özese, "Hatırlamıyorum. 2013'te karar verdik, aradan 6 yıl geçti" dedi.
Özese, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), kendi kararları lehine bir kararı bulunduğunu ifade etti.
Metiner'in, CMK'nin delilleri takdir yetkisine ilişkin 217. maddesinde "yüklenen suçun hukuka uygun elde edilmiş her türlü delille ispatlanabilir" denildiğine dikkati çekerek, "Bu maddeyi nasıl ele aldınız?" sorusuna Özese, "Sayın Başkanım, çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmaya çalışıyoruz. Hukuku yorumlarken dış dünyadaki kararları da maddi gerçeği bulmayı amaçlayan kararları da dikkate almalıyız. AİHM, bütün dünyada kendini kabul ettirmiş bir mahkeme" diye konuştu.
Metiner, bu yanıt üzerine, "Bizim iç hukukumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kurallarının ötesinde düzenlemeler getirmiş. Bahsedilen delil, suç olarak kabul ediliyor. Yapacağınız şey suç duyurusunda bulunmaktı. O delil hukuka uygun mu elde edilmiş, onu izah edemiyorsunuz" dedi ve "özel hayatın gizliliğinin temel bir hak olduğuna" işaret etti.
Özese ise internetteki ses kayıtlarına herkesin ulaşabileceğini, ceza hakiminin elindeki dosya ile dış dünyadaki gerçeğin farklı olması halinde adil yargılamadan söz edilemeyeceğini kaydetti ve bu kayıtların dosyaya getirtilmesinde hukuka aykırılık olmadığını öne sürdü.
SİYASETCAFE.COM