Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 2 aylık tatilin ardından yasama çalışmalarına bugün yeniden başladı.
TBMM Başkanı Şentop'un konuşması sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis Genel Kurulu'na hitap etti.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar;
'Meclisimizin ilk başkanı ve kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere herkese saygılarımı sunuyorum. Gazilerimizi ve şehitlerimizi rahmetle, minnetle ve şükran ile anıyorum.
Henüz birkaç asırlık geçmişe sahip toplulukların kendilerine köklü gayretler uydurma gerisinde bu hakikat vardır. Türkiye gerisinde çok geniş bir coğrafyaya yayılmış 2200 yıllık devlet geleneği olan nadir ülkelerden biridir.
Kıbrıs ve Azerbaycan Türklerinden Balkanlar ve Kuzey Afrika'ya kadar her yerde kardeşlerimize samimi destek veren Meclisimiz, milletimizle birlikte tüm dostlarımızın da umut kaynağı olduğunu göstermiştir.
TBMM'nin yasama alanında temsilcisi olduğu kadim duruş evlatlarımıza bırakacağımız en kıymetli hazinedir.
Meclisimizin 100. yıl dönümünü koronavirüs nedeniyle görkemli olarak maalesef kutlayamadık. Bizim Meclisimiz herhangi bir Meclis değildir. Burası milli iradenin tecelligahı olmuş yerdir. "Ya istiklal ya ölüm" şiarı ile İstiklal Harbi'ni yönetmiş gazi bir meclis. Burası son sığınağımız Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Meclis'tir. Nice darbelere ve darbe girişimlerine rağmen bu kutlu çatı, daima milletin onurunu korumuştur. Burada hatırlamak istemediğimiz kimi müessif hadiseler de yaşamıştır. Ama bu durum yüceliğine halel getirmez. 15 Temmuz'daki kararlı duruş dünya demokrasi tarihine geçmiştir.
Sadece son 18 yılda bu çatı altındaki reformalar, düzenlemeler, kararlar, sergilenen tutumlar özellikle hayranlık verici bir başarı hikayesidir. İnşallah önümüzdeki dönemde Meclisimiz çok daha büyük başarılarla tarih yazmayı sürdürecektir. Böylesine köklü yönetim sistemi değişikliklerinin ideal uygulama seviyesine gelmesi elbette vakit alacaktır. Her geçen gün yasama, yürütme ve yargının yeni sistem doğrultusunda kendini geliştirdiğini görüyoruz.
Siyasi rekabet ile millete hizmet yarışı arasındaki çizginin en iyi korunduğu yerin Meclisimiz olması gerektiğini düşünüyorum. Her partiden milletvekillerimize şimdiden teşekkür ediyorum.
Birincisi Türkiye'nin istikrarsızlıklar, çekişmeler, kavgalar sebebiyle uzunca bir süre ihmal ettiği, demokratik ve ekonomik atılımları bu dönemde hayata geçirdik. Bu atılımlar çıkarları zarar görenlerin saldırıları ile karşılaştı. Karşımıza çıkan engelleri birer birer aşarak bugünlere geldik. Gelişmelerin bu derece hızlanmasının ikinci sebebi, dünyanın geldiği yeni yol ayrımıdır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında galipler tarafından kurulan uluslararası düzen her alanda çatırdıyor. Salgın dönemde bu yıkılış çok daha açıkça görüldü.
Dünya 5'ten büyüktür ifadesi bu gerçeğin ifadesidir. Burada bir kez daha tekrarlamak istiyorum, dünyanın her köşesinin güvenliğe ihtiyacı vardır. Huzura ihtiyacı vardır. Tüm güzelliklerinin korunmaya ihtiyacı vardır. Aksi taktirde ucu gelişmiş ülkelere de değecek şekilde yağmaların başlaması kaçınılmaz hale gelecektir.
"AZERBAYCANLI KARDEŞLERİMİZİN YANINDAYIZ"
Karadeniz'de Kırım işgali ile başlayan kriz yeniden tırmanma potansiyeline sahip. Kafkasya kriz alanı olma vasfını sürdürüyor. Dağlık Karabağ'ı işgal eden Ermenilerin, Azerbaycan'a saldırısı ile başlayan çatışmalar en somut örnektir. Azerbaycanlı kardeşlerimizin işgal altındaki topraklarını kurtarma konusunda yanlarında olduğumuzu buradan bir kez daha ifade ediyorum.
Özellikle Minsk üçlüsü denilen ABD, Rusya, Fransa, bunların 30 yıla yakın zamandır bu sorunu ihmal ettikleri için bugünlere yansıyan bu olumsuz gelişmeler karşısında ateşkes arayışı içinde bulunmaları kabul edilebilir bir şey değildir. İşgalcilerin bu topraklardan öncelikle çıkmaları gerekmektedir. Azeri kardeşlerimiz şu anda topraklarına dönecekleri günün hasreti içindeler. Bunları Sayın Macron ve Putin ile de görüştük. Ama netice yok. Ama şimdi netice zamanı. Azeri kardeşlerimizde kendi göbeklerinin bağını kesiyorlar.
"ERMENİSTAN'I İFTİRA ATMA ÇABALARI DA KURTARAMAYACAK"
Türkiye olarak iki devlet, tek millet olarak gördüğümüz Azerbaycanlı kardeşlerimize her türlü desteği vermeyi sürdüreceğiz. Ermenistan'ı her şeyi bir kenara bırakıp Türkiye'ye iftira atma çabaları da kurtaramayacak. Rabbim Azerbaycanlı kardeşlerimizin yar ve yardımcısı olsun.
Bu haydut devlete (Ermenistan) destek verenleri, kendilerine insanlığın ortak vicdanı önünde hesap sorulacağı konusunda ikaz ediyorum.'
YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!
Siyasetcafe.com