'Elif` ve Be'n!
Karanlığın en uç noktasında ki ışık, girdi sensiz gönlüme bir dolunayla.
Gönlümle, dilimle esir ettim bir harfe kendimi ki, o harfin adı ; ELİF
`Elif`dedikçe anladım ki, ibretlik bir hayattayım.
Anladım ki hayat bana arefeyi çok göstermiş ve be`n halen ömrün günahlarındayım.
..ki, bu günahkarlıkta arafe kapıya dayansada bayram çok uzakta.
Nefsim karanlıklara savaş açmış, çırpınmakta...
Anladım ki, gökler okadar mavi değil...
Anladım ki, yükselmekten birşey çıkmıyor derinleşmeli.
Sarı saçlarımadan bir tutam kopardım, Bakü`nün rüzgarına saldım.
İçim de dışım da Hür bu sanal dünyaya.
İçim de dışımda teslim o güzel Azrail`e.
***
Baştan aşağı bir soy yüklenmiş bedenime, toprak çekiyor beni hızla günaha batmayayım diye.
`Elif ` insanın günahsızlığa deveti, düz durma, dik yürüme erdemi,
Be`ye duğuştan verilmiş Düzgün`lük, ama soy ismimde kalmış hakikat..
Var bir çok şey, yok her şey!
Her şey var bir şey yok, bu yüzden yokluktayım varlığım sanal.
Araftayım yine de; önüm, arkam, sağım, solum O`be
Rüzgarler estirirken seyrek saçlarımı esip giden zamanlara yanıyorum.
Yasemin kokan baharlarda Be`n ` ELİF` olamadım ya O`na ağlıyorum.
'Elif' zerafet, aselet, merhamet
Be`n bu deryada bir toz tanesi
`Elif`evvel ahir olan bir hakikat
Be`n zamana hapsolmuş bir aciz
Elif`in evi gönül defteridir.
Kah çıkar gökyüzüne seyreder alemi, kah iner yeryüzüne alem seyreder onu.
Yıldızları yıldızlara bağlayan bir sırdır Elif!
Be`n ruhumun derinliklerine dalmış huzursuzluklardan kurtulmalıyım,
Be`n dışarıdan gelecek nefse içimdekilerle esir olmamalıyım,
Be`n bedene saplanan dünyavi hancerlerden kurulmalıyım,
Be`n bu çağın zulum zincirlerini kırmalıyım
Evet geç olmadan be`n benden gitmeden be`n ben`i bulmalıyım.
***
Bir şeyler var, be`ni benden içürü götüren, gönlümdeki atlıları kıtalarda koşturan.
Bir şeyler var,beni Elif`e bağlayan O`na götüren.
Bir şeyler var,benim sandığım herşeyi manaya çeviren,
Bir şeyler var,ideallerimi tuzla buz edip beni buz çölünden döndüren.
Bir şeyler var...
Fenalık kokuyor etrafım.
Birileri rezilce ölmemi istiyorlar!
Ama nafile!
Çünkü; anamın duası panzehir zalimlere.
Halen nefes alıp veriyorum...
iyi de ben hep anne duasına mı muhtaç kalacağım?
Nerede kendime olan merhamet?
Bir roman yazıyorum adı; Saltuk Pusat
Bir zaman geliyor Saltuk Pusat gerçek ad oluyor.
Demek ki; ben yazmıyorum hiç bir şeyi, `be`n yazıyorum O`nun izniyle.
Ve be`n O`na varmak için `Elif` olmak istiyorum.
Ve ben başını yazdığım bu romanın, sonunu hayırlı olması için `kavgasız ve aşksız bir hayata hayır` diyorum.
Evet, yazmalıyım benden sonrakileri için be`nim çilemi.
Ben hayallerimle dile geliyorum; harf oluyorum, cümle oluyorum, satır oluyorum yazıya düşüyorum...
Bir düşüncemin ürünü sözler düşüyor satırlarıma, bir de `bunları ben mi dedim` diye sorguladığım düşünceler...
Parmaklarım kelemi gezdiriyor beyaz sayfalarda; söz oluyorum satırlarda kalıcı, öz oluyorum gönüllere girici...
Yinede garip bir yolcuyum ve uçurumun kenarında `ha uçtu ha uçacak` bir hal`im var...
Aklımı bırakıp esaret zincirlerine, gönlüme gitmeliyim.
O gönülle bir gamzelik rüzgara bırakmalıyım kendimi...
***
`Suuu..`diyerek susamışım bir damla merhamete!
Bana ödünç verilen hayatı bir gün bırakacağım kırk kapılı bir handan geçerek...
Olmasa kendime kırk kaplan bulacağım parçalasın diye nefs`imi.
Senelerce beklediğim dünyalık uykumdan mutlak uyanacağım.
Yine de kazandığım sevaplarımla, kaybettiğim günahlarımla ELİF diye yalvaracağım.
Bir müjde beklemiyorum
O`nu bilmeyene müjde yok iyi biliyorum.
O`nu biliyorum veya bildiğimi sanıyorum bu yüzden ben bir merhamet dilencisiyim
Ya sen be`n, sen kimsin?
Şimdi içimde çırpınan ateşten heyecanları görüyorum.
Ne kadar yol varsa tozuna, dumanına, kirine, pasına bakmadan aşacağım.
Kendimle savaşım yeter, bu savaşta kendimi çok küçültmüşüm.
ELİF olmak isterkenBe`nim acılarım zekatım olsun.
Heyacanlar koşup durmasın artık çimde, dışıma taşsın.
Ne kadar isyanım varsa zalime patlasın,
Yeterki ben yürümeyi yeniden öğreneyim.
Ey Elif!
Ne çok şeysin sen Be de bir bak,
Sana geleceğim, sen olacağım ve seninle yeni baştan yazacağım amel defterimi.
Ben çok rüya görmem, yoksa bu satırlar rüyama giren cümleler mi?
Evet ben yazmıyorum hiç bir şeyi, be`n yazıyor O`nun izniyle.
Ve be`n O`na varmak için Elif olmak istiyorum.
Ve `Be`n bir gün`Elif` olacağım!
O`nun izniyle
En azında musalla taşında!
Selçuk Düzgün- Bakü