Demirtaş'tan tarihi itiraf! Öcalan'dan "Evet" yazısı getirdiler

Halkların Demokratik Partisi eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tarihi bir itirafta bulundu. İşte ayrıntılar;

Edirne F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında düzenlenen 31 fezlekeden oluşan iddianamenin davasının ikinci duruşmasının görülmesine başlandı.

Mahkeme Başkanı, duruşma başında iddianameyi okumak istedi. Ancak söz alan Demirtaş, buna izin veremeyerek, anayasaya aykırılık iddialarını sıralamak istediğini kaydetti. İddianamenin kabulüne ilişkin itirazlarını sıralayan Demirtaş, Dokunulmazlıklar kaldırılmadan hemen önce gazete manşetlerini tek tek mahkeme heyetine gösterdi. devamında da "Şu kadar yayını Demirtaş uzaylıdır diye yazsalardı herkes benim uzaylı olduğuma inanırdı" dedi.

MAHKEME BAŞKANIYLA USUL TARTIŞMASI YAŞANDI

Demirtaş'ın Erdoğan'ın dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili geçmişteki açıklamalarını anımsatması üzerine mahkeme başkanı araya girerek usüle ilişkin itirazlarını anlatmasını istedi.

Sözlerinin usule ilişkin olduğunu belirten Demirtaş ile mahkeme başkanı arasında şu tartışma yaşandı:

Demirtaş: Bunları dinlemeyecekseniz burada keselim, hiçbir şekilde savunma yapmayayım.

Mahkeme Başkanı: Bizi tehdit etmeyin.

Demirtaş: Tehdit değil usulü itirazlar bunlar.

Başkan: Başka konulara girmeyin.

Demirtaş: Dokunulmazlığın kaldırılmasını Erdoğan istiyorsa girerim, devam edeceğim konuşmama.

Başkan: Peki devam et.

Demirtaş: Belli ki şimdiden kararı vermişsiniz

Başkan: Hayır vermedik.

 

HDP'Lİ VEKİLİN DURUŞMADAN ATILMASI İSTENDİ

Mahkeme Başkanı, bu sırada konuşan HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu'nun dışarı atılmasını isteyerek, “Sıfatınız ne olursa olsun dinlemek zorundasınız” dedi. Kerestecioğlu karşılık verdi. Daha sonra dışarı çıkarma işlemi gerçekleştirilmedi.

Demirtaş savunmasına şu sözlerle devam etti: Dokunulmazlıkların kaldırılmasından önce medyaya taşınan manşetlerle bir algı operasyonu oluşturulmuştur" dedi. Anayasa 83/2. maddesine atıfta bulunan Demirtaş, "Meclis kararı olmadıkça tutuklanamayacağını ancak buna rağmen 15 aydır tutuklu olduğunu belirtiyor. Mahkeme bu denetimi de 15 ay boyunca yapmadı. Milletin iradesini korumanız lazım Selahattin Demirtaş’ın değil! Parlamento korkuyor, yargının cesur olması lazım. Denetim ancak böyle sağlanır. Her gün kanunlar çıkarılıyor, Anayasa değişikliği yapılmaya çalışılıyor, milletin iradesi olan bizler de bu olanları bir hücrede izlemek durumunda bırakılıyoruz. Bizde izliyoruz, yargı da izliyor. AKP Parti Sözcüsü; Meclis’te tutuklamadık, uzun süre tutuklamadık diyerek yargı yerine karar verdiklerini alenen beyan etmiş oldular. Tarihin tekerrürden ibaret olduğu düşünülebilir ama öyle değildir. Demokrasi güçleri bugüne dek büyüyerek geldi. 1,5 yıl içerisinde 3000’ne aşkın HDP’li tutuklandı. HDP bir anda suç işleme kararı mı aldı? Yargı bir anda HDP hakkında karar mı aldı?Anayasa değişikliğini yapmak için HDP’yi kriminalize etmeleri gerekiyordu o nedenle usule uygun olmayan şekilde bizleri tutukladılar. 31 fezlekeden 1 fezleke tarafıma tebliğ edildi. Geri kalan 30 fezlekeden gizlilik kararı sebebiyle haberdar olamadık ama 31 fezleken savunmam isteniyor. Soruşturmadan bu yana dosya önünüze siyasi saiklerle geldi. Ancak siz usule aykırılıkları gidermek yerine, heyet olarak emniyet müdürlüklerine yazı yazarak başka deliller elde etmeye çalıştınız. Şu ana kadar adil yargılanacağıma dair en ufak bir izlenim edinmedim. Lehime olan delillere dair tek işlem yapılmadı. Heyet olarak bugüne kadar olan hukuk rezaletine ses çıkarmadınız. İçeride de olsak dışarıda da olsak bu ülkenin demokratikleşmesi için çalışmaya devam edeceğiz..."

"BİZ BU ÜLKENİN PARYALARI DEĞİLİZ"

Demirtaş, "Biz bu ülkenin yurttaşlarıyız. Bu vatanın evlatlarıyız. Biz bu ülkenin paryaları değiliz. Adalet mülkün temelidir. Sarsılırsa mülk sarsılır. Yargıçların hukukun egemenliği ilkesini sonuna kadar savunması gerekir. Yargıçların hukukun egemenliği ilkesini sonuna kadar savunması gerekir. Yapmazsanız sıkıntı olur.Yaparsanız ne olur yurttaş sıkıntı yaşar.Türkiye batmaz. Demokratik bir ülke olacak. Bunun için var gücümüzle çalışacağız. Bu suçu işleyenler yargı önünde hesap verecekler" dedi.

Demirtaş, mahkemeden şu taleplerde bulundu:

1- Dokunulmazlığımızın kaldırılmasına ilişkin anayasanın geçici 20. maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması ve bu aşamada yargılamada durma kararı verilmesi.

2-Mahkeme olarak sizler dokunulmazlığın anayasaya aykırı kaldırıldığını ciddi görürseniz dosyayı Parlamento'ya iade edip dokunulmazlığın usüle uygun kaldırılmasını isteyin.

3- Yargılamanın bu haliyle yapılamayacağını belirterek düşme kararı verebilirsiniz.

4-31 fezlekenin hangisinin yasama sorumsuzluğuna giriyorsa onları ayıklarsınız, diğerleriyle ilgili de durma kararı verebilirsiniz.

Demirtaş, taleplerini sıraladıktan sonra mahkemenin bunları kabul etmemesi halinde iddianameye okurken Meclis konuşmalarının anlatılması halinde itiraz edeceğini ve “Bunu okuyamazsınız, sorumsuzluk var” diyeceği uyarısında bulundu.

‘BAKAN ELİYLE ÖCALAN TALİMATI GETİRDİLER'

“Ben neden tutukluyum. Kaçtım mı? Delilleri karartma durumum mu vardı. Hayır, referandum vardı” diyen Demirtaş 2010 referandumuyla ilgili şunları söyledi, “Şahsımla ilgili özel hassasiyetleri var hazretlerinin. 2010 referandumunda boykot kararı aldık. Ama ‘Evet’ denilmesi için baskı yapıldı. Oslo çözüm süreci olarak bilinen partimin içinde olmadığı, PKK ile devletin yaptığı görüşmeler vardı. Biz ‘referanduma sunulan anayasa değişikliğinde dil-kültür ile bir düzenleme olmalı. HSYK, Yüksek Yargı düzenlemesi tehlikeli, olmaz’ dedik. Boykot kararı aldık. Bunun ‘Kandil’den talimat alıyor’ diyenler, Öcalan’ın el yazısıyla bir bakan aracılığıyla İmralı’dan yazı getirdiler. Referandumda ‘evet’ oyu vermemiz için yapıldı bu. İnkar edilirse burada tanık dinletiriz. Yazıda ne vardı? Yazıda, ‘Partiniz kararı verir. Bu değişiklik yeni bir çözüm süreci önünü açar mı?’ yazısıydı. ‘Öcalan’ın talimatı’ diye bunu getirdiler. Ama biz son dakikaya kadar boykot tavrını sürdürdük. Majesteleri kabul etmedi, ‘hani Öcalan’dan talimat alıyordu bunlar’ demiş. Sen misin Oslo da çözüm süreci yürütülürken anayasa değişikliğini desteklemeyen.”

‘İMRALI ÜZERİNDEN CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞIM ÇEKİLMEYE ÇALIŞILDI'

Demirtaş, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde de “İmralı üzerinden adaylığının geri çektirilmeye çalışıldığını” söyledi. Demirtaş, “hem çözüm süreci hem de aday mı oluyor? diyor. Benim yanıtım ‘kendisinin kölesi miyim’ oldu. Bir aracı ile ‘Beyefendi rahatsız. Çözüm sürecini hiç mi düşünmüyor’ haberi geldi. Biz kendisinin kölesi olmadığımızı söyledik. Bunun tanığını da dinletebilirim” dedi.

siyasetcafe.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri