Türkiye, Akdeniz’de Yunanistan, Mısır, İsrail, Güney Kıbrıs ve Fransa’nın aralarında bulunduğu ülkelerin oldu bitti ile enerji yataklarını kontrol altına alma planlarını Libya ile yaptığı stratejik anlaşma ile bozdu. Bölgede Türkiye’nin olmadığı hiçbir anlaşma kabul edilemez diyerek dünya’ya bölgede bende varım dedi.
Libya’da Darbeci Hafter , Fransa, Rusya, Mısır, Suudi Arabistan ve B.A.E’nin silah, lojistik ve para desteği ile Libya’nın Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan meşru hükümeti UMH’yi devirmek için saldırılarını hızlandırmışken, Türkiye’nin askeri ve silah desteği ile beraber ard arda büyük kayıplar vermeye başlamış, önceden işgal ettiği yerleri terk ederek geri çekilmeye başlamıştır.
Hafter’in en büyük askeri gücü halktan değil, paralı askerlerden gelmektedir. Özellikle B.A.E’nin finansmanıyla Rusya’dan paralı asker şirketi olan Wagner grubundan asker temini sağlamaktadır. Fakat son günlerde Türkiye’nin Libya’ya tahsis ettiği SİHA’ların başarılı nokta atışlarıyla bu paralı askerler kaçmakta, verilen görevleri yerine getirmemektedir. Türkiye’nin askeri desteğinin yanında siyasi desteğini de sonuna kadar devam ettirmesi ve bu konuda Rusya ile temaslarda bulunması, Rus hükümetinin Hafter’e siyasi desteğini kestiğini göstermektedir.
Hafter’e bağlı birlikler gün gün UMH’ye bağlılıklarını bildirmekte, hatta askeri generaller istifa edip saf değiştirmeye başlamışlardır. Son olarak Tümgeneral İdris Madi istifa edip açıklamasında ‘’Hafter’e verdiğim destek ve görevimi bırakıyorum. Tüm silah arkadaşlarımı UMH’çatısı altında birleşmeye davet ediyorum’’ diyerek Hafter güçlerinin dağılma sürecine girdiğini anlatmaktadır.
Hafter, askeri gücünü kaybetmeye başladığını ve Rusya’nın siyasi desteğini çektiğini görünce köşeye sıkıştığını fark etmektedir. Bu konuda Televizyon’a çıkıp bir konuşma yaparak konuşmasında ‘’Türkiye’nin müdahalesi ile Libya’da her şeyin değiştiğini, siyasi çözüm ve ateşkes çağrımızı duyuruyoruz’’ demiştir.
Halktan beklediği desteği bulamayan Darbeci Hafter, kiralık askerlerinde korkup kaçmasıyla ve beklediği siyasi desteklerin gelmemesiyle zor durumda kalmış, bu fırtınadan nasıl kurtulurum derdine düşmüştür.
Hafter’in yanında Mısır ve Fransa’nın da siyasi çözüm ve ateşkes için bastırmasının tek sebebi Türkiye’nin bölgede hakimiyetini önlemek içindir. Son bir adımda Libya hükümetinden gelmiş ve Ankara’ya bir çağrıda bulunmuştur. ‘’Ülkemizdeki sondaj çalışmalarını gelin siz yapın’’ diye. Libya dünyada güçlü petrol ve enerji yataklarına sahip bir ülke olduğunu düşünürsek, kontrol altına alınmaya çalışılan Akdeniz koridorunun yanında bu çalışmaların yapılması Türkiye için bölgede stratejik bir güç olduğunun işaretidir. Korona salgını sonrası dünya ekonomilerinde ciddi sıkıntılar beklenirken Türkiye’nin bu adımları yeni düzende daha da güçlenerek çıkacağının sinyalidir.