Çok saf mışız

BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında basın açıklaması yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

HSYK düzenlemesine ilişkin, "TBMM içtüzüğü derki getirilen teklifler önce anayasa aykırılık konusunda incelenir. Bugünkü görüşmeler Sayın Cumhurbaşkanımızın isteği üzerine gerçekleşmiştir. Bu görüşmeler neticesinde ne olabilir? HSYK ile ilgili teklifin geri çekilmesi şu an söz konusu değil" dedi. Uludere'ye takipsizlik kararının verilmesini de değerlendiren Arınç, "Acı trajik bir olay. Bundan sonra konuşulması gereken bunu terörle mücadele kapsamında düşünebilirseniz olan biteni çok daha iyi anlayacaksınız. Uçaklar uçmasaydı, bombalar atılmasaydı bu insanlar hayatta olacaktı. Ama bu işte görevli olan kişilerin de ben görevimi yapmak zorundayım demesini acı bir olay olarak hatırlayalım ve hep birlikte çözüm sürecini destek verelim. Çözüm süreci başarıya ulaşmazsa daha çok Uludereler yaşanabilir. Asıl acı olan da budur" dedi.


"MUHTARLARIN ÖDENEKLERİNDE YÜZDE YÜZLÜK BİR ARTIŞ GERÇEKLEŞTİ"

 

Bakanlar kurulu toplantısında ele alınan konularla ilgili Arınç şöyle konuştu: "Genel Kurmay Başkanı, kara, deniz ve hava kuvvetleri komutanları ile Jandarma Genel Komutanı'nın görevleri ile ilgili suçlardan dolayı, soruşturma usulü düzenleniyor. Bu kişilerin yargılanmasına gerek duyulması halinde yüce divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesi daha önce 12 Eylül 2010 referandumu ile kararlaştırılmıştı. Şimdi bunun uygulama kanununu getirmiş bulunuyoruz. Tasarı imzalandı. TBMM'ye gönderilecek. TSK'nın deniz unsurlarının Aden körfezi ve civarındaki görev sürelerinin 1 yıl daha uzatılmasıyla ilgili kararın TBMM'den çıkarılması amaçlanıyor" dedi. Arınç ayrıca, Bakanlar Kurulu'nda alınan karar ile, Muhtarların ödeneklerinde yüzde yüzlük bir artış gerçekleştiğini açıkladı.

 

"YENİDEN YARGILAMA GÜNDEMİMİZDE YOKTU"

 

Yeniden yargılama konusunun toplantıda yer almadığını belirten Arınç, "Yeniden yargılama konusu hükümet konusu değildi bugün görüşmedik. Gündemimizde de yoktu" dedi.

 

HSYK TEKLİFİ VE TBMM'DEKİ OLAYLI GÖRÜŞMELER

 

HSYK görüşmelerine ilişkin Arınç, "HSYK ile ilgili kanun teklifi TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülüyor. Her kanun teklifi gibi Adalet Komisyonu'nda görüşülmeye başlanmıştır. Ben de tartışmalı geçtiğini biliyorum. Tek tek tahlil eder, "şu haklıydı şu haksızdı" diyecek durumum yok. Bu görüntüler ilk defa da olmuyor. Bazıları uçan tekme atıyor. Bazıları ellerindeki atıyor. Ağızlarından çıkanı kulakları duymuyor. Bu TBMM'ye yakışmıyor. Oradaki bulunanların büyük bir kısmını bir şeye karşılık vermek ya da görüşmelere devam etmek istediklerini görüyoruz. Bir Tayvan Parlamentosu'ndan, Ukrayna Parlamentosu'na kadar benzer şeyleri görüyoruz ama biz TBMM'yiz örnek olmak zorundayız. İşi fiili saldırıya götürmek hiçbir zaman tasvip edemeyiz. CHP'ye de seslenmek lazım. Siz benzer durumlarda komisyon salonunu komisyon üyesi olmayan milletvekilleriyle basmak durumunda kaldınız. Bu görüntülerdeki payınızın biraz da ha fazla olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

 

"HSYK İLE İLGİLİ TEKLİFİN GERİ ÇEKİLMESİ ŞU AN SÖZ KONUSU DEĞİL"

 

HSYK ile ilgili teklifin geri çekilmesinin söz konusu olmadığını belirten Arınç, "TBMM içtüzüğü derki getirilen teklifler önce anayasa aykırılık konusunda incelenir. Bugünkü görüşmeler Sayın Cumhurbaşkanımızın isteği üzerine gerçekleşmiştir. Bu görüşmeler neticesinde ne olabilir? HSYK ile ilgili teklifin geri çekilmesi şu an söz konusu değil" dedi.

 

ESKİ BAKANLARLA İLGİLİ FEZLEKELER

 

Bakanlarla ilgili fezlekelere ilişkin bir soru üzerine Arınç, "Bakanlarla ilgili fezlekelerin Adalet Bakanlığına geldiğini bizzat sayın Bozdağ söyledi. İncelemeleri yapıp gönderecekler. Oradaki fezleke sayısı bini aşmıştı onlara eklenecekler. Komisyona gelip iş fiiliyata dökülürse dokunulmazlıkların kaldırılması ancak gündeme gelebilir. Ne yapılabileceğini Meclis'e geldikten sonra göreceğiz" ifadelerine yer verdi.

 

MALİKİ'NİN PETROL TEPKİSİ

 

Arınç, "Kuzey Irak'taki petrollerin doğrudan başka bir ülke tarafından aktarılması ya da satılması konusunda, Irak anayasa gereğinde bir mutabakat sağlanması gerekiyor. Bu merkezi yönetim ile Kuzey Irak'taki yönetim arasında bir uzlaşmayla mümkün. Onlarla karşılıklı, gittiler geldiler. Son durumu bilmiyorum. Onlar bazı meseleleri merkezi yönetimle çözmek zorundalar. Bu konu üzerinde zannediyorum ki uzlaşırlar" dedi.

 

YARGITAY'DA KADROLARIN DEĞİŞECEĞİ İDDİALARI

 

HSYK'dan sonra Yargıtay'ın kadro yapısı değiştirilecek iddialarına ilişkin Arınç, "Bu saçmalıklara inanmayın lütfen. Birileri uyduruyor" dedi. 
Arınç, Avrupa Birliği'nin, HSYK ile ilgili değişikliği öngören kanun teklifine yönelik eleştirileriyle ilgili, "Avrupa Birliği'nin, Türkiye Parlamentosunda görüşülen kanun teklifi üzerinde herhangi bir söz, beyan ve eleştiride bulunması herhalde doğru bir şey değil" dedi.

 

"(HSYK KANUN TEKLİFİ) NE BİLİRDİK BU KADAR SAF OLACAĞIMIZI"

 

Arınç, HSYK'ya ilişkin kanun teklifi TBMM'ye geldiğinde, o dönem AB ülkelerindeki HSYK örneklerini incelediklerini, çoğunda üyelerin çoğunu yürütmenin seçtiğini kaydeden Arınç, "Biz demokratik tabanı daha güçlü olsun, farklı görüşlerden olsun diye böyle yaptık. Gruplaşma olmasın istedik. Ne bilirdik bu kadar saf olacağımızı" dedi. Arınç, "Benim bildiğim kadarıyla Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, 1 günlük Brüksel ziyaretinde bulunacak, Sayın Başbakanımızdan önce çalışma yapacak" diye konuştu.

 

"(OLAĞANÜSTÜ HAL ÇALIŞMASI YAPILIYOR) ALLAH SELAMET VERSİN"

 

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun olağanüstü hal çalışması yapılıyor yönündeki açıklamalarını değerlendirmesi istenen Arınç, "Bu kadar asparagas, bu kadar gerçekle ilgisi olmayan, tabiri caizse bir zarf atma hali kesinlikle doğru değil. Biz olağanüstü hali, hükümete geldikten sonra 20 sene devam eden olağanüstü hali 18 günde kaldırmış, bununla iftihar eden bir hükümetimiz. Terörle mücadele sırasında o kadar zor günler yaşadık ki, herkes olağanüstü hal ilan etmemizi tavsiye etti. Biz o zaman, "Hayır, hükümetimiz güçlüdür, bütün tedbirlerimizi aldık, bunun şartlarını kesinlikle kabul etmemiz mümkün değildir" dedik. Durup dururken nereden aklına geldi, Allah selamet versin" diye konuştu.

 

ZEKARİYA ÖZ'ÜN YURT DIŞI SEYAHATLERİ

 

Zekeriya Öz'ün yurt dışı seyahatlerine ilişkin bir soru üzerine Arınç, "Ortada resmi bir masraf makbuzu ile Dubai'deki seyahatinin bir şirket tarafından ödendiği, o şirketin patronunun da son operasyonlar çerçevesinde göz altına alınıp bırakılanlardan birisi olduğu anlaşıldı. Türkiye'de yargı var. İstedikleri yerlere müracaat edebilirler. Bunun doğru olmadığını ispatlayabilirler. Bu bizim üzerinde durduğumuz bir konu değil" şeklinde konuştu.

 

"DAHA ÇOK ULUDERELER YAŞANABİLİR"

 

Uludere'ye takipsizlik kararının verilmesini değerlendiren Arınç, "Acı trajik bir olay. Bundan sonra konuşulması gereken bunu terörle mücadele kapsamında düşünebilirseniz olan biteni çok daha iyi anlayacaksınız. Uçaklar uçmasaydı, bombalar atılmasaydı bu insanlar hayatta olacaktı. Ama bu işte görevli olan kişilerin de ben görevimi yapmak zorundayım demesini acı bir olay olarak hatırlayalım ve hep birlikte çözüm sürecini destek verelim. Çözüm süreci başarıya ulaşmazsa daha çok Uludereler yaşanabilir. Asıl acı olan da budur" dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri