Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay’a dün röportaj veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı konusunda ilginç açıklamalar yaptı..
Cumhurbaşkanının "devlet deneyimi bulunan bir kişi" olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Sayın Yavaş ve İmamoğlu’nun ismi öne çıkarılıyor ama İstanbul ve Ankara’nın yönetimini bırakamayız. Seçmenimize anlatamayız” dedi ve bu isimlere kapıyı kapattı.
Bu açıklamaların hemen ardından ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sözcüsü Murat Ongun sosyal medyada, "Bu saatten sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu millete emanettir." paylaşımında bulundu.
Yaşanan bu gelişmeleri bugünkü köşe yazısında masaya yatıran Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, İmamoğlu'nun Kılıçdaroğlu'nu hafife almaması gerektiğini belirterek, "Kılıçdaroğlu istemediği sürece Millet İttifakı’nın hiçbir liderinin gücü onu ortak aday yapmaya yetmez." dedi.
Selvi, "Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasında ipler geriliyor" başlığını taşıyan yazısında şunları kaydetti;
"Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’ndan cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili tartışmalara son noktayı koymasını istedi. Ama tam aksi oldu. Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nun kafasında kendisine yer olmadığını net bir şekilde anlamış oldu. Kendisine bir yol haritası belirledi. Teslim olmak yerine mücadeleyi seçti.
Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı konusunda kılıcı çektiği, Kayseri’deki CHP’li belediyelerin toplantısında ortaya çıktı. Milliyet yazarı Zafer Şahin, perde arkasını yazdı. Hepsi doğru. Ankara’daki görüşmeden sonra Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun, “Benim cumhurbaşkanı adayım Genel Başkan’ım Kemal Kılıçdaroğlu’dur” diye açıklama yapmasını bekliyordu. Ama İmamoğlu, Reuters’un cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili sorusuna, “Günü geldiğinde, en doğru kararın ittifak sürecini yöneten genel başkanlar tarafından verileceğini düşünüyorum” diye yanıt verdi. Topu taca attı.
KILIÇDAROĞLU’NU EŞİTLEDİ
Kayseri’de bir vatandaşın sorusu üzerine, “Şu anda bir ittifak heyeti var. Tartışacak, vatandaşı dinleyecek ve doğru bir karar verecek” diye konuştu.
İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı adayı değilim” demedi. ”Benim adayım Kılıçdaroğlu” sözünü ise ağzına almadı. Tam aksine, “Cumhurbaşkanı adayına Millet İttifakı liderleri karar verecek” dedi. Partisinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu Millet İttifakı’nın diğer liderleri ile eşit konuma indirdi.
Partisinin lideri Kılıçdaroğlu’nun iradesini Meral Akşener’le, Temel Karamollaoğlu’yla, Gültekin Uysal’la eğer ittifak katılırsa Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu ile aynı seviyeye çekti. Millet İttifakı liderlerinin ise vatandaşları dinleyerek karar vereceğini vurguladı. Meral Akşener’in güçlü desteğini yanına aldığı ve halk tabanındaki gücüne inandığı için adres olarak orayı gösterdi.
KILIÇDAROĞLU HAFİFE ALINAMAZ
Tabii İmamoğlu’nun bu çıkışı CHP Genel Merkezi’nde sinirlerin gerilmesine yol açtı. Kılıçdaroğlu’nun büsbütün tepesini attırdı. İmamoğlu’nun Kayseri dönüşünde randevu talebine yanıt verilmemesinin altında bu yatıyor. Ayrıca benden İmamoğlu’na uyarı. Kılıçdaroğlu’nu hiç hafife almasın. Örnek, Muharrem İnce olayı. Kendisi cumhurbaşkanı adayı olmasa dahi İmamoğlu’nun adaylığını engelleme gücünü elinde tutuyor. Kılıçdaroğlu istemediği sürece Millet İttifakı’nın hiçbir liderinin gücü onu ortak aday yapmaya yetmez.
Ekrem İmamoğlu da yavaş yavaş gücünü göstermeye başladı. İmamoğlu başından beri anketlerdeki gücüne güveniyordu. Şimdi bunu parti kadrolarına yansıtmaya başladı. Kayseri’deki belediye başkanları toplantısında güç gösterisi yaptı. Kendisine yakın belediye başkanları söz alarak yaptığı yardımlardan dolayı İmamoğlu’na teşekkür ettiler. Ama iş orada bitmedi.
MANSUR YAVAŞ’A OPERASYON
Ekrem İmamoğlu, Kayseri’de hem Kılıçdaroğlu’na karşı hem de ilginç bir şekilde kendisine rakip olarak gördüğü Mansur Yavaş’a karşı operasyon çekmeye kalkıştı. Artık İmamoğlu sadece Kılıçdaroğlu ile mücadele etmeyecek, belli ki Mansur Yavaş’ı da hedef alacak. İmamoğlu’nun bu hamlesi üzerine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, SODEMSEN Yönetim Kurulu üyesi belediye başkanlarıyla birlikte Yavaş’a destek ziyaretinde bulundu.
DİYARBAKIR’LA BAŞLADI
Biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu’nun ünlü bir Diyarbakır ziyareti vardı. Orada Ahmet Güneştekin sergisine katılmıştı. Ama o program İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adaylığına hazırlama programıydı. Diyarbakır’da iş insanlarıyla bir araya gelmişti. İmamoğlu’nun Diyarbakır programının bir ayağında ise CHP teşkilatı tarafından karşılanma vardı. CHP Genel Merkezi tarafından aranıp son anda iptal edilen karşılama programını kast ediyorum. İmamoğlu, Diyarbakır’daki karşılama programının iptal edilmesi üzerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’yı arayarak tepki göstermişti. İmamoğlu ile Salıcı arasında nezaket sınırlarını zorlayan bir konuşmanın geçtiğini belirtmekle yetineceğim.
İmamoğlu’nun ekibi Kayseri dönüşünde de Kırıkkale girişinde bir karşılama programı hazırlayınca bu kez CHP Grup Başkanvekili Engin Altay devreye girmiş. CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal’ı arayıp, “Abartmayın” diye uyarıda bulunmuş. Bunun üzerine karşılama için hazırlanan pankart kaldırılmış ama İmamoğlu’na Kırıkkale girişinde karşılama gerçekleştirilmiş. Partinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da Kırıkkale’den geçiyor onun için karşılama programı yapılmıyor ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı için yapılıyor.
CEPHEYİ GENİŞLETİYOR
Kulis bilgilerini niye paylaştım? Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu arasındaki rekabet yavaş yavaş ciddi bir mücadeleye dönüşüyor. Kılıçdaroğlu’nun tüm çabalarına rağmen Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adaylığından vazgeçmiyor. Vazgeçmediği gibi cepheyi genişletiyor. Kendisine en güçlü rakip olarak gördüğü Mansur Yavaş’ı da hedef almaya başladı.
İKİ DÖNEM İSTİYOR
CHP Genel Merkezi’nde İmamoğlu hakkında, “Biz parlamenter sisteme dönüşü savunuyoruz. Ama İmamoğlu seçildiği takdirde 5 yıl süreyle Başkanlık Sistemi’nde devam eder” deniyor. Çünkü kendisinin çevresine, “Millet beni yetkilerimi devretmem için seçmiyor. Son güne kadar yetkilerimi kullanırım. Bana 5 yıl yetmez, en az iki dönem cumhurbaşkanlığı yaparım” dediği konuşuluyor. Onun için CHP yöneticileri ikide bir, “Biz yeni bir Erdoğan istemiyoruz” diyorlar."
Siyasetcafe.com