Yıllarca meydanlarda AKP’ye muhalefet edip olmadık hakaretleri bir birlerine söyleyen siyasetçilere ne oldu da Tayip Erdoğan’ı başkan yapmak için bir araya geldiler. Bunu Türk milletinin anlaması mümkün değildir. Genel başkanların bu davranışlarını açıklıkla ortaya koyamayıp, yeni anayasa ile ilgili hiç bir ayrıntıya girmeden arkasına gizlendikleri tek cümlelik cevabı“Devletin bekası için evet.”söylemlerinden öteye gitmemektedir. Siyasetçilerin yaptıklarını izah edemedikleri zaman en kolay sığındıkları ve vatandaşı ikna etmeye çalıştıkları cümlenin başına veya sonuna “Devletin bekası için” ifadesini yerleştirmeleridir.
AKP’nin, 14 Ağustos 2001 yılında kurulduktan yaklaşık 1 yıl sonra Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde 2002 genel seçimleri yapıldı. AK Parti 365 milletvekili çıkararak tek başına iktidara geldi.Sizce15 yıldır tek başına iktidarda olan bu parti Türk milletinin bekasını hiç tehlikeye atmadı mı? Yüzlerce defa attı ve atmaya da devam ediyor..
Başkanlık kisvesi altında tek adam yapmaya çalıştığınız adam ben Büyük orta doğu projesinin (BOP) eş başkanıyım dediğinde.
Bop eş başkanının Türkiye de rejim değişmiştir söyleminde.
Zamanın iç işleri bakanı Efkan Alanın TBMM kürsüsünden ben bu anayasayı tanımıyorum açıklaması yaptığında.
Çözüm süreci denen ihanet projesini hayata geçirdiğinde.
Bölücü örgüt üyeleri ile devletin görevlileri görüşürken ülkemizin güney doğusunda sözüm ona bağımsızlık ilan edip hendekler kazarken ben valilere talimat verdim dokunulamayacak açıklamaları yapıldığında.
Çocuk katilinin İmralı’dan gönderdiği mektubu PKK işbirlikçileri ve devlet görevlilerinin dolma bahçe sarayında kendilerinden geçmiş bir şekilde okurken daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan Dolmabahçe mutabakatının açıklandığı gün “Bu hasretle beklediğimiz bir çağrıdır” dediğinde devletin bekası tehlikesi yok muydu?
Mısırdan kaçan Müslüman kardeşler örgütü Türkiye de ofisler açarken Televizyonlar gazeteler, dergiler kurarken. Daiş militanları okullar açıp militan yetiştirirken. Ülkemizde bunlar yaşanırken Devletin bekası tehlikede değil miydi?
Beyefendiler; Şimdi devletin bekasından söz ediyorsunuz, AKP yönetimi bunları yaparken devletin bekası tehlikede değimliydi?
ABD dış işleri eski bakanı Condoleezza Rice:
BOP ile Türkiye dahil 22 Ülkenin Sınırları Değişecek
Büyük Ortadoğu Projesi ile ilgili en çarpıcı açıklama ABD’nin güvenlikten sorumlu danışmanı Condoleezza Rice’ın 7.8.2003 Washington Post gazetesinde yayınlanan yazısında “Transforming The Middle East Ortadoğu’yu Dönüştürmek.” Rice bu yazısında Fas’tan Basra körfezine kadar Ortadoğu’da bulunan 22 devletin rejiminin, sınır ve haritalarının değiştirileceğini, Türkiye’nin de bunların içinde olduğunu vurgulamamış mıydı?
Bey efendiler; bütün bu karmaşa Büyük Ortadoğu Projesinin ortaya koymuş olduğu gelişmeler değil midir? Yukarıda saymış olduğumuz olaylar ve daha yüzlercesini yaratan siyasal yapı ve onun yönetici kadroları devletin bekasını tehlikeye atmış olmuyor mu?
Bu gün Türkiye’nin içine düştüğü durumu yaratan, komşularımızla sıfır sorundan dünyada yalnızlaşan bir ülke durumuna getiren bu kadrolar değil mi?
Ülkede hükümetler değişir ama devlet politikalara değişmez devletin 100 yıllık uluslararası politikalarını değiştirirken beka sorunu oluşmadı mı?
Aslında devletin bekası 15 yıldır tehlike altındadır. Sizlerde uygulamaları ile devleti beka sorunu ile karşı karşıya getiren, siyasi yapıya referandumda destek olmaktasınız.
Arkasına gizlendiğiniz Devletin bekası için söylemine dayanarak, devletin beka sorununu yaratan siyasi zihniyete evet diyorsunuz.
Asıl Devletin bekası için bizler “HAYIR” diyoruz.
Biz yukarıda saydığımız tüm gelişmeler için dünde “HAYIR” dedik bu günde “HAYIR”diyoruz.
Bu olumsuz ihanet kokan gelişmeleri Türk milletine yaşatan zihniyetin ve onun iş birlikçilerinin Türkiye’yi Pakistanlaştırma çabalarına parti devletine HAYIR diyoruz.
Biz tek adam merkezli değil vatandaş merkezli anayasa olması için hayır diyoruz.
Bizler teba değil hür vatandaş olmak için “HAYIR” diyoruz.