Bakan Murat Kurum'un açıklamalarınsan satırbaşları:
"ÇED Raporunun çevreye olabilecek olumsuz etkilerin giderilmesi için gerekli önlemlerin alındığının; İnceleme Değerlendirme Komisyonu üyelerince tespit edildiği ve ÇED Raporuna Son Şeklinin verilmesine karar verildiği nihai karar tutanağıdır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bu toplantıya katılmış ve herhangi bir şerh veya itiraz kaydı düşmeden, görüş bildirmiştir; Büyükşehir belediyesinin temsilcisi de ÇED Raporu'nun altına imzasını atmıştır."
"İstanbul Boğazı bugün; gemi sayılarına baktığımızda; Panama Kanalı'nın dört katı, Süveyş Kanalı'nın üç katı yoğunluğunda deniz trafiğine sahiptir."
"Boğazlardan 2010 yılında 672 milyon gross ton yük geçmişken 2018 yılında bu miktar 849 milyon gross tona yükselmiştir. Bu tabloya göre rakam her yıl katlanarak artacak."
"Çok geniş katılımlı araştırma ve istişareler sonucunda; Kanal İstanbul bu projesi için 5 adet alternatif güzergâh belirlendi"
"Kanal İstanbul Projesi boğazımızı koruma kurtarma ve özgürlük projesidir. Örnek bir şehircilik projesidir."
“İstanbul, sonsuza kadar yeraltı ve yerüstü su kaynaklarını kaybedecek.” diyenleri görüyoruz. İstanbul'un su kaybı yaşayacağı iddiası kesinlikle bilimsel değildir, tamamıyla gerçek dışıdır."
"Bahse konu yapılacak kanal çalışmalarının fayları tetiklemesi ile ilgili tartışmaların bilimsel bir dayanağı kesinlikle yoktur asılsızdır"
"Bir diğer gerçek dışı iddia da; “Küçükçekmece Gölü kıyısında yer alan Bathenoa Antik Kenti, Yarımburgaz Mağaraları proje tarafından yutulacak.” iddiasıdır. Bu iddia da tamamen asılsızdır. Kanal İstanbul'un, Bathenoa Antik Kenti ve Yarımburgaz Mağaraları ile herhangi bir ilgisi yoktur."
siyasetcafe.com