“Dinsiz bir milletin idamesine imkan yoktur. İslam dini öyle yüce bir dindir ki ; “İlim Çin’de de olsa alınız.” diyen bir peygamberin ümmetiyiz. İslam dininin gereklerini doğru olarak idrak ettiğimiz sürece geri kalmadık,hak yemedik;kadına ,yaşlıya ,çocuğa el uzatmadık;din,dil,ırk ayrımı yapmadık.Yüce dinimize ne zaman ki, hurafeler ve sahte tarikatlar ilave edildi, o zaman gerçek İslam dan uzaklaştırıldık. Onun için bu hallere düştük.
İslamın ilk emri “Oku” ile başlayan aydınlık tarihimiz, günümüzde bir çok fitne ve şer odakları sayesinde sorun yaşayan bir millet haline getirildik. 751 Talaş Savaşı’yla İslam dini ile müşerref olan bu dinin yegane milletiyiz. İslam dini ve İslam peygamberinin emir ve yasaklarını yeryüzünde güçlü kılan ve onun emirlerinden çıkmayan bu millet “Fatih Sultan Mehmet” gibi bir çok övgü alan komutanlarla doludur.
“Kostantiniyye elbette fetolunacaktır.... Onu feteden kumandan ne güzel kumandan, onu feteden asker ne güzel askerdir.” diyen bir peyganberin övgüsünü alan şerefli bir milletiz. Kainatın yaratılışından bu yana hiç bir toplum veya millet dünya üzerindeki dengeleri sağlayamamıştır. Güçlü olduğumuz her dönemde, adaletimizden hiç ama hiç ödün vermemiş bir milletiz.
Peygamberimiz Hz.Muhammet (s.a.s.) Efendimiz Taif’te putperestler tarafından taşlandığı halde, öpülesi ayakları kan içinde kaldığı halde, gücü kalmayıp bir hurma ağacının gölgesine sığınıp dinlenmeye çekilmiş. O sırada, dağlar meleği Cebrail (a.s) gelerek cihan Peygamberimize “Şu iki dağı birbirine çarparak bu kavmi helak edeyim mi?” deyince, Hz.Peygamberim buna razı olmamıştır. O eziyet eden kavime “dua” etmiştir. Bu höşgörü, merhamet ve kuvvetle peygamberimizin yolundan giden asil bir milletiz.
1071 Malazgirt Savaşı’nı kazanan Sultan Alparslan da Bizans komutanlarına ve askerlerine, 1453’te İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet Han da, Kurtuluş Savaşı, Çanakkale Savaşı vb.. savaşlar sonucunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk de, Ermenilerin Erzurum ve yöresinde çoluk çocuk demeden, hamile kadınlarımıza, yaşlılarımıza hatta esir düşen askerlerimize karşı yapmış oldukları katliam karşısında bile; savaştığımız ve esir aldığımız hangi millet olursa olsun o yüce milletimiz ve komutanlarımızın hösgörüsüyle karşılanmıştır. Kısacası Peygamberimizi örnek alan bir milletiz.
Evet biz Türk Milleti olarak asil bir milletiz, güçlü bir milletiz. Dinimizin bize verdiği güçle, adaletle hareket ederiz. Uzunca bir savaş döneminden çıkan yorgun bir milletiz. Alnımıza hiçbir savaş sonunda kara leke düşürmedik. Etrafımıza baktığımızda güneydoğuda PKK ve Suriye sorunu, kuzeydoğuda Ermeni sorunu, Batıda Avrupa sorunu ve güneyde yavru vatan Kıbrıs sorunuyla uğraşan bir milletiz. Nasıl topraklara sahibiz ki etrafımızdakiler ve tüm dünyanın gözünü diktiği bir toprak , yok edilmek için seferber olunan bir milletiz. Gül versek taş attı derler, çiçek versek bombaladı derler, güvercin yollasak “sia” gönderdi derler. Derler bunlar, ne versek derler, ne yapsak derler. O yüzden “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” sözü doğrudur ve kesindir. Bu gerçeklik Azerbaycan- Ermenistan savaşında da tescillenmiştir.
İslam kaynaklarına göre 20.000 peygamberin yeryüzüne Allah (c.c) tarafından gönderildiği yazılmaktadır. Bu peygamberlerin büyük bir çoğunluğu Arap Yarımadası’na ve İsrail topraklarına gönderilmiştir. Hiç duydunuz mu Türk milletine peygamber gönderildiğini? Peygamber gönderilmeyen topluluk olarak Kuran’a ve Peygamberine koşulsuz itaat eden ve onun adaletini yeryüzene hakim kılan bir milletiz. Talas’tan aldığımız İslam ve Kuran bayrağını Anadolu’ya, Balkanlara, tüm Avrupa'ya şerefle,namusla taşıyan bir milletiz. Bir an olsun peygamber ocağını lekelemedik. Bir an olsun sancağımızı yere düşürmedik. Bir an olsun arkadan vuran bir millet olmadık. Günümüze baktığımızda aynı adaletle, aynı sahiplenme duygusuyla hareket eden bir milletiz. Tabi ki her dönem olduğu gibi vatan hainleriyle de karşılaştık ve karşılaşmaya da devam edeceğiz. Unutmayalım ki ordumuz “Mehmetçik” yuvasıdır. Milletimiz şerefli, onurlu vatan aşkıyla yana bir millettir. Mazlumun yanında, adaletsizliğin karşısında olan bir millettir. Bu millet için “vatan” dedin mi gerisi “teferruat”tır...