ALİ AVCI`nın RESMİ!
Adam balık alacak,bir balığı alıyor ve kıçını kokluyor.
Balık satıcısı: `efendim,balık baştan kokar,siz kıçını kokluyorsunuz`
Alıcı adam diyor ki: başı zaten kokuyor da, koku kıçına kadar sirayet ettimi diye bakıyorum` der.
Bundan 14 sene önce Türkiye`de bir hırsızlık davası oldu!
13 yaşında küçücük bi çocuk Gaziantep’te canı çekti diye iki dilim baklavayı sahibinden izinsin yedi ve hırsızlıkla hatta müebbetle istemi ile yargılandı.
9 yıl ceza aldıktan sonra yukarıdaki resimde de gördüğünüz gibi elleri arkadan kelepçeli bir şekilde cezaevine götürüldü.
19 ay yattıktan sonra şartlı tahliye edildi.
Yani aynı şeyi bir daha yapmaması için babası yaşındaki savcılar, hakimler ve onun korunmasından sorumlu olan devlet onu yargıladı ve özgür bırakırkende şart koydular.
Tüm bu olaya buraya kadar normal diye bilirsiniz, adamlar ne yapsın yasaları uygulamışlar diyebilirsiniz…
Haklı da olabilirsiniz!
Burada asıl ilginç olan bu olaya aval aval bakan tepkisiz, kimliksiz bir toplumun olmasıydı…Hele hele aralarında 'bizim çocuklarımız niye yapmıyor kardeşim? 'diyen namus ahlak budalalarının çok olması ilginçti…
Evet 13 yaşında bir çocuğun iki baklava yüzünden ellerinin kelepçelenmesini ve 19 ay hapis yatmasını maalesef toplum olarak izlemiş ve sessiz kalmıştık.
O cocuğun adı Ali Avcı idi!…
Eminim o Ali Avcı hayatı boyunca aldığı bu sabıkanın esiri mağduru oldu, verilen ceza sadece 19 ayını değil tüm geleceğini alıp götürmüştü…
Nitekim Ali Avcı bu olaydan yıllar sonra geçirdiği bir trafik kazasında ailesinin ölümüne sebebiyet vermekten tekrar hapse atıldı…
Şimdi düşünün 13 yaşında bir çocuğun yargılandığı o davanın yıllarca hayatına hükmetmesi o trafik kazasınında bilinç altı nedeni sayılmaz mı?
Bu durumu psikologlar incelemişmidir, bir sonuca varmışlarmıdır? bilemem ama burada beni ilgilendiren dün baklavayı canı çekti diye yiyen çocuğun aldığı cezaya adalet ve insanlık adına sesiz kalan o toplumun bugün ki rüşvet skandalın da BAKAN çocuklarını ve uzantılarını korumak için törpülenerek istenen adalete alkış tutmasıdır!
Evet maalesef bugünlerde ` 13 yaşında bir çocuğa reva görünen adaleti değiştireceğiz, ülkemizi muasır medeniyetlerin üzerine çıkaracağız, adaleti kanunu üstün kılacağız, dokunulmazlara dokunacağız, milletten büyüğü yoktur ve biz millet effendi değil, hizmetçi olmaya geliyoruz` diyenlerin adalet kılıcını kendi boğazlarında hissedince çark etmesi ve ilginç savunmalar girmesini insanlık ayıbı olarak izliyoruz..
Şimdi, yaşadığınız süreci iyi düşünün!.
Ve ne olur 13 yaşında bir çocuğun arkasından baktığınız gibi olaylara bakmayın.
Halk için Hakk`ın rızası için susmayın, tepki koyun ve gerekirse asi olun…Ama mutlaka yetimin hakkının hesabını sahiplerinden sorun.
Bu ülkede gerçek suçlular, gerçek soysuzlar, soyanlar, yalancılar, utanmazların oyununa gelerek birbirinize düşmeyin ve `Devlet malından bir hırka bile aşıran, savaşta ölse bile şehit kabul edilmez.`diyen yüce peydamberimiz Hz.Muhammet (s.a.v)`nin bu nasihatini kulak arkası etmeyin…
Etmeyin ki, koku balığın kıçına kadar yayılmasın.
Evet Ali Avcı`nın resmine dikkatli bakın, o resim 2023 hedefleyen ülkemizdeki `Adalet`-in halen bir özetidir.
Kalın sağlıcakla…
Selçuk Düzgün-Bakü