MHP’den ihraç edilen ve yeni parti çalışmaları içerisine giren Meral Akşener, parti çalışmaları ve kurucular kurulu hakkında açıklamalarda bulundu.
İŞTE AKŞENER’İN KURUCULARININ BİR KISMI
Cevher Cevheri, Emekli Büyükelçi
Çiğdem Özer, Aşık Veysel’in torunu
Elif Gökdemir
Fatih Eryılmaz, 15 Temmuz gazisi
Erdoğan Bozdemir, Eğitimci
Fulya Yasemin, İş kadını
Hatice Bilici, İş kadın
Hüseyin Özlük, Gazi
Kazım Ataoğlu, eski Bingöl milletvekili
Orkun Ertürkmen, Genç 23
Suat Çağlayan, Eski bakan
Aydan Yılmaz
Tugay Uluçevik
Nafi Özyurt Sipahioğlu
Akşener yeni partinin kurucular kurulunun bir kısmını açıkladıktan sonra basın mensuplarının sorularını cevaplıyor.
Akşener parti kurma çalışmalarında büyük zorluklar yaşadıklarını. Türkiye genelinde parti binası bulma konusunda sıkıntı duyduklarını söyledi.
AKŞENER'İN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI:
- Bir parti kurulmadan onun yetkili organları oluşmadan herhangi bir görevlendirme yapmak hukuka aykırıdır.
Biz bir hukuk mücadelesi verirken demokrasiyi çiğnemeyiz. Sayın Aydın sonra kendisi bunu düzeltti ve dedi ki "biz bir komisyon kurduk ve bununla ilgili bir çalışma yapıyoruz."
- Çok net bir şey söyleyeyim; yurt dışında özellikle Avrupa Türklerinden birimiz kurucular kurulu üyemiz. İsmi Fulya Yasemin. Almancı denilen bir ailenin kızı.
Şimdi bir kere dış politikayı iç politikanın öznesi kesinlikle yapmayacağız. En önemli sözümüz budur.
- Bundan sonrası çok kolay. Program ve tüzük ortaya konulacak. Kurucular Kurulu tanıtılacak ve sizin beğeninize sunulacak. Bugünden sonra Allah'ın izniyle bizim partimiz kurulacak. Kimsenin ona el uzatmasına müsaade etmeyeceğim. Hiçbirinize, hiçbirimize birisinin haksız yere el uzatmasına da müsade etmeyeceğim. Biz bu 21 ayda haksız yere dayak yedik, sabrettik. Ama bundan sonrasında demokrasi kuralları içerisinde en sert tavırların konulanacağını buradan ilan ediyorum. Herkes ayağını ona göre denk alsın.
- Bu ülkenin üzerinde inşallah güneş gibi doğacağız. Cenab-ı Hakk'ın izniyle Türkiye'nin partisi olarak halkımız, milletimiz bizi tescilledi.
- Barzani meselesine gelince; Mesud Barzani referandumda 'evet' için çalıştı. Ve sonra bir bayrak asıldı, ona zıplandı, dendi ki 'Irak Anayasası cevaz veriyor.' Böyle böyle gelindi. Ben iddia ediyorum; Barzani'nin referandumuna karşı ne vana kapanır. 600 bin varil buradan Barzani'nin petrolü geçiyormuş. Bunun taşıma meselesinden alınan ücretler kimindir, nerededir, kime aittir.
Barzani'nin rafinerisi yok. Benzin ve motorin geliyor Katar'dan. O gemilerin taşındığı bir lojistik alan var. Bunu taşıyanlar var ve sonuç itibariyle bu devletin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ticareti olmuş olsa amenna ama bu şahısların yaptığı bir ticarettir. O nedenle yapamayacağız şeyleri söylemenin bir manası yok. Kararlılık önemli bir şeydir. Kişiler için de hükümetler için de. Yapamayacağız lafları söylemeyin, bu ülkeyi kepaze etmeyin. Dış politika, iç politikanın hem siyasi öznesi hem ticari öznesi olduğu süre içerisinde Türkiye'nin sınırları içerisindeki ateş sürer ve kimse buna engel olamaz.
siyasetcafe.com