İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, YouTube üzerinden yayın yapan Karar TV’de 'Gündem Özel' programına konuk oldu. Gazeteciler Elif Çakır ve Taha Akyol’un sorularını yanıtlayan Akşener, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
ÖNCE ERDOĞAN AŞIYI OLSUN
Erdoğan’ın aşı ile ilgili açıklamalarını değerlendiren Akşener, "Önce Sayın Erdoğan olsun aşıyı, o zaman bakalım duruma. Aşı yaptırılması lazım" diye konuştu.
Akşener’in açıklamalarından satır başları şöyle:
Türkiye ekonomisini bu kadar paranın rahatlatması mümkün değil. Ama niye Katar’a satıldı diye bir kavram yok. Katar yerine matara da olabilir. Bizim parti olarak, Türkiye’ye yabancı yatırımın gelmesine itiraz etmemiz mümkün değil. İster Hollandalı ister Katarlı orada mesele yok. Tank Palet Fabrikası'nı, yani dövüşe dövüşe manevi manada dövüşe dövüşe helak oldu Türkiye, ne olduğunu bilmiyoruz biz. Bilinen nedir? 50 milyon dolarlık eksik sebebiyle verildiğine dair. Tecrübe, bilgi birikimi getirecek bir yatırımsa 50 milyonu biz verelim, getiren ele. Bütün mesele Katar ile olan ilişkilerdeki gizlilik. Su meselesi deniliyor ne olduğunu bilmiyoruz, ticari sır diye bir kavram var. Katar’ın Katar olmasıyla, Müslüman olmasıyla alakası yok, bu gizlilikle alakalı bir durum. Bu tür ilişki biçimleri ileriki aşamalarda bu ülkenin başını derde koyar.
VATANDAŞ SEÇİM İSTİYOR AMA KAVGA İSTEMİYOR
Tarihe not edelim kavga eden kaybedecek. Vatandaş seçim istiyor ama kavga istemiyor. Vatandaş kendi derdinin konuşulmasını istiyor. Siyaset sınıfı şu anda vatandaşın talebine uygun kendini henüz konumlandıramadı. Bizim yaptığımız bu makul siyasetin karşılığı olarak AKP’ye göz kırptığımız gibi suçlamalarla karşılaşıyoruz. Bu Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemini Türkiye taşıyamıyor, bu sistem de Türkiye’yi taşıyamıyor. Mecburen bu seçim olacak 2023’e kalamaz. İkincisi fakirliğin yönetildiği bir Türkiye ile karşı karşıyayız.
ÇOK FECİ FAKİRLİK VAR
Milletvekilinin itibarı yok. Seçim kazanmaları mümkün değil. Gördüğüm kadarıyla 2021 haziran gibi seçim olabilir. Erdoğan kışı sevmez. Haziranda seçim bekliyorum, olması da gerekiyor. Çünkü, çok feci bir fakirlik var.
Kararsız seçmen kitlesi oluştu. O kararsız seçmenlerin dağıtılması gibi bir kavram var, en yüksek oya tekabül eden siyasi yapıya en fazlası konuyor. Halbuki koptuğu yer orası. Eğer hiç karasızı dağıtmadan baktığınız zaman gerçekten ciddi bir düşüş var. En fazlası da AKP seçmeninden.
Türkiye siyasi rekabeti kaybetti. Parlamenter sisteme geçişle ilgili yeni partilerde aynı noktada olduğu için ben buna iş birliği içerisinde rekabet diyorum. İki siyasi parti ile iş birliği içerisinde rekabet etme konusunu normal karşılıyoruz. Millet İttifakı'nın içinde beraber olmakta sakınca görmüyorum. Memnuniyet duyarım.
siyasetcafe.com