AKP’nin gece yarısı oldu bittiye getirerek geçirmek istediği yasa tasarısı sonrası, ülkenin bir yarısı diğer yarısına pedofoli’nin kötü bir şey olduğunu anlatmaya, diğer yarısı da öyle olmadığını İslami kurallara göre küçük yaşta evliliğin var olduğunu hadislerle ispatlamaya çalışıyor.
Türk toplumunun bunları tartışması kadar abes bir durum yoktur. Medeni çağdaş her aklı başında insan pedofoli’ye karşıdır, bunun karşı tezlerle doğru olduğunu ispatlamaya çalışmak insani ve ahlakı değerlerin tümüne terstir.
İnsanlarımız din ile Arap geleneklerinin İslam’ın vazgeçilmez kuralları sandıkları için sesini de çıkartamıyor. Bizim asıl mücadele etmemiz gereken konu ise, çocuk istismarını nasıl önleyeceğimizdir… Yüce Türk milletinin meclisinden Pedofoli’ye gizli daveti ye çıkartmak değil, pedofili’yi engellemek üzere caydırıcı yasalar çıkartmak olmalıdır.
AKP’nin yeni Türkiye’sinde ise din adamlarının çocuk istismarı karşısında yok efendim İslam da buna bademleme denir, yok İslam da evlilik yaşı şudur diye açıklama yapması biraz düşündürücüdür… Kamuoyuna yansıyan Karaman ve enser vakfı olayları arkasından Adıyaman’da da 76 çocuk istismarı olayları karşısında hükümetin duyarsız kalması gibi birçok sebep çocuk istismarına gizli davetiye çıkarmıştır. İşte bu AKP’nin yeni Türkiye'sidir…
AKP’nin çocuk istismarına duyarsız kalmasının arkasında yatan gerçek; mensup olduğu Müslüman kardeşler ekolüdür. Akp’nin çok savunduğu Mursi, Müslüman Kardeşler hareketi içerisinde siyasete atıldı. 2000 ve 2005 yılları arasında milletvekili oldu. Müslüman Kardeşlerin yasal olarak seçime katılmaları mümkün olmadığından parlamentoya bağımsız siyasetçi olarak girdi. Tam 5 yıl Mısır Halk Meclisi üyeliği yaptı. 2011 Mısır Devrimi'ne muhalif bir lider olarak destek verdi ve 30 Nisan 2011 tarihinde Müslüman Kardeşlerin kurduğu, Özgürlük ve Adalet Partisi'nin başkanı seçildi.
Mursi’nin Mısır’daki iktidarı döneminde; Bir erkeğin, ölmüş eşiyle ilişkiye girmesi, Faslı bir din adamının Mayıs 2011’de konuyla ilgili açıklamaları üzerine gündeme gelmişti. Zemzemi Abdul Bari, nikahın ölümden sonra da geçerli olduğunu belirterek, kadınların da aynı hakka sahip olduğunu ifade etmişti. Zemzemi’nin bu sözleri Mısır’da bir yıl sonra yasa olarak meclisin gündemine girmişti.
AKP’nin yeni Türkiye’sinde; hırsızlık yap, faizcilik yap, rüşvet al, ahlaksızlık yap küçük çocukları taciz et sonra din adamı görüntüsünde ki şarlatanlardan fetva al, neymiş efendim Türkiye Dar'ül Harpmiş her şeyi yapmak mubahmış mış mış…
Bunun sonucunda da; AKP’nin yeni Türkiyesi’nde, inançlıymış gibi görünüp dini dünya işlerine karıştıran, siyasal çıkarlarına araç olarak kullanan dinci bir yapı meydana gelmiştir. Dinler radikalleştikçe böyle sapıklıklar ve sapkınlıklar çoğalır.
AKP’nin deyimi ile eski Türkiye de bunlar olsaydı neler olurdu neler,eski Türkiye den bir örnek Vakit gazetesinde köşe yazarlığı yapan Hüseyin Üzmez olayını kimse unutmadı.
Neydi bir hatırlayalım: 2003 yılında, Bursa'nın Mudanya ilçesinde, kendisinden 50 yaş küçük 22 yaşındaki Ayşe Yılmaz ile evlendi. Yılmaz'ın ailesi evliliğe karşı çıkmış; ancak ev ve araba alınması sonrasında "Peygamber efendimiz de Ayşe ile evlendiğinde 9 yaşındaydı" diyerek, anlaştıklarını ifade etmişlerdir. Sonuç olarak eski Türkiye de ne olmuştu..
BURSA 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Eylül 2009’daki karar duruşmasında Hüseyin Üzmez hakkında, “cinsel istismar” ve “küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozma” suçlarından 13 yıl 1 ay 15 gün hapis, “hürriyeti tahdit” suçundan ise beraat vermiştir. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, itiraz üzerine yeniden yargılanma yapılmasına hükmetmiştir. Üzmez, 9 Mart 2011’deki karar duruşmasında, “cinsel istismar ve küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozma” suçundan aynı cezaya çarptırılmış, “hürriyeti tahdit”ten ise yine beraat etmiştir. Üzmez, bu kararla tahliye edilmiştir. Yargıtay 14. Ceza Dairesi, Üzmez’e, “cinsel istismar” ve “küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozma” suçlarından verilen 13 yıl 1 ay 15 günlük hapis cezasını onamış, “hürriyeti tahdit” suçundan yargılanmasına hükmetmiştir. Onamanın ardından üzmez, Temmuz 2012’de yeniden cezaevine gönderilmiştir.
İşte eski Türkiye de verilen ceza ve AKP’nin yeni Türkiye’sinde ise istismarcıları kurtarmak için siyasal İslamcı bir partinin TBMM’ye getirdiği af tasarısı…