1 Temmuz günü İstanbul 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülen Ergenekon davasında, 10'uncu duruşmanın ardından karar açıklanmıştı.
Açıklanan kararda tüm sanıklar ‘silahlı örgüt kurmak, yönetmek, üyelik, yardım ve yataklık' suçlarından beraat etmişti.
Davada yargılanan ve yurtdışında bulunan tek sanık Dr. Turhan Çömez, 12 yıldır bulunduğu İngiltere'den Türkiye'ye dönmek üzere hazırlıklara başladı.
Türkiye Cumhuriyeti kimliği başvurusu yapan Çömez, konsolosluktan ayrıldıktan sonra önemli açıklamalarda bulundu.
Dr. Çömez, Ergenekon kumpas davasının sonuçlandığını, davanın yargı eliyle çökertildiğini ve kendisinin beraat ettiğini artık Türkiye'ye dönüş ile ilgili hazırlıklara başladığını ifade ederek şöyle devam etti:
“Ergenekon kumpas davası sonuçlandı. Dava yargı eliyle çökertildi. Birçok insan gibi ben de beraat ettim.12 yıl boyunca neler yazıldı, neler söylendi ve bu topraklar benimle birlikte birçok şeye tanık oldu. Artık geçmişi sadece bir anı olarak hatırlamak istiyorum. Şu anda yüreğimde sadece ülkeme dair duyduğum özlem, heyecan, sevgi ve coşku var. Ülkeme geri dönüş ile ilgili çalışmalara bugün başladım.
12 yıldır taşıyamadığım Türkiye Cumhuriyeti kimliği için müracaat ettim. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak kimliğimi yeniden almak için başvuru yaptım. Dışişleri personeline gösterdikleri ilgiden dolayı buradan teşekkür etmek istiyorum. Süreç tamamlandıktan sonra yıllardır özlemini taşıdığım topraklara, milletime büyük bir sevda ile koşacağım. Bunun coşkusu ve heyecanı tarif edilemez”.
“FETÖ'NÜN ETKİNLİĞİ HALEN SÜRÜYOR”
Dr. Çömez, eski milletvekili olmasından dolayı devletin kendisine tanıdığı diplomatik pasaport alma hakkını kullanmak için diplomatik pasaport başvurusu yapmak istediğini ancak hala bilgisayar sistemlerinde kendisinin dünya genelinde bir terör davasından arandığı ve ülke genelinde arama ve yakalama kararının bulunduğu bilgisinin yer aldığını söyledi.
Bununla ilgili Adalet Bakanlığı ve davaya bakan mahkeme nezdinde bütün girişimleri yaptıklarını dile getiren Çömez, mahkeme başkanının bu kararın kalkması için gerekli bütün yazışmaları yaptığını ancak bu kararın kaldırılamadığını söyledi.
Çömez şöyle devam etti:
“Buradan şunu anlıyoruz. Devletin içerisinde, özellikle bilişim merkezlerine nüfuz etmiş hala çok etkin bir güç var. Bu güç hepinizin bildiği gibi bu ülkenin başına musallat olmuş FETÖ terör örgütü. Üç yıl önce yaşanmış bu darbe girişiminden beri hala bunların devletin kılcal damarlarına nüfuz etmiş olması son derece düşündürücü ve üzüntü verici. Sayın Cumhurbaşkanı bununla ilgili bir açıklama yaptı.
UYAP yargı ağını FETÖ'nün ele geçirdiğini ifade etti. Bugün yaşadığım olay bunu teyit eder nitelikte. Savcının ve mahkeme başkanının yaptığı bütün yazışmalara rağmen şu anda hala bilgi işlem merkezinde bu şifreli yapı çözülmüş değil. Bu benim için önemli değil; ben ülkeme koşarak da yürüyerek de olsa geri döneceğim. Ama burada hala var olan terör örgütü unsurlarının altını çizmek istiyorum. Bu alçak çeteyle gerçekten mücadele etmek istiyorsanız biraz daha gayret edin, biraz daha çaba harcayın”.
“FETÖ'YE LANET EDİYORUM”
15 Temmuz darbe girişiminin 3'üncü yıldönümü yaklaşırken FETÖ hakkında da konuşan Çömez, Türkiye'de FETÖ'ye hiç pirim vermemiş, onlarla hiçbir irtibata geçmemiş, hiçbir şekilde yolu kesişmemiş nadir siyasetçilerden biri olduğunu vurgulayarak kurban seçilmesindeki temel sebeplerden birinin de bu olduğunu söyledi.
Turhan Çömez şöyle devam etti:
“Toplumun bütün kesimlerine nüfuz etmiş bu yapıyı bu ülkede ilk deşifre edenlerden biri de benim. Buradayken bile Sayın Cumhurbaşkanına bir mektup göndererek, bu musibeti ülkenin başına saran yapının FETÖ olduğunu ve bugün bizim başımıza gelen belanın bir şekilde kendisinin başına gelebileceği konusunda kendisi uyardım. Maalesef Türkiye 15 Temmuz menfur darbe girişimini yaşadı. Buna destek veren, sebep olan, kurgulayan iç ve dış bütün unsurlara ve FETÖ'ye buradan lanet ediyorum. Umarım Türkiye bunlarla ilgili mücadelede biraz daha gayret içerisinde olur. Bu toplum bir nebze de olsa huzur bulur ve barış içerisinde yoluna devam eder."
İngiltere'de kaldığı 12 yıl boyunca bu ülkede yaptığı çalışmalardan söz eden Çömez, dilini, kültürünü, coğrafyasını ve sistemini bilmediği bir ülkede sabır ve gayretle başarılı işlere imza attığını kaydetti.
‘Ben sabır ve gayret adamıyım' diye konuşan Çömez şunları söyledi:
“İlk önce İngilizcemi geliştirdim. Burada bütün sınavları vererek tıp fakültesinden yeniden diploma aldım. 8 yıldır da bu ülkenin en saygın üniversite birinde genel cerrahi uzmanı olarak çalışıyorum. Çok sayıda İngiliz doktor yetiştirdim. Binlerce kanser ameliyatı yaptım. Burada çok sayıda Türk doktora yardımcı oldum. 70 civarında Türkiye'den doktor ve tıp fakültesi öğrencisi yanımda staj yaptı. Burada 500 bin civarında nüfusa sahip Türk toplumu için en büyük ihtiyaçlarından biri olan sağlık merkezini açtım. Bugün Londra'da çok iyi hizmet veren bir sağlık merkezini yönetiyorum."
“GERİ DÖNÜYORUM”
İngiltere'de başarılı bir kariyeri olsa da Türkiye'nin kendisi için ayrı bir anlam ifade ettiğini dile getiren Çömez, Türkiye'ye gitmek için sabırsızlandığını söyledi. Türkiye'ye gittiğinde yapmak istediği ilk şeyin doğduğu topraklara gidip, sevdiklerini görmek olduğunu söyleyen Çömez şöyle devam etti: “Boğazı görmek istiyorum, doğduğum toprakları görmek istiyorum, Eyüp Sultan'a gitmek, zeytin ağaçlarını kucaklamak, gün batımını izlemek istiyorum önce bunları yapmak istiyorum. Ondan sonra ne yapacaksınız diye sormak isterseniz açıkçası bilmiyorum, bunun kararını Türkiye verecek. Ama şu andaki planım kendi mesleğimde ilerlemek. Topluma hizmet etmek, insanları sağlıklarına kavuşturmak, genç doktorlar yetiştirmek. Şu andaki amacım bu”.
“HİÇ KİMSEYE KIRGIN DEĞİLİM”
Bu geçen 12 yıl boyunca hiç kimseye kırgın veya dargın olmadığının altını çizen Turhan Çömez, “Bu haksızlığa katkısı olan her kim varsa lütfen elini vicdanına koysun ve çocuklarının yüzüne bakarak bir düşünsünler. O kadar çok zulüm ve haksızlık yapıldı ki her kim bu haksızlıklara ve zulümlere ortak olduysa elini vicdanına koysun” diye konuştu.
Ömür boyu ağır hapis ve ek olarak 15 yıl hapisle yargılanan Çömez hakkında Ergenekon savcıları Interpol'ün bulunduğu Lyon'a giderek kırmızı bülten çıkarmış aynı zamanda İngiliz hükümeti nezdinde girişimlerde bulunmuşlardı. İngiltere'de cezaevine konan Çömez, zamanın İçişleri bakanı Theresa May'a karşı açtığı davayı kazanmış İngiltere'de özgürlüğüne kavuşmuştu.
SİYASETCAFE.COM