20 Ocak’ta ne oldu?
20 Yanvar, veya Kanlı Yanvar diye tarihe geçen 20 Ocak 1990, Azerbaycan Türklerinin bağımsızlık mücadelesinin Sovyetler tarafından bastırılmaya çalışılması neticesine insanlık dışı katliamların yaşandığı gündür.
20 Ocak’ta Sovyet Ordusunun Bakü’de yaptığı katliam Azerbaycan halkının bağımsızlık mücadelesini bastırma girişimidir. 20 Ocak’a giden süreç Azerbaycan halkının kendisine Ermeni saldırısı ve Moskova’nın adaletsiz tutumuna yönelik gelişmeler ışığında şekillenmiştir. Bu katliam 1988’den itibaren gelişen olayların Azerbaycan’daki siyasi gelişmelerin Ocak 1990’da durumu daha da gerginleştirdiği noktada yapılmıştır.
Komünist Rejim ’in dağılma süreci ile beraber Ermeni’lerin toprak talepleri de başlamıştır. Azerbaycan halkı hem bu taleplere hem de yıllardır baskı altında yaşadığı Kızıl rejimin altığı adaletsiz ve taraflı kararlara karşı sokaklara dökülmüştü.
Azerbaycan Halk Cephesi ‘nin yaktığı bağımsızlık ve özgürlük meşalesi dalga, dalga bütün Azerbaycan’a yayılmış, Yüzbinlerce kişi “Azatlık” sloganları ile sokakları, meydanları doldurmuştu.
Azerbaycan bağımsızlık hareketinin Lideri, Cumhurbaşkanı merhum Ebulfez Elçibey’in önderliğinde ki İstiklal mücadelesinin artık geri dönüşü yoktu.
Ben “Atatürk’ün askeriyim” diyen Elçibey, Atatürk gibi “ya istiklal ya ölüm” yolunu seçmişti.
Bakü’nün Azatlık “özgürlük” meydanında toplanan yüzbinlerce Azerbaycan Türk’ü günlerce evlerine gitmeden Vatan’ları için kanlarını, canlarını ortaya koymaya karalı olduklarını göstermiştir.
Bu direniş ve özgürlük hareketini bastırarak Azerbaycan’ın Bağımsızlığını engellemek isteyen Moskova, evlerine girmeyen halka karşı Tanklarını yürütmeyi kararlaştırdı.
19 Ocak’ı 20 Ocak’a bağlayan gece Kızıl Ordu Bakü’ye girdi.
30.000 kişilik Kızıl ordu 20 Ocak’ın alaca karanlığında Tanklarını ile Bakü’ye saldırmaya başladı.
Bir gün önce elektrikler kesilmişti. Gecenin karanlığını Tank ve Top ateşlerinin ışığı aydınlatıyordu.
Makineli tüfekler ve tanklarla sokaklarda ki silahsız ve masum halka karşı mermi yağdırıyorlardı.
Ancak hiçbir geri çekilme yoktu. Gençler kol-kola omuz omuza Kızıl Ordu’nun tanklarına karşı direniyorlardı.
Tanık’ın önüne dikilen bir genç kız ölüme meydan okuyordu. Bir özgürlük abidesi gibi duruyor, tank yaklaşıyor ama o bir adım geri gitmiyordu.
Geri çekilmemekte kararlıydı. Bağımsızlığın bir bedeli vardı. Kan vermeliydi, can vermeliydi. Karşısında ki Rus Tankıydı ama onun da “İman dolu göğsü gibi bir serhaddi” vardı.
İmanı galip geldi. İmanının Emperyalizmden, o narin bedeninin Rus tankından daha güçlü olduğunu ispatladı.
Tanık’ın paletleri genç kızın üzerinden geçti. Parçalanmış vücudunun kanlı görüntüsü dehşet vericiydi.
Genç kız şehit olmuştu ama Dünya’ya meydan okuyan Kızıl Ordu’yu yenmişti.
Bakü savaş meydanına dönmüştü.
Rus’lar saldırıyor Azerbaycan Türkleri direniyordu. Protestoları bastırmak bahanesi ile Bakü’ye giren kızıl ordu katliam yapıyordu.
170 Azerbaycan Türkü şehit olmuştu. Akıbeti bu güne kadar belli olmayan 700 kayıp yüzlerce yaralı vardı.
21 Ocak’ta binlerce kadın sokaklarda Rus katliamını protesto ediyordu. Batı her zamanki gibi Türk soykırımına sessiz kalmıştı.
Azerbaycan’da Kanlı Yanvar Faciası (Kanlı Ocak Faciası) olarak anılan 20 Ocak olayları Azerbaycan’ın özgürlük ve bağımsızlık uğrunda verdiği mücadele tarihinin en önemli günü oldu.
Bu olaylardan sonra Azerbaycan bağımsızlığını kazandı ve müstakil Azerbaycan Cumhuriyetini kurdu.
Bu gün Bakü’nün en yüksek tepelerinden birinde yatan 20 Ocak şehitleri bu bağımsızlığın en önemli kahramanlarıdır.
Ruhları şad olsun.
Mürteza Öztürk /Siyasetcafe.com