-The Economist, “Türk Ordusu Anayasayı askıya alabilir!” 10 Eylül 2015
-Foreign Affers isimli dergi, “Yakın tarihte Türkiye ve birkaç bölge ülkesinde iç savaş çıkabilir. ABD buralara müdahale edebilir.” 2016 Mart-Nisan sayısı…
-Bush’un danışmanı; Neocon; Pentagon bağlantılı; ABD’nin resmi olarak seslendirmediği konuları seslendiren, bu anlamda ABD’nin gayrı resmi sözcüsü; 15 Temmuz sonrası Fethullahçı çetenin de sözcülüğüne soyunan Michael Rubin, darbeden sadece birkaç ay önce Mart 2016’da şöyle diyor; “Türkiye’de bir darbe gerçekleşirse, ABD darbe yönetimiyle çalışmaya devam edecektir!”
-Ya Dick Cheny’nin danışmanı John Hannan da 15 Temmuz’da sadece bir ay önce şunları söylüyor; “Yoldan çıkan bir NATO müttefikiyle nasıl başa çıkılır? (…) Türkiye’de ordunun darbe olasılığı var. ABD hazırlıklı olmalı!”
Bunlar dış mihrakların 15 Temmuz`un gelişini bildiren mesajları... onların iç mikroplarının yaptıklarını, dediklerini artık ilk okul çocuğu bile bilmektedir.
Diyeceğim o ki; 15 Temmuz adım adım, göstere göstere geldi.
CIA ve uzantısı cemaat bozuntuları her şeyi biliyorlardı, ama bilmedikleri bir şey vardı; onların her şeyi bildiğini bilen birileri vardı.
O birileri Teşkilatı Mahsusa ‘dan beri var.
Biz buna “TÜRK DEVLET GELENEĞİ” diyoruz.
Bu geleneğin bildiği bir şey daha vardı
Türk Milletinin karakteri.
O karakter 15 Temmuz gecesi fıtratını ispat etti.
Biz o karaktere de “DERİN MİLLET “ diyoruz…
Evet bugün 15 Temmuz’un 4. Yıl dönümü.
4 yıl önce 15 Temmuz’da CIA ve GAYRİ MEŞRU çocuklar kaybetti.
Bir daha deneyecekler, dünya döndükçe, Türk var oldukça hep deneyecekler...
Ama asla başaramayacaklar.
Onlarda LAVRANCE`ler bizde KUŞÇUBAŞI EŞREFLER asla bitmez.
Onlarda hainlik devam ettiği sürece bu milletin şahinleri de asla bitmez.
Evet bugün 15 Temmuz’un 4. Yılı!
Tam 4 yıl önce bugün içte millet ihanete tavrını koyarken dışımızda neler oluyordu?
Kıbrıs!
Güney Kıbrıs Rum Kesimi KKTC’ye saldırmayı ve oradaki askerlerimizi esir almayı planladı.
İngiltere!
İngiliz hükümetinin gerektiği takdirde tatil için Türkiye’de bulunan ve sayıları 50 bin civarı olan vatandaşlarını kurtarmak üzere askeri bir operasyon planladıklarını, hatta bu görevi gerçekleştirecek askerlerin Güney Kıbrıs’ta bulunan İngiliz üssüne gönderildikleri bilgisini verdi.
Yunanistan!
Eğer darbe iç savaş getirseydi Yunanistan’da iktidarda kim olursa olsun “Megali İdeal” hayalleri için onlarda harekete geçecekti…
Bunlar Akdeniz tarafındaki dost-düşman ilişkilerimiz…
Bir de diğerlerini kısaca özetleyelim.
Rusya!
Her ne kadar son zamanlarda onlarla aramız düzelse de ve darbenin asıl amacının Rusya ile olan ilişkilerin normalleşmesi olarak değerlendirse de, Rusya Türkiye`de ki iç savaşta sıcak denizler hayalini devreye sokacak ve oda pastadan pay almak için elinden geleni yapacaktı..
Ermenistan!
İlişki içerisinde olduğu PKK'lı teröristlerle önce Kürdistan projesini harekete geçirecek, iç karışıklığın boyutu yükselirse Ağrı dağını Ararat yapmak için soykırımlara başlayacaklardı..
İran!
Muhtemelen İran`la sınırımız yine değişmeyecekti ama İran bu iç karışıklıkta asla bizim yanımızda olmayacaktı…
Suriye!
Zaten orada olanlar olmuş durumda ve Suriye iç karışıklığını bize pkk`ya destek vererek bulaştıracak ve bölgemizde başka bir devlet kurulması için elinden geleni yapacaktı.
Kısacası ateşten bir çemberi 15 Temmuz’da derin milletin devreye girmesi ile önledik.
Sonra ne oldu?
Sahte milletle yüzleştik!
Darbe gecesi çıtı çıkmayan bu kesim darbe sonrası kazanan taraftan tavır alarak atıp kesmeye başladı.
Biz o gece sabaha kadar duruma göre tavır alanları, sabaha doğru açıklama yapan siyasileri, ertesi gün yurt dışında açıklama yapanları ve hatta pijamalarla tv karşısında darbe püskürtüldükten sonra açıklama yapan büyükelçileri iyi biliyoruz, dalkavukların ucuz gösterilerine karnımız tok.
Üzüldüğümüz şey; darbe püskürtüldükten sonra ortaya çıkanlardan bazılarının halen görevde olmasıdır, bazılarının terfi almalarıdır, bazılarının expert kesilmesidir ....
Üzüldüğümüz şey ; darbenin abd çocuklarından olan fetö’ye bir zamanlar methiyeler düzenlerin bugün basında, yayında, siyasette , kamuda en çok fetö’ye küfür edenler şeklinde karşımız da kamufle olmalarıdır.
Tüm bunlar ortada iken bilinsin ki; 15 Temmuz ‘a ‘tiyatro ‘ diyenler ile , 15 Temmuz’u siyasi malzeme yapıp ‘tiyatro ‘ haline getirenlerle derin milletin mücadelesi sürecektir ...
O milleti iki yerde görebilirsiniz;
1-Ülke dara girdiğinde bedel ödeme de
2-Ülke kurtulunca mezar taşlarında.
O milleti tankın önünde her zaman görebilirsiniz ama rantın önünde asla.
Bu memleket tankın önüne yatanla , rantın önünde takla atanı ayırt edemediği sürece daha çok 15 Temmuz’la karşılaşır.
Bu cümleler anlayana uyarımız olsun.
Bu vesile ile 15 Temmuz şehitlerimizi dualarla anıyorum.