Sadettin Tantan: Devletin gücü cemaatlere izin vermeyecek güçtedir

Eski İçişleri Bakanı, Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Türkiye'de örgütlenen cemaatlerin tehlikelerine dikkat çekti.

Tantan'ın X hesabından yaptığı paylaşım şöyle:

'Dışarıdan emir alan cemaatler ülkemizin geçmişte de bugün de maruz kaldığı en büyük tehditlerden birisidir. Bilimden, ilimden, fenden değil cemaatinin şeyhinden medet uman bir toplumun ilerleme şansı yoktur. Cemaatlerin devletin içinde kadrolaşmasına izin verilmemelidir.

Türk toplumunu cemaatler eliyle dizayn etmek isteyenler dün de bugün de bellidir. Osmanlı’yı içten çökerten İngiliz destekli cemaatlerin bugün de devlet yapısına zarar verecek potansiyele ulaşmaları endişe vericidir. 

Emperyalizmin tuzağına geçit verilmemelidir.

Cemaatlerin para, eleman temini, devlette kadrolaşma amaçları masum görülemez. Hiçbir dini oluşumun amacı bunlar olamaz. Eğer bu amaçlara sahip olan bir cemaat varsa bunun dini bir oluşum olmadığı açıktır. Devlet bu gibi yapılara izin vermemelidir.

Kendilerine ait kenti andıran siteler, yaşam alanları kurarak bu alanları kamu yardımıyla geliştirip kamu denetiminden uzak tutan cemaat yapılanmalarına izin verilmemelidir. Devletin gücü bu gibi yapılara izin vermeyecek güçtedir.

Küçük kentlerde kamu denetimine kapalı kurdukları yaşam alanlarının benzerlerini şimdilerde büyük kentlerde büyük araziler alarak kurmayı planlayan bu yapıların amaçları artık sorgulanmalı ve tartışmaya açılmalıdır. Kamudan üstün bir otorite görüntüsüne asla izin verilemez.

Devletin güçlü olmak için hiçbir gruba ayrıcalık, kadro tanımasına gerek yoktur. Devletin grubu da kadrosu da liyakattır. Oy kaygısıyla cemaatlere göz yumulmamalıdır. Din tüccarlarına müsamaha gösterilmemeli, Arabistanlı Lawrance ve yeni türevlerine karşı tedbirli olunmalıdır.

Yakın geçmişte “ne istediler de vermedik” denilerek siyaset eliyle devlette önü açılan cemaat görünümlü Fetullahçı Terör Örgütü’nün devleti ele geçirmeye cüret ederek aslında bir ihanet şebekesi olduğunu tüm Türkiye gördü. FETÖ benzeri yeni yapılara müsamaha gösterilmemelidir.

Bilim kongrelerinde, kitap fuarlarında yaşanmayan yoğunluğun bir şeyhin eteğini öpmek için yaşanması ters bir durumdur. Bu durum düzeltilmedikçe 15 Temmuz’da yaşanan ihanetin temeline inilmemiş olur. Devletin bu temizliği yapması gerekmektedir.

Atatürk’ün Yusuf Yörükhan Hoca’ya milletimizin dini yaşamlarına ilişkin yaptırdığı araştırma günümüze de ışık tutmaktadır. Fırat Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Kuzgun’un ülkemizin inanç haritasına ilişkin çalışması bunun devamı niteliğindedir.

Cemaatlerin halkı kandırmasının önüne geçmek için halkımızı aydınlatıcı bilgilerin yaygınlaşması önem arz etmektedir. Bu bakımdan rahmetli Şaban Hoca’nın çalışmalarının devamının getirilmesi gerekmektedir.

Ülkemizde; cemaatlerin etki altına aldıkları çevrelerin küçümsenemeyecek bir boyuta erişmesi, derinine inilmemiş akrabalık-ahbaplık ilişkileri, büyük parasal güce sahip olmaları etki alanlarını genişletiyor. Denetime tabi olmayan bu yapılanmalarına izin verilmemelidir.

Türkiye’nin şeyhler, dervişler, müritler ülkesi olmasına izin vermeyecek, Atatürk’ün gösterdiği hedefe ulaşması için çalışacağız. Bu yurt bizim sahip çıkacağız!'

Siyasetcafe.com