Atatürk'le ilgili skandal yayına Ömer Çelik'ten sert tepki

Atatürk'le ilgili skandal yayına Ömer Çelik'ten sert tepki

AK Parti sözcüsü Ömer Çelik, "Atatürk'ün aziz hatırasına yapılan saygısızlığı kabul etmek mümkün değil. Yapılan yayının, çirkin ifadelerin basın özgürlüğüyle alakası yoktur" dedi.

AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantı devam ederken AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Çelik, Almanya'da ARD televizyonun Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik çirkin bir yayın yaptığını ifade etti. Bu yayını kınadıklarını belirten Çelik, "Atatürk'ün aziz hatırasına yapılan saygısızlığı kabul etmek mümkün değil. Yapılan yayının, çirkin ifadelerin basın özgürlüğüyle alakası yoktur. Milletimize, devletimize yapılmıştır bunlar. Gereğinin yapılması için ilgili bakanlıklar harekete geçecektir. Herkesin saygılı olmasını bekliyoruz. Oradaki vatandaşlarımız da gereken tepkiyi göstermektedir. Atatürk ve Alevi vatandaşlarımızı karşı karşıya getirmek üzere çirkin bir provokasyona imza atılıyor. Bu yayın kuruluşu derhal Atatürk'ün manevi şahsiyetinden ve milletimizden özür dilemelidir" dedi.

'BU ÇİRKİN DAVRANIŞI KABUL ETMİYORUZ'

Çelik, AK Parti'li Güngören Belediyesinde başkan yardımcısının kendisini görünce ayağa kalkmadığı gerekçesiyle belediye çalışanına, 'tuvalet önünde oturma cezası' vermesine tepki gösterdi. Çelik, "Güngören Belediyesinde başkan yardımcısının kardeşimize çirkin bir davranışı söz konusu oldu. Enes gözlerinden öpüyoruz, sana sevgilerimizi iletiyoruz. Seninle beraberiz. Sana yapılan bu çirkin davranışı kabul etmiyoruz. İnsanlık dışı davranış olmuştur. Belediye başkan yardımcısı görevden alınmıştır. Belediye meclis üyeliğine de devam etmesini uygun bulmuyoruz. Bu görevden de ayrılmasını değerlendiriyoruz" diye konuştu. 

'CEREN'İ KAYBEDERKEN İNSANLIĞIMIZDAN BİR PARÇA KAYBETTİK'

Çelik, Ordu'da evinin bulunduğu apartmanın girişinde bıçaklanarak öldürülen Ceren Özdemir cinayetine ilişkin ise şunları söyledi:

"Ceren'i kaybederken hepimiz insanlığımızdan bir parça kaybettik. Hepimizi kahreden bir kayıp bu. Az önce Sayın Cumhurbaşkanımız, annesi ve babasıyla konuştu. Bundan sonraki süreçte Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olaya müdahil olmuştur. En ağır cezanın verilmesi için bakanlığımız takiptedir. Adalet Bakanımız gerekli soruşturmaları başlatmıştır. Eksik var mıdır, gereken araştırmalar yapıldıktan sonra sizinle paylaşılacaktır. En önemlisi; kültürel ahlaki hassasiyetlerin daha güçlendirilmesi için, şiddetin toplumun her alanında uzaklaştırılması, özellikle kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması için her türlü çalışmanın yapılması gerekiyor. Ceren'in bugün doğum günüymüş, 'çiçek göndermeyin ama kutlayın' demiş. Ceren'in bu vasiyetine uyarak doğum gününü kutluyoruz, rahmetle anıyoruz. 'Sözün bittiği yer' denebilecek bir noktadır."

'TÜRKİYE'NİN GÜCÜNE VURGU YAPILDI'

Londra'da düzenlenen NATO Liderler Toplantısı ve Dörtlü Zirve'de, Barış Pınarı Harekatı'nda müttefik ülkelerin gösterdiği yanlış tepkiler ve göç konusunun masaya yatırıldığını kaydeden Çelik, "Mültecilerle ilgili tezlerimiz tekrar anlatıldı. Güvenli bölge oluşturulması ve onların geri dönüşümü kolaylaştıracak yerleşim yerleri oluşturulması konuşuldu. Türkiye'nin gücü ve vazgeçilmezliğine vurgu yapılmıştır, NATO zirvesinde. Önemli olan müttefikler arasında gözetilmesi gereken uyum birlikteliği ve ittifak dayanışmasının daha güçlenmesi, Türkiye tarafından dillendirilmiştir" ifadelerini kullandı.

'KHK İLE YAPILAN BİR KERELİĞİNE YAPILMIŞ BİR DİSİPLİN AFFIDIR'

Çelik, Ceren Özdemir’in öldürülmesi olayının ardından, muhalefetin açık cezaevlerine geçişle ilgili 15 Temmuz sonrası yapılan KHK düzenlemesi eleştirilerinin anımsatılması üzerine, şöyle konuştu:

"Ne kadar ayıp bir şey. Her yasal düzenleme sonunda ortaya çıkan eylemleri o yasal düzenlemeye bağlarsanız kimse yasa çıkartamaz. Böyle bir olaydan bile Cumhurbaşkanımızı hedef almaya dönük yaklaşım ortaya konulması doğru değil. Yasal düzenlemeler, yönetmelikler eleştirebilir. Ama böyle bir mantık silsilesi kurulması, hastalıklı bir düşünceden başka bir şey olamaz. Kapalı cezaevinden açık cezaevine geçişin koşulları var. KHK ile düzenlenen 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yoğunluktan dolayı bir kereliğine yapılmış bir disiplin affıdır. Son olayla da onun bir alakası yok. Bu hem yüce Meclisin hem Cumhurbaşkanımızın iradesine dönük saygısızlıktır. Böyle bir acı yaşanırken bunun istismarıdır. Son hadisedeki durum ise kanun ile düzenlemesi sonucudur. Bu katil de onlardan birisidir. Sistem düzeyinde düzenlemeler yapılması zorunludur. Dünyanın her yerinde kapalı ve açık cezaevleri var."

'EKONOMİK GÜNDEMLERLE İLGİLİ ÇALIŞMALARIMIZI YAPIYORUZ'

Çelik, asgari ücretin belirlenmesine yönelik AK Parti'nin bir rakamı olup olmadığına yönelik soru üzerine, şunları kaydetti:

"İşçi tarafı işveren tarafı yıllardır bir geleneği var, buna karar veriyorlar. Kendi pozisyonlarını açıklayacaklar. Bakanlığın tavrı da, ortak bir nokta çıkartabilmek. Hiç kimsenin dediği tam olarak olmuyor. Mutabakat olmasa nasıl bir süreç işleyeceği de açıktır. Biz ekonomik gündemlerle ilgili kendi çalışmamızı yapıyoruz. Ama bu, bakanlık işçi ve işverenler arasında gerçekleşecek bir konu, bir yaklaşım ortaya koymamız doğru olmaz."

'CUMHUR İTTİFAKINA VATANDAŞLARIMIZIN VERDİĞİ DESTEĞİ GÖRÜYORUZ'

Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin MHP'nin ceza infaz düzenlemesini askıya aldığına dair açıklamasının hatırlatılması, söz konusu düzenlemede MHP ve AK Parti arasında bir görüş farkı olup olmadığına yönelik soruya, şöyle yanıt verdi:

"Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Bahçeli arasında gerek yüz yüze, gerek telefonla görüşme konusunda herhangi bir sorun yok. Görüşme trafiği sonuna kadar açık ve güçlü bir diyalog var. Cumhur ittifakına vatandaşlarımızın verdiği desteği görüyoruz. Sonuçta iki farklı parti var. Cumhur ittifakında güçlü yürüyüşünde bir çatlak oluşması gibi bir durum olamaz. Aynı hassasiyete bizde sahibiz. Cumhur ittifakı arasındaki güçlü uyum, diyalog, azami ve tam mutabakatı bulmamızı sağlayabilir. Bu konuda arkadaşlarımız hem bizim partimizden, hem de MHP'den cumhur ittifakının bu konuları değerlendirdiği bir mekanizma var. Burada tam bir nokta koyulmuş değil. Hem partide hem de Adalet Bakanlığı'nda çalışmalar devam ediyor. 'Dosya kapandı' denilecek bir noktada değiliz. Bununla ilgili çalışma tamamlandığı zaman ilgili sonuçları sizinle paylaşırız. Cumhur ittifakı açısından bir sorun söz konusu değil burada."

 

Siyasetcafe.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.